HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
2186- Abbas'ın Bedir'den Önce Müslüman Olduğuna Dair
Hadis |
5457- * ... Bize Yunus
b. Bukeyr, İbn İshak’dan tahdis etti. Bana el- Huseyn b. Abdullah b.
Ubeydullah, İkrime’den tahdis etti. O İbn Abbas'tan nakletti ... Bana Ebu Rafi
tahdis edip dedi ki: Biz el-Abbas'ın ailesi İslam'a girmiştik. Müslüman
olduğumuzu da gizliyorduk. Ben Abbas'a ait bir köle idim. (İşim gereği) ok
yontardım. Kureyşliler Bedir günü Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın
üzerine yürüyünce bizler de haberleri beklemeye koyulduk. Bize Huzaalı bir adam
(Müslümanların zaferine dair) haberi getirince kendimizde bir güç bulduk ve
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın zafer kazandığına dair bize gelen
haber bizi sevindirdi. Allah'a yemin olsun ki ben zemzem suffasında okları
yontmak üzere oturduğum sırada yanımda da Um el-Fadl oturuyorken Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın zafer kazandığına dair bize gelen haber ve
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hakkında bize ulaşanlar bizi
sevindirmiş bulunuyorken o murdar herif Ebu Leheb ayaklarını sürüyerek karşıdan
geldi. Allah onun hevesini kursağında bırakmış ve gelen haberlerden ötürü de
rüsvay etmişti. Nihayet gelip odanın kazığı üzerine oturdu. İnsanlar da: İşte
Ebu Süfyan b. el- Haris geldi dediler. Herkes onun etrafında toplandı, Ebu
Leheb: Kardeşimin oğlu yanıma gel dedi, gelip önüne oturdu. Ebu Leheb: Bana
insanlara dair haber ver deyince, Ebu Süfyan: Evet, dedi (ve şöyle devam etti):
Allah'a yemin ederim ki bizler onlarla karşılaşır karşılaşmaz omuzlarımızı
onlara teslim ettik. Bize diledikleri gibi silahlarını indirip, kaldırdılar.
Bununla birlikte Allah'a yemin ederim ben insanları kınamadım. Çünkü siyah
beyaz renkli atlar üzerinde beyaz tenli adamlarla karşılaştık. Allah'a yemin
olsun ki bunlar hiçbir şeyi bırakmıyorlardı.
Ebu Rafi dedi ki: Bunun
üzerine ben odanın bir kazığını kaldırdım ve Allah'a yemin olsun ki işte onlar
meleklerdi dedim. (Ebu Rafi devamla) dedi ki: Ebu Leheb elini kaldırıp yüzüme
ağır bir darbe indirdi. Ben de ona karşı dikildim. Zayıfbir adamdım. Beni
taşıyıp, beni yere yıktı ve göğsüme oturup beni dövdü. Um el-Fadl ise çadırın
direklerinden bir direk aldı ve bu arada şöyle diyordu: Efendisi yanında değil
diye bunu zayıf gördün öyle mi diyor ve çadırın direğiyle başına vuruyordu.
Oldukça ağır bir yara açtı başında. O da zelil bir şekilde kalkıp ayaklarını
sürüyerek gitti. Allah da onu adese (denilen karahumma) hastalığını üzerine
saldı. Allah'a yemin olsun ki ancak yedi gün geçmişti ki öldü. İki oğlu da
evinde onu defnetmeksizin üç gün bıraktılar. Nihayet kokuştu. Kureyşliler ise
taundan sakınır gibi bu adeseden sakınırlardı. Nihayet Kureyş'ten bir adam iki
oğluna: Yazıklar olsun size! Babanız evinde kokuştu ve siz onu hala
defnetmiyorsunuz, utanmıyor musunuz deyince, ikisi de: Bizler bu yaraların bize
bulaşmasından korkuyoruz dediler. Adam: Haydi yürüyün, ben onu gömmeniz için
size yardım edeceğim dedi. Allah'a yemin olsun ancak üzerine uzaktan su dökerek
onu yıkadılar, ona yaklaşmadılar. Sonra onu Mekke'nin üst taraflarına taşıyıp,
götürdüler. Onu bir duvara dayadıktan sonra üzerine taşları yığdılar.
5458- *Bana Ebu Ahmed
et-Temimi de haber verdi. Bize Ebu'l-Abbas Ahmed b. Muhammed b. el-Huseyn
tahdis etti. Bize Amr b. Zurare tahdis edip dedi ki: Bize Ziyad b. Abdullah,
Muhammed b. İshak’dan haber verdi. Bana Huseyn b. Abdullah, İkrime’den şöyle
dediğini tahdis etti: Ebu Rafi dedi ki:
Ben Abbas b.
Abdulmuttalib'in kölesiyim. Biz aile olarak İslam'a girmiştik. Abbas Müslüman
olmuş, Um el-Fadl Müslüman olmuş, ben de Müslüman olmuştum. Abbas kavminden
çekiniyor ve onlara muhalefet etmekten hoşlanmıyor, Müslüman olduğunu
gizliyordu.
Ebu Ahmed bu isnadında
bu metne daha fazla bir şey ilave etmemiş ve onu mürselolarak zikretmiş
bulunmaktadır. İşte el-Abbas b. Abdulmuttalib'in Bedir’den önce Müslüman
olduğuna delilolup, bize ulaşan haberler bunlardır. Şimde de bunların zıttı
olan diğer rivayetlere kulak veriniz.
5459- ... Bize Muhammed
b. Puleyh, Musa b. Ukbe’den şöyle dediğini tahdis etti: İbn Şihab dedi ki:
Kendisine Enes b. Malik'in tahdis ettiğine göre ensardan bazı kimseler
Rasulullah (s.ar dan izin isteyerek: Bize kızkardeşimizin oğlu Abbas'a
fidyesini almamak üzere izin ver dediler. Allah Rasulü: "Allah'a yemin
olsun ki hayır, bir dirhem dahi ona terk etmeyeceksiniz" buyurdu.
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Buhari,
2883 hadis ile ilgili değerlendirmesinde Hakim yanılmıştır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2187- Bedir günü
Abbas'ın Fidyesine Dair