HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
1829- Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Ehl-i
Beytini Toplaması ve Tathir (Arındırma) Ayetini Okunması |
4708- * ... Bize Ebu
Belec tahdis etti, bize Amr b. Meymun tahdis edip dedi ki: Ben İbn Abbas'ın
yanında oturuyorken onun yanına dokuz kişi gelerek şöyle dedi: Ey İbn Abbas ya
bizimle beraber kalk (gel) yahut bunlar arasından (ayrılıp) bizimle baş başa
kaL. (Amr) dedi ki: İbn Abbas hayır, ben sizinle beraber kalkayım (geleyim)
dedi. (Amr) dedi ki: İbn Abbas o vakit sağlıklı idi, henüz gözleri kör
olmamıştı. Sonra o kişiler konuşmaya başladılar. Neler söylediklerini
bilmiyoruz. (Amr) dedi ki: (İbn Abbas) elbisesini silkeleyerek ve üfbunlardan,
tüh bunlara. Bunlara başka hiçbir kimsenin sahip olmadığı on küsur fazileti
bulunan bir adama dil uzattılar. Onlar Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın:
"Andolsun Allah'ın ebediyen küçük düşürmeyeceği, Allah'ı ve Rasulünü seven
ve Allah ve Rasulü tarafından sevilen bir adam göndereceğim" dediği bir
kişiye dil uzattılar. Bu sözü dolayısıyla herkes o kişi kendisi olsun diye
ümitlenmişti ama Allah Rasulü: "Ali nerede?" buyurmuş, onlar: O
değirmende un öğütüyor demişlerdi. Allah Rasulü: "Aralarından un öğütecek
başka kimse yok muydu?" buyurdu. (İbn Abbas devamla) dedi ki: Ali
gözlerinden rahatsız olduğu halde geldi. Hemen hemen görmüyordu. (İbn Abbas)
dedi ki: Allah Rasulü onun gözlerine üfledi sonra sancağı üç defa salladıktan
sonra ona verdi. Ali, Huyey kızı Safiye'yi getirerek geldi.
İbn Abbas dedi ki: Sonra
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Tevbe suresini (okumak
üzere) göndermişti. Arkasından Ali'yi de gönderdi. Ali o sureyi ondan aldı ve
(Allah Rasulü): "Bunu ancak kendisi benden olan, benim de kendisinden
olduğum bir adam götürebilir" buyurdu.
İbn Abbas dedi ki: Yine
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) amcasının oğullarına: "Dünyada ve
ahirette kim benim velim olur?" buyurmuştu. (İbn Abbas) dedi ki: Ali de
onlarla birlikte oturuyordu. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) -aralarından
adamlara teker tekerdönüp baktıktan sonra: "Dünya ve ahirette kim bana
veli olur?" buyurdu. Kabul etmediler. Ali'ye: "Dünyada ve ahirette
benim velim sensin" buyurdu.
İbn Abbas dedi ki:
Hatice (r.a.)’dan sonra insanlar arasında iman eden ilk kişi Ali idi. (İbn
Abbas devamla) dedi ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elbisesini
alıp, onu Ali, Fatıma, Hasan ve Hüseyin'in üzerine koyduktan sonra: "Ey
ehl-i beyt Allah sizden ancak kiri giderip, tam anlamıyla sizi arındırmak
ister." (Ahzab, 33)
İbn Abbas dedi ki: Ali
ayrıca kendi nefsini feda etti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın
elbisesini giydikten sonra onun yerinde (yatıp) uyudu.
İbn Abbas dedi ki:
Müşrikler Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'a taş atıyorlardı. Ali
uyurken Ebu Bekr (r.a) geldi. Ebu Bekr uyuyanın Rasulullah olduğunu zannederek
Ey Allah'ın Nebisi! dedi. Ali ona: Allah'ın Nebisi Meymun kuyusu tarafına doğru
gitti. Haydi, ona yetiş dedi. (İbn Abbas devamla) dedi ki: Ebu Bekir de yola
koyuldu ve onunla birlikte mağaraya girdi. Ali (r.a)'ye de tıpkı Allah'ın
Nebisi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ne taş atıldığı gibi, taş atılmaya
başlandı. Bu sırada Ali kıvranıp duruyordu. Elbiseyi başına sarmış ve sabaha
kadar başını açmamıştı. Sonra başını açınca şüphesiz ki sen çok adi birisisin.
Senin arkadaşın ise ona taş attığımız halde hiç kıvranmıyordu. Sen ise
kıvranıyordun. Bu sebeple biz bu hali garip karşılamıştık dediler.
İbn Abbas (devamla) dedi
ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Tebuk gazvesine çıkmıştı.
İnsanlar da onunla
birlikte çıktı. (İbn Abbas) dedi ki: Ali ona: Ben de seninle beraber çıkıp
geleyim dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır" cevabını
verince, Ali ağladı. Allah Rasulü ona şöyle dedi: "Harun'un Musa'ya konumu
gibi sen de bana göre aynı konumda olmaya razı olmaz mısın! Şu kadar var ki
benden sonra nebi yoktur çünkü sen benim yerime (halefim) olmadan bırakıp
gitmemem gerekir."
İbn Abbas dedi ki: Yine
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Sen benden sonra erkek
kadın her müminin velisisin" buyurdu.
İbn Abbas dedi ki:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ali'nin kapısı dışında mescid(e
açılan) kapıları kapattı. Ali cÜnÜp olduğu halde mescide giriyordu çünkÜ yolu
mescitten geçiyor, geçecek başka yolu yoktu.
İbn Abbas dedi ki:
Ayrıca Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben kimin mevlası isem
şüphesiz Ali de onun mevlasıdır" buyurdu.
İbn Abbas dedi ki:
Kur'an-ı Kerim'de aziz ve celil olan Allah ağacın altında bey'at edenlerden
razı olduğunu bize haber vermiştir: "Onların kalplerinde olanı
bilmiştir." (el-Feth, 18) Peki, bundan sonra onlara gazap ettiğini bize
haber verdi mi?
İbn Abbas dedi ki: Ömer
(r.a) (Hatıb b. Ebi Beltaa için): Bana izin ver, onun boynunu vurayım dediği
vakit Allah'ın Nebisi ona şöyle demişti: "Hadi onu yaptın diyelim. Ne
bilirsin belki de Allah Bedir'e katılanlara bakıp dilediğinizi yapın demiş
olabilir."
Bu senedi sahih bir
hadis hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu bu anlatım ile tahriç
etmemişlerdir.
Ayrıca biricik seyyid
Ebu Ya'la Hamza b. Muhammed ez-Zeydi (r.a) bize tahdis etti. Bize Ebu'l-Hasan
Ali b. Muhammed b. Mehreveyh el-Kazvini elKattan tahdis edip dedi ki: Ben Ebu
Hatim er-Razi'yi şöyle derken dinledim:
Hadis rivayeti ile
meşhur olan ilim adamları Ahmed b. Hanbel (r.a)'ın rivayeti arasında Fezail'e
dair hadisleri bulmaktan hoşlanırdı.
Diğer Tahric: İmam
Ahmed, Müsned, r, 330; Taberani, Evsat, 2836; İbn Ebi Asım, es-Sünne, 1351.
Ravilerinin sika oldukları belirtilmiştir.
4709- * ... Mis'ar’dan,
o Ebu Avn’dan, o Ebu Salih'ten, o Ali (r.a)’den şöyle dediğini nakletti:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bedir günü bana ve Ebu Bekir'e şöyle
dedi:
Birinizin sağında
Cebrail, diğerinin sağında Mikail var. İsrafil de pek büyük bir melek olup,
savaşta hazır bulunur ve saf ta yerini alır.
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Temmam,
Fevaid, 1458; Heysemi, Mecmau'z-Zevaid, IX, 58 daha önce geçmiş bulunmaktadır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1830- Ali (r.a)'ı
Şikayet Etmenin Yasaklanışı