HAKİM el-Müstedrek |
FİTEN VE MELAHİM |
3489 (3498)- Abdullah b. Amr'ın Yezid'in Beyti
Yıkacağına Dair Haber Vermesi |
8509- * ... Bize İbn Av,
Halid b. el- Huveyris’den bildirdi. O Abdullah b. Amr (r.a)’dan, o Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)’den şöyle buyurduğunu nakletti: "Ayetler bir
ipe dizilmiş boncuklar gibidir. İp kopanlacak ve bu ayetler (alametler)
birbirinin arkasından gelecektir." Halid el-Huveyris dedi ki: Bizler
sabahleyin mecliste oturmuş sohbet ediyorduk. Orada Abdullah b. Amr da vardı.
Yine orada Fatıma adında Muğire oğullarından bir kadın da vardı. Abdullah b.
Amr'ı şöyle derken dinledim: İşte o Yezid b. Muaviye'dir. Kadın: Ey Abdullah b.
Amr sen onun kitapta bu şekilde yazılı olduğunu mu görüyorsun dedi. O şöyle
dedi: Hayır, adını görmüyorum fakat Muaviye'nin şeceresinden (soyundan) gelen
kanları dökecek, malları helal bilecek ve bu beyti taş taş sökecek bir adam
geleceğini görüyorum. Eğer bu iş ben hayatta iken olursa (mesele yok), değilse
beni hatırlarsın.
(Halid) dedi ki: O
kadının evi Ebu Kubeys tepesi üzerinde idi. Haccac(ın Mekke'yi kuşatması) ve
İbn ez-Zubeyr (in kuşatma olduğu) zaman gelince, evin de yıkıldığını görünce o
kadın: Allah Abdullah b. Amr'a rahmet eylesin. O bize bunları anlatmıştı dedi.
Diğer Tahric: İmam
Ahmed, Müsned, II, 219; Buhari, et-Tarihu'l-Kebir, III, 144; Mecma, VII,
321'de: Senedinde Ali b. Zeyd vardır, o rivayet ettiği hadisleri hasen
birisidir demektedir. Derim ki: Ancak Ali b. Zeyd, Hakim'in bu senedinde
yoktur. Hadisin baş taraflarına Enes'ten gelen ve ileride IV, 546'da (8683
numara ile) zikredilecek olan sahih bir şahit bulunmaktadır.
8510- ... Ebu İshak'tan,
o Zeyd b. Nusey’den, o Huzeyfe (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Sizden kendi
hakları istendiği vakit vereceğiniz ama siz kendi hakkınızı isteyeceğiniz vakit
hakkınızı size vermeyecekleri zaman gelince nasıl hareket edeceksiniz? Onlar:
Sabrederiz dediler. Huzeyfe: Kabe'nin Rabbine yemin ederek söylüyorum ki (o
durumda) oraya (cennete) gireceksiniz.[Sahih]
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
8511- ... Bize Muaz b.
Necde el-Kuraşi tahdis etti, bize Beşir b. el-Muhacir, Abdullah b. Bureyde’den
tahdis etti. O babası (r.a)'ndan, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’den
şöyle buyurduğunu nakletti: "Yüzleri adeta kalkanları andıran, yüzleri
enli, gözleri küçük bir kavim gelecek ve Müslümanları şiyh (denilen yavşan
otu)in bittikleri yerlere kadar gitmek zorunda bırakacaklardır. Onların
atlarını mescidin direklerine bağlamış olduklarını görüyor gibiyim."
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'a: Ey Allah'ın Rasulü bunlar kimlerdir
diye sorulunca, o: "Türklerdir" buyurdu.
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir. Her ikisi
-Allah onlardan razı olsun- ittifakla Ebu'z-Zinad'ın, el-Arec’den, o Ebu
Hureyre (r.a)’den, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’den şöyle buyurdu diye
zikrettiği hadisi rivayet etmişlerdir: "Yüzleri enli, gözleri küçük,
burunları kısa ve geniş, yüzleri adeta kat kat döşenmiş kalkanları andıran
Türkler ile siz savaşmadan kıyamet kopmayacaktır."
Fakih eşsiz edebiyatçı
Ebu Bekr b. Ali el-Kaffan'ı birden çok kere şöyle derken dinledim: Ebu Bekr
Muhammed b. Yahya es-Suli en-Nahvi'yi şöyle derken dinledim: Arap şairlerinden
Türkleri ilk öven kişi Ali b. el-Abbas erRumi'dir. O, onları şu beyitleriyle
övmektedir:
Sebat ettikleri vakit
demirden bir set gibidirler Gözlerimiz o sedde bakarak hayrete düşer
Savaş meydanına ortaya
atıldıklarında ise alevalev ateştirler Düşmanlara karşı o ateşin alevi de
gittikçe artar Yeryüzünün hükümdarlarıdır, gözleri küçüktür
Ortaya çıktıklarında
ama şahsiyetleri büyüktür onların.
Diğer Tahric: Ebu
Davud'un 4305'te bir kısmını tahriç etmiş olduğu bir hadisin bir bölümüdür.
Mecma, VII, 311'de bu
hadisi tamamen İmam Ahmed Müsned'inde ye Bezzar da muhtasar olarak rivayet
etmişlerdir. Heysemi: Ravileri Sahih'in ravileridir demiştir. Derim ki:
Beşir'in rivayet ettiği hadisler bir parça leyyindir. Muaz ise hadisi salih bir
kimsedir ye ona mutabaatta da bulunulmuştur.
8512- *0 o. Bize
Abdurrezzak bildirdi, bize Ma'mer, Eyyub’dan bildirdi.
O İbn Sirin’den rivayet
ettiğine göre İbn Mesud (r.a) şöyle demiştir: Türkleri üzerinize kulakları
kesik katırlar üzerinde gelmiş ve onları Fırat'ın kıyısına bağlamış halleriyle
görüyor gibiyim.
Diğer Tahric:
Abdurrezzak, Musannef, 20798; Taberani, Kebir, 8859 Abdurrezzak'tan; Mecma,
VII, 312'de: Eğer İbn Sirin, İbn Mesud'dan hadis dinlemiş ise sahihtir
demektedir.
8513- * ... Bize Muaz b.
Hişam tahdis etti, bana babam Katade'den tahdis etti. O Muhammed b. Sirin’den,
o Abdurrahman b. Ebi Bekre’den, o Abdullah b. Amr (r.a)’dan şöyle dediğini
nakletti: Kantura b. Kerker oğullarını Iraklıları topraklarından çıkartacakları
zaman uzak değildir. Ben: Sonra dönecekler (mi?) dedim. O: Senin canın bunu
arzu eder dedi. (Sonra şunları) ekledi: Hem onlar bolluk ve refah içinde de
yaşayacaklardır dedi.
8514- ... Bize
Abdurrezzak bildirdi, bize Ma'mer, Eyyub’dan bildirdi. O İbn Sirin’den, o
Abdurrahman b. Ebi Bekre’den şöyle dediğini nakletti: Abdullah b. Amr b. el-As
dedi ki: Kantura oğullarının Irak topraklarından sizi çıkartacakları zaman
yakındır. (Abdurrahman) dedi ki: Ben: Sonra tekrar geri dönecekler mi? dedim.
Şöyle dedi: Evet, sen bunu daha çok seviyorsun sonra tekrar geri dönecekler ve
onlar orada bolluk ve refah içinde yaşayacaklardır.
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Kantura oğulları ise Türklerin kendileridir.
Diğer Tahric: Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahihtir. Bir öncekine de bakınız. Daha sonra Hakim
tarafından bir başka yoldan oldukça uzun bir rivayet olarak ve bir kıssa ile
birlikte IV, 533-534'te (8662 numara ile) gelecektir.
8515- ... Bize
Abdurrahman b. Sabit b. Sevban, Abdullah b. el-Fadl'dan tahdis etti. O el
-Arec’den şöyle dediğini nakletti: Ebu Hureyre (r.a)'yi şöyle derken dinledim:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Nefsim elinde
olana yemin ederim ki gözleri küçük, yüzleri kırmızı, burunları küçük ve basık,
yüzleri adeta kat kat kalkanları andıran Türklerle siz savaşmadıkça kıyamet
kopmayacaktır."
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte onlar bu hadisi "kırmızı
yüzlü" ibaresi ile tahriç etmemişlerdir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
3499-
Konstantiniyye (istanbul)'nin Fethine Dair