HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
2055- Aralarında Zayıf Olan Kimsenin Hakkını Güçlüden
Alamadığı Bir Ümmete Allah Rahmetini Göndermez |
5163- * ... Bize
Muhammed b. el-Müsenna ve Muhammed b. Beşşar tahdis edip dediler ki: Bize
Muhammed b. Cafer tahdis etti, bize Şube, Simak b. Harb'den tahdis etti. O
Abdullah b. Ebi Süfyan b. el-Haris b. Abdulmuttalib’den, o babası (r.a)’dan
şöyle dediğini nakletti: bir adamın Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’dan bir
miktar hurma alacağı vardı. Yanına gelip alacağını ödemesini istedi. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) da Hatib kızı Havle’den bir miktar hurma borç
alıp, o adama o hurmayı (alacağı olarak) verdi ve şöyle buyurdu: "Ancak
benim yanımda hurma vardı fakat benim hurmamın ağaçları ayrıca sulanmamış
idi." Sonra şöyle buyurdu: "İşte Allah'ın mümin kulları böyle yapar.
Şüphesiz ki Allah aralarında zayıf olanın hakkını güçlüden -ancak birtakım
eziyet yahut zararlar gördükten sonra- alabildiği bir ümmete rahmetini ihsan
etmez."
Ebu Süfyan Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)’dan bu bir tek hadisten başkasını müsned olarak rivayet
etmediği gibi, bu hadisin senedini Şube’den Gunder’den başkası da ikame etmiş
(doğru olarak zikretmiş) değildir. Bunu bize Ebu'l-Abbas es-Seyyari haber
verdi, bize Ebu'l-Müveccih bildirdi, bize Abdan bildirdi. Bana babam Şube’den
haber verdi. O Simak’dan şöyle dediğini nakletti: Biz Sicistan'da Müdrik b.
el-Mühelleb ile birlikteydik. Bir şeyhin (ravinin) Ebu Süfyan b. elHaris’den, o
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’dan diye hadis naklettiğini ve bunu
zikrettiğini dinledim ama Abdullah b. Ebi Süfyan babasından hadis
dinlememiştir.
Diğer Tahric: İbn
Hacer, el-İsabe. Bu haberi senedinde ismi verilmemiş bir ravinin bulunduğu
ikinci yoldan zikretmiş ve Hakim'in buradaki rivayet yolunu kaydetmemiştir.
el-İsabe, IV, 90. Sonra şunları söylemektedir: Şayet şu adı verilmemiş olan şey
(hadis ravisi) bulunmamış olsaydı senedi sahih olacaktı. Kaynak olarak da
Darakutni'nin Kitabu'l-İhve'sini ve İbn Hani'i zikretmektedir. Derim ki: İşte burada
Hakim'in Abdullah ile babası arasındaki inkıtadan ibaret olan illetini
açıklamış olduğu hadistiL Eğer mÜphem (ismi verilmeyen) kişi o ise yine hadis
munkatı kalmaya devam edeL Aksi takdirde bunların her biri diğerini pekiştiriL
Doğrusunu en iyi bilen Allah'tıL Bundan sonra gelecek olan ÜçüncÜ hadise de
bakınız.
5164- * ... Bize Mus'ab
b. Abdullah b. ez-Zubeyr tahdis edip dedi ki: elHaris b. Abdulmuttalib'in
çocukları arasından Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile sahabiliği
olanlardan birisi de Ebu Süfyan b. el - Haris b. Abdulmuttalib'dir. Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun için: "O benim akrabalarımın en
hayırlılarındandır" buyurmuştur. Yine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Şüphesiz ki o cennet ehlinin gençlerinin efendisidir"
buyurmuştur. Huneyn günü Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte
sabretmiş (yanından ayrılmamış) ve Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
gece karanlığı içerisinde onu görünce: "Bu kim" diye sormuş, o: Senin
ananın oğlu (sütkardeşi olduğunu söylemek istiyor) ey Allah'ın Rasulü dedi.
Yine (Mus'ab) dedi ki: Berber onu tıraş edince başındaki bir siğili koparmış ve
ölene kadar kanı kesilmemişti. Bu olay 20 yılında olmuştu. Ömer b. el-Hattab
(r.a) onun cenaze namazını kıldırmıştı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Mekke fethi için çıktığı esnada yolun bir bölümünde Allah Rasulü ile
karşılaştı ve fetih gerçekleşmeden önce Müslüman olmuştu.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2056- Ebu Süfyan (b.
el-Haris)'ın Vefatı