AL-İ İMRAN 87 / 89 |
أُوْلَـئِكَ
جَزَآؤُهُمْ
أَنَّ
عَلَيْهِمْ
لَعْنَةَ
اللّهِ وَالْمَلآئِكَةِ
وَالنَّاسِ
أَجْمَعِينَ
خَالِدِينَ
فِيهَا لاَ
يُخَفَّفُ عَنْهُمُ
الْعَذَابُ
وَلاَ هُمْ
يُنظَرُونَ إِلاَّ
الَّذِينَ
تَابُواْ
مِن بَعْدِ
ذَلِكَ
وَأَصْلَحُواْ
فَإِنَّ
الله
غَفُورٌ رَّحِيمٌ |
87. İşte bunların cezası
Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lanetinin üzerlerine olmasıdır.
88. Ebediyyen onun
içindedirler. Onlardan azab hafifletilmez ve onlara süre verilmez.
89. Ancak bunun
ardından tevbe edip ıslah edenler müstesna. Doğrusu Allah Gafurdur, Rahimdir.
Yani küfürleri üzere
devam ettikleri takdirde (Allah'ın meleklerin ve insanların Laneti üzerlerine
olur). Allah'ın ve insanların Lınetinin ne anlama geldiği Bakara Süresi'nde
(161-162'de) geçmiş bulunmaktadır, tekrarlamanın bir anlamı yoktur.
"Ve onlara süre
verilmez." Ertelenmezler ve sonraya bırakılmazlar. daha sonra tevbe
edenleri istisna ederek: "Ancak bunun ardından tevbe edip ıslah edenler
müstesnadır" diye buyurmaktadır. Burada (nüzüI sebebine göre) kastedilen
kişi, önceden de geçtiği üzere Haris b. Suveyd'dir. Anlamı itibariyle tekrar
İslam'a dönüp ihlasla bu dönüşü üzerinde sebat gösteren herkes ayetin kapsamına
girmektedir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN