HAKİM

el-Müstedrek

AHKAM

 

2955- Surrak (Adlı Sahabi)'ın Hikayesi

 

7144- * ... Bize Abdurrahman b. Abdullah b. Dinar, Zeyd b. Eslem’den tahdis etti. O Abdurrahman b. el- Beylemani’den şöyle dediğini nakletti: Ben İskenderiye'de Surrak diye çağrılan bir yaşlı adam gördüm. Onun yanına giderek ona (bu adının nereden geldiğini) sordum. Bana şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana bu adı verdi. Ben artık bu adı ebediyen bırakmam. Sana bu adı neden verdi dedim, şöyle dedi: Çölde yaşayanlardan bir adam iki deve ile gelip ben de onları ondan satın aldım sonra evime girip, evin arkasından çıktım ve o iki deveyi satıp, onların bedelleriyle ihtiyacımı gördüm. Uzaktan gelmiş o adamın artık çıkıp gittiğini düşündüğüm vakite kadar ortalıkta görünmedim ama bir de baktım ki uzaktan gelmiş o adam hala duruyor. Beni yakaladığı gibi Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e götürdü ve durumu ona bildirdi. Allah Rasulü: "Bu işi yapmaya seni iten ne oldu?" buyurdu. Ben: O iki devenin parasıyla ihtiyacımı gördüm ey Allah'ın Rasulü dedim. Allah Rasulü: "Ona hakkını öde" buyurdu. Ben: Yanımda yok dedim. Allah Rasulü şöyle buyurdu: "Sen hırsız birisisin, Haydi ey bedevi git bunu sat ve hakkını al" buyurdu. (Surrak) dedi ki: İnsanlar onunla benim pazarlığımı yapmaya koyuldular, o da onlara bakarak: Ne istiyorsunuz diyordu. Onlar da: Fidyesini verip onu senin elinden kurtarmak istiyoruz diyorlardı. Bu sefer kendisi: Allah'a yemin ederim ki Aziz ve Celil Allah'a benim ihtiyacım daha fazladır ve ben sizden daha bir hak sahibiyim. Haydi git, ben sana hürriyetini verdim dedi.

 

Bu Buhari'nin şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

2956- Bir Kimsenin Zan Altında Bulunması Halinde Tedbir Olarak Tutuklanması