HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
2758- Abdullah b. Amir b. Keriz (r.a)'a Dair 2759- Abdullah'ın Horasan Valiliği Sırasında Yaptığı
işler |
6752- * ... Bize
ez-Zubeyr b. Bekkar tahdis edip dedi ki: Abdullah b. Amir b. Keriz b. Rabia b.
Habib b. Abdi Şems b. Abdi Menaf olup, onun annesi Decace, Esma b. es-Salt b.
Habib b. Cariye b. Hilal b. Hizam'ın kızıdu. Osman b. Affan onu Basra'ya vali
olarak tayin etmiş, Ebu Musa el-Eş'ari'yi de görevden almıştı. Bunun üzerine
Ebu Musa şöyle demişti: Size Kureyş'ten bir genç geldi. Anneleri, halaları,
teyzeleri kerim (cömert ve soylu) birisidir. O malı aranızda şöyle ve şöyle
diye dağıtır ve o menkıbeleri çok olan birisi idi. Horasan'ı fethetti, yüce
Allah'a şükür olmak üzere Neysabur’dan ihrama (hac etmek üzere) girdi ve
Arafafta sikaye (hacılara su dağıtma) yerlerini yaptı.
Diğer Tahric: Hafız
İbn Hacer babası Ebu Amir'in biyografisini Il, 256'da zikrederken böylece
kaydetmiştir. Ebu Musa'nın bu sözleri için de bk. Siyer, III, 18
6753- *Bana Ebu Bekr b.
Baleveyh tahdis etti, bize İbrahim b. İshak tahdis etti, bize Mus'ab b.
Abdullah tahdis etti. Bana babam dedem Mus'ab b. Sabit b. Abdullah b.
ez-Zubeyr’den tahdis etti. O Hanzala b. Kays’dan, o Abdullah b. Amir b. Keriz
ile Abdullah b. ez-Zubeyr (r.a.)'dan rivayet ettiğine göre Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Kim malı uğrunda (malını savunurken) öldürülürse o bir
şehittir." Mus'ab dedi ki: Yine bu senetle zikrettiklerine göre Abdullah
b. Amir b. Keriz küçükken Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna
götürülmüş, Allah Rasulü de: "Bu bize benziyor" buyurduktan sonra
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona tükürmeye ve onu Allah'a
sığındıracak dualar okumaya başladı. Abdullah da Rasulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'ın tükürüğünü yutmaya başladı. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) da: "Şüphesiz ki bu kendisine su içirilecek olan
birisidir" buyurdu. Bundan ötürü hangi araziyi işlemiş ise mutlaka ona su
çıkardı. "Nibahu Amir" diye bilinen en-Nibah da onundur, el-Cuhfe'de
onundur. Mekke'den bir gece uzaklıkta Nahle'de İbn Amir bahçesi de onundur.
Toprakta onun çok sayıda kuyuları vardır. Muaviye kızı Hind'i, Abdullah b. Amir
ile evlendirmişti. Muaviye'nin kızı Hind de Abdullah b. Amir'e karşı her şeyden
çok iyi davranırdı. Bir gün ona ayna ve tarak getirdi. Onun hizmetini bizzat
kendisi, yapardı. Abdullah aynaya bakınca yüzyüze geldiler. Onun gençliğini ve
güzelliğini gördü. Kendi sakalında da kendisini yaşlılar arasına katmış,
ağarmış saçları gördü. Başını kaldırıp Hind'e baktı ve babana git dedi. Hind de
babasının yanına gitti ve ona durumu haber verince, Muaviye: Hür bir kadın hiç
boşanır mı dedi. Hind: Buna ben sebep olmadım dedi. Muaviye ona haber gönderip
şöyle dedi: Ben sana kızımı vererek ikramda bulundum, şimdi sen onu bana geri
gönderiyorsun. Abdullah şöyle dedi: Şimdi ben sana bunun sebebini anlatayım:
Şanı yüce ve mübarek olan Allah gerçekten bana lütfuyla ihsanda bulundu. Beni
kerim yarattığı gibi, kerim olmayan kimseyi sevmeyecek bir halde de yarattı. Bu
sebeple de kimsenin bana lütuf ta bulunmasını (ve bende altta kalmayı)
sevmiyorum. Senin kızın ise güzel birlikteliği ile kendisini mükafatlandırmak
takatini bende bırakmadı. Baktım ki ben yaşlanmış birisiyim, o ise genç bir
kadındır. Ne onun malına mal katabilirim, ne onun şerefine bir şeref. Bu
sebeple ben de onu sen etrafındaki gençlerden yüzü bir Mushaf yaprağını andıran
birisiyle evlendirmen için geri gönderdim.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
2760- Ebu Hale'nin
Oğulları Hind ve Hale (r.anhuma)'a Dair