HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
2856- Rasulullah (s.a.v.)'ın Halası Abdulmuttalib Kızı
Erva'ya Dair 2857- Erva'nın Müslüman Olduktan Sonra Ebu Leheb'e
Verdiği Öğüt |
Ben onun Müslüman
oluşuna dair bilgiyi Ebu Abdullah el-Vakidi'nin kitabı dışında bir yerde
bulamadım:
6955- Nitekim bunu bize
Muhammed b. Abdullah b. Batta tahdis etti. Bize el-Hasan b. el-Cehm tahdis
etti, bize el-Huseyn b. el-Parac tahdis etti, bize Muhammed b. Ömer (el-Vakidi)
tahdis etti, bana Seleme b. Bahd, Ubeydullah b. Kab'ın kızı Umeyra’dan tahdis
etti. O Um Durre’den, o Ebu Tecrat'dın kızı Derre’den şöyle dediğini nakletti:
Kureyş kuşluk namazını inkar etmiyordu. Kureyşliler ancak vakti inkar ediyordu.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise ikindi vakti geldi mi dağlar
arasındaki Mekke yollarına dağılırlar, birer ikişer namazlarını kılarlardı.
Tulayb b. Umeyr ile Hatıb b. Abdi Şems, Ecdad Şibi (denilen dağ yolu)nde namaz
kılmak üzere gittiler. Birbirlerine bakıyorlarken üzerlerine İbn el-Usaydi ve
İbn el-Kıbtiye hücum etti. Her ikisi de aşırı kimselerdi. Bir süre onlara
(Müslümanlar) taş attı. Nihayet çıkıp gittiler ve hızlıca koşarak ayrıldılar.
Ebu Cehil, Ebu Leheb ve Ukbe b. Ebi Muayt'ın yanına gelerek onlara olayı haber
verdiler. Sabahleyin onların yanına gittiler. (Müslümanlar) sabahın erken
aydınlığında çıkıyor, abdest alıp namaz kılıyorlardı. Onlar bir dağ yolunda
iken üzerlerine Ebu Cehil, Ukbe ve Ebu Leheb ile birlikte sefihlerinden birkaç
kişi daha hücum etti ve onları yakalayıp, onlara ağır sözler söylediler.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın ashabı da açıkça Müslüman
olduklarını ortaya koydular ve Müslüman olduklarını ifade ettiler. Onlara
yüksek sesle bağırdılar ve kendilerini de korudular. Tulayb b. Umeyr de Ebu
Cehil'in üzerine yürüyüp ona indirdiği bir darbe ile başını yaraladı. Onlar da
Tulayb'i yakalayıp bağladılar. Ebu Leheb buna karşı çıkıp bağını çözdü. Çünkü
Tulayb kardeşinin oğlu idi.
Abdulmuttalib'in kızı
Erva'ya şöyle denildi: Oğlun Tuleyb'i görmüyor musun? O Muhammed'e uydu ve onun
için (onu koruyan) bir hedef oldu. Erva da Müslüman olduğundan şunları söyledi:
Tulayb'in günlerinin en hayırlısı dayısının oğlunu himaye ettiği gündür. O
(dayısının oğlu Allah Rasulü) yüce Allah'tan hakkı getirmiştir. Bu sefer ona:
Yoksa sen de mi Muhammed'e uydun dediler. Erva, evet dedi. Aralarından birisi
Ebu Leheb'in yanına çıkıp gitti ve ona durumu bildirdi. Ebu Leheb gelip,
Erva'nın yanına girdi ve sana da, Muhammed'e uymana da hayret doğrusu!
Abdulmuttalib'in dinini terk ettin öyle mi dedi. Erva: Evet, böyle oldu haydi
sen de kardeşinin oğlunu kalk, koru ve destekle. Şayet durumunu açığa
çıkartacak olursa sen de serbestsin, arzu edersen onunla birlikte (dinine)
girersin yahutta kendi dinin üzere kalırsın eğer böyle yapmayacak olursan o takdirde
kardeşinin oğlu mazur görülür. (Ebu Leheb): Bizim bütün Araplara karşı gücümüz
yeter mi ki sonra onlar: O uydurma bir din getirmiştir diyorlar dedi. Sonra Ebu
Leheb çekip gitti.
Diğer Tahric: İbn Sad,
VIII, 42-43'de Vakidi yolundan buradaki ifadelerle kısmen muhtasar olarak
rivayet etmiştir. Aynı şekilde yine Vakidi yolundan Musa b. Muhammed b.
Muhammed b. İbrahim’den, o babasından deyip, olayı zikretmekte, orada ise
Erva'nın İslam'ı kabul ettiğı açıkça belirtilmemektedir. Ancak Hafız bu olayı
bu yoldan Vakidi yoluyla kaydetmekte, o rivayette onun şahadet kelimesini
söylediği belirtilmektedir. Daha önceden bu ifadeler ya Tabakat'tan bir şekilde
düşmüş yahutta İbn Sad bunu ihtisar etmiştir, doğrusunu en iyi bilen Allah'tır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: