HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
1825- "Ey Ali Sen Dünyada da Bir Seyyidsin,
Ahirette de Bir Seyyidsin" |
4695- Bize Ebu'l-Fadl
Muhammed b. İbrahim el-Müzekki tahdis etti. Bize Ahmed b. Seleme ve el-Huseyn
b. Muhammed el-Kıtbani tahdis etti. Bana Ebu'l-Hasan Ahmed b. el-Hadr eş-Şafii
tahdis etti. Bana İbrahim b. Ebi Talib ve Muhammed b. İshak tahdis etti.
Bize Ebu Abdullah
Muhammed b. Abdullah b. Umeyye el-Kuraşi es-Sake'de tahdis etti. Bize Ahmed b.
Yahya b. İshak el-Hulvani tahdis etti. (Hep birlikte) dediler ki: Bize
Ebu'l-Ezher tahdis etti. Ayrıca bunu bize Ebu Ali el-Müzekki de Ebu'l-Ezher'den
şöyle dedi diye tahdis etmiştir: Bize Abdurrezzak tahdis etti, bize Ma'mer
ez-Zühri’den bildirdi. O Ubeydullah b. Abdullah 'tan, o İbn Abbas (r.a.)’dan
şöyle dediğini nakletti:
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Ali'ye şöyle dedi: "Ey Ali sen dünyada da seyyidsin, ahirette
de seyyidsin. Senin sevdiğin benim sevdiğimdir, benim sevdiğim de Allah'ın da
sevdiğidir. Senin düşmanın benim de düşmanımdır, benim düşmanım ise Allah'ın da
düşmanıdır. Benden sonra sana buğz edenlere veylolsun!"
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahihtir. Ebu'l-Ezher onların (mütehassıs alimlerin) icmaıyla
sikadır. Sika ise tek başına (münferiden) bir hadis rivayet edecek olursa
onların asıl ilkelerine göre sahihtir.
Ebu Abdullah
el-Kuraşi'yi şöyle derken dinledim: Ahmed b. Yahya el- Hulvani'yi şöyle derken
dinledim: Ebu'l- Ezher San'a’dan gelip, Bağdat ahalisi ile bu hadisin
müzakeresini yaptığı vakit Yahya b. Main bu hadisi kabul etmedi. Onun meclis
günü olunca meclisinin sonlarında şöyle demişti: Abdurrezzak'tan bu hadisi
zikreden (rivayet eden) o yalancı Neysaburlu nerede? Ebu'l-Ezher ayağa kalkıp:
İşte o benim deyince, Yahya b. Main onun bu sözüne ve mecliste ayağa kalkmasına
güldü. Onu kendisine yakınlaştırdı sonra ona dedi ki: Abdurrezzak nasıl oldu da
bunu sana tahdis ettiği halde senden başkasına bunu tahdis etmedi. Şöyle dedi:
Ey Ebu Zekeriya şunu bil ki ben San'a'ya geldiğimde Abdurrezzak kendisine ait
uzakça bir kasabada idi. Ben hasta olduğu halde onun yanına gittim. Onun yanına
vardığımda bana Horasan'ın hakkında soru sordu. Ben de orada (o kasabada) ona
tahdis ettim, ondan da (hadis) yazdım. Onunla birlikte San'a'ya gittim. Onunla
vedalaşırken bana şöyle dedi: Senin benim üzerimde bir hakkın doğdu. Bu sebeple
ben sana senden başka kimsenin benden dinlemediği bir hadisi tahdis edeceğim
dedi. Allah'a yemin olsun ki bu hadisi bana lafzan tahdis etti. Bunun üzerine
Yahya b. Main de onu doğruladı ve ondan özür diledi.
Diğer Tahric: Hatib,
Tarih-u Bağdat, IV, 41; İbnu'I-Cevzi, el-İlel, no: 348; Mecmau'z-Zevaid, IX,
133'te belirtildiği üzere Taberani, Evsat. Zehebi dedi ki: Her ne kadar bunun
ravileri sika iseler de bu münkerdir, uydurma ihtimali de uzak değildir. Yoksa
Abdurrezzak bunu niçin gizlice tahdis etsin ve niçin bunu açıkça Ahmed'e, İbn
Main'e ve ondan hadis rivayet etmek için yolculuk yapıp gelen insanlara açıkça
söylemek cesaretini gösterememiştir. Ebu'I-Ezher ise sika bir ravidir.
İbnu'I-Cevzi, el-İlel,
I, 222'de diyor ki: Bu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'tan sahih
olarak rivayet edilmemiştir. Manası sahihtir. Bunu uydurmak için kendisini
zorlayanların vay haline çünkü bunda bir fayda yoktur. Sonra da bunu kendi
senediyle Ebu Hamid eş-Şarki’den rivayet etmektedir. Ona bu hadisin durumu
sorulunca batıldır demiştir. Bunda sebep ise Ma'mer'in Rafızi bir yeğeni vardı.
Ona kendi kitaplarını okuma imkanını veriyordu. O da onun kitapları arasına bu
hadisi sokuşturdu. Ma'mer ise oldukça heybetli birisi olduğundan kimse ona soru
soramıyar ve onun yanlış olduğunu ifade edemiyordu.
Derim ki: İşte buradan
bu haberin illeti ve bu hususta hücum edilecek kişinin Ebu'I-Ezher olmadığı
açıkça ortaya çıkmaktadır. Buna delilolan hususlardan birisi de Muhammed b. Ali
en-Neccar'ın, el-Hatib, Tarih-u Bağdat, IV, 42'de görüldüğü gibi ona mutabaatta
bulunmuş olmasıdır.
4696- * ... Bize Bessam
es-Sayrafi el- Hasan b. Amr el- Fukaymi’den tahdis etti. O Muaviye b.
Salebe’den, o Ebu Zerr (r.a.)’dan şöyle dediğini nakletti:
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Ali b. Ebi Talib (r.a)'a dedi ki: "Bana itaat eden
Allah'a itaat etmiş olur, bana karşı gelen Allah'a isyan etmiş olur. Sana itaat
eden bana da itaat etmiş olur, sana karşı gelen bana da isyan etmiş olur."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
4697- Bize Bekr b.
Muhammed es-Sayrafi Merv'de tahdis etti. Bize elKasım b. Ebi Şeybe tahdis etti,
bize Yahya b. Ya'la el-Eslemi tahdis etti. Bize Ammar b. Fureyk, Ebu İshak'tan
tahdis etti. O Ziyad b. Mutarrif’den, o Zeyd b. Erkam (r.a)’dan şöyle dediğini
nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Her kim benim
hayatımı yaşamak, benim ölümümü ölmek ve Rabbimin bana vaat ettiği ebedilik
cennetine yerleştirilmek istiyorsa Ali b. Ebi Talib'i veli edinsin çünkü
şüphesiz ki o sizi asla bir hidayetten çıkartmaz ve asla bir delaletin içine
sokmaz."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1826- Münafığın
Alametlerinden Birisi de Ali'ye Buğz Etmektir