HAKİM el-Müstedrek |
MA’RİFETU’S-SAHABE |
2287- Ammar b. Yasir (r.a)'ın Şehit Düşmesi |
5710- *İbn Ömer
(el-Vakidi) dedi ki: Bana Abdullah b. el-Haris de babasından tahdis etti. O
Umare b. Huzeyme b. Sabinen şöyle dediğini nakletti: Huzeyme b. Sabit Cemel'e
katılmıştı. O hiçbir şekilde kılıç çekmedi. Sıffin'de de bulundu. Dedi ki: Ben
ebediyen Ammar'ı öldürmek suretiyle dalalete düşmeyeceğim. Onu kimin öldüreceği
ne bakacağım çünkü ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı: "Seni
baş kaldıran (itaatsizlik eden) kesim öldürecektir" buyururken dinledim.
(Umare devamla) dedi ki: Ammar öldürülünce Huzeyme: Artık o kimse için
dalaletin zamanı gelmiş bulundu. Sonra yaklaştı. Ammar'ı öldüren kimse ise Ebu
Vadiye el-Müzeni idi. Ona mızrak saplamış, o da yere düşmüştü. Öldürülünceye
kadar çarpışmaya devam etmişti. O günde çarpışıp durdu ve o (öldüğü vakit) 94
yaşında idi. Ammar yere düşünce bir başka adam onun üzerine abanarak başını
kopardı. Her ikisi de birbirleriyle tartışmaya koyularak onu ben öldürdüm
demeye başladı. Bunun üzerine Amr b. el-As şöyle dedi: Allah'a yemin olsun ki
bunlar ancak cehennem ateşi hakkında birbirleriyle çarpışıyorlar. Amr dedi ki:
Allah'a yemin ederim ki işte o odur ve şüphesiz sen onu biliyorsun. Bundan
yirmi sene önce ölmüş olmayı çok arzu ederdim.
Diğer Tahric: İbn Sad,
III, 258-259 Yakidi yolundan bu şekilde. Yakidi'de bunun anlatımı daha
eksiksizdir. Bundan sonrakine de bakınız.
5711- *İbn Ömer
(el-Vakidi) dedi ki: Bana Abdullah b. Cafer de İbn Ebi Avn’dan tahdis edip dedi
ki: Ammar 91 yaşında olduğu halde geldi. O şehirde Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)’dan daha eski idi. Ona Ukbe b. Amir el-Cuheni, Ömer b.
elHaris el- Havlanı ve Şerik b. Seleme’den ibaret üç kişi geldi. Hepsi de onun
yanına birlikte vardılar. O ise şöyle diyordu: Allah'a yemin ederim bizleri
Hecer hurma ağaçlarının dallarının yanına vardırıncaya kadar bizimle vuruşacak
olsanız dahi biz yine kesinlikle şunu biliriz ki biz hak üzereyiz, siz de batıl
üzeresiniz. Hep birlikte ona hamle yaptılar ve onu öldürdüler. Kimisi onu
öldüren kişinin Ukbe b. Amir olduğunu söyler, onu öldürenin Ömer b. el- Haris
el-Havlanı olduğu da söylenir. İbn Ömer (el-Vakidi) dedi ki: Fakat Ammar
hususunda ittifak ile kabulolunan husus onun Ali b. Ebi Talib (r.a) ile birlikte
iken Sıffin'de 37 yılı 93 yaşında iken öldürüldüğüdür ve orada Sıffin'de
defnedilmiştir.
5712- * ... Bize Rabia
b. Külsum tahdis etti. Bana babam tahdis edip dedi ki: Vasıt el-Kasab denilen
yerde AbdulAla b. Abdullah b. Amir'in evinde idim. Teşrifatçı: Dışarıda Ebu
Gadiye el-Cuheni (içeri girmek için) izin istiyor dedi. Abdulala: Onu içeri
alın dedi. Üzerinde parça parça (elbiseler) bulunduğu halde içeri alındı. Uzun
boylu ve adeta bu ümmetten değilmiş gibi bir adam olduğunu gördük. Oturunca
şöyle dedi: Bizler Ammar'ı bizim en hayırlılarımızdan sayıyorduk. (Devamla)
dedi ki: Allah'a yemin olsun ki ben Kuba mescidinde bulunuyorken bir de baktım
ki o şöyle diyordu: -Ve bir kelime söyledi- eğer ona karşı yardımcılar bulmuş
olsaydım onu öldürünceye kadar ayağımın altında çiğnerdim. (Sonra şöyle) dedi:
Sıffin günü gelince bir de baktım ki o birliğin önünde piyade olarak bize doğru
geliyor. Nihayet iki safın arasına gelince mızrağını bir adama sapladı ve onu
yere düşürdü. (Ammar'ın) üzerinden miğfer düştü. O da ona bir darbe indirdi.
Bir de baktık ki (baş) Ammar b. Yasir'in başı imiş. (Rabia'nın babası Külsum)
dedi ki:
Bizim bir mevlamız
(azatlımız): Ben ondan dalaleti daha açık seçik belli olan bir adam görmedim
demektedir.
Diğer Tahric: İbn
Sa'd, III, 260 Müslim b. İbrahim'in ve başkalarının yolundan; Ebu Gadiye
ashabdandır.
5713- * ... Bize
Abdurrezzak, Ma'mer’den bildirdi. O İbn Tavus’dan, o Ebu Bekr b. uhammed b. Amr
b. Hazm’dan, o babasından şöyle dediğini haber verdi: Ammar b. Yasir
öldürüldükten sonra Amr b. Hazm, Amr b. el-As'ın yanına girerek şöyle dedi:
Ammar öldürüldü ve ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı: "Onu
baş kaldıran (haddi aşan, itaatsizlik eden) kesim öldürecektir" buyururken
dinlemiştim. Bunun üzerine Ammar dehşete kapılmış olarak ayağa kalktı ve
nihayet Muaviye'nin yanına girdi. Muaviye ona: Bu halin ne dedi. Amr: Ammar b.
Yasir öldürüldü dedi. Muaviye: Ammar öldürülmüş se ne olacak dedi. Amr:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı: "Ammar'ı bağyeden kesim öldürecek"
buyururken dinledim dedi. Muaviye ona: Onu biz mi öldürdük, onu Ali ve
arkadaşları öldürdü. Onlar onu alıp getirdiler ve nihayet onu mızraklarımızın
-yahut kılıçlarımızın dedi- arasına attılar dedi.
Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih olmakla birlikte bu anlatımla bunu tahriç etmemişlerdir.
Senedi sahihtiL İbn
Sad, III, 253'te bir başka yoldan Abdullah b. el-Haris'den diye rivayet
etmiştir. Sonra buna yakın bir rivayeti Cafer b. Muhammed’den ensardan bir
adamdan diye rivayet etmiştir. Abdurrezzak da bu senetle 20427'de tahriç etmiş,
onun rivayet yolundan da İmam Ahmed, Müsned, IV, 199'da kaydetmiştir. Ayrıca
bk. Mecmau'z-Zevaid, VII, 242, IX, 297 vd.
5714- ... Bize Ata b.
Müslim el-Halebi tahdis edip dedi ki: Ben elA'meş'i şöyle derken dinledim: Ebu
Abdurrahman es-Sülemi dedi ki: Sıffin'de bulundum. Ateşkes yaptığımız vakit bu
taraftan olanlar öbürlerinin karargahına, öbür taraftan olanlar da diğerlerinin
karargahına girerdi. Ben dört kişinin yürümekte olduğunu gördüm: Muaviye b. Ebi
Süfyan, Ebu Aver es-Sülemi, Amr İbnu'l-As ve onun oğlu. Abdullah b. Amr'ın
babasına şöyle dediğini işittim: Biz bu adamı öldürdü k. Halbuki RasuluIlah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun hakkında söylediklerini söylemiş bulunuyor.
Babası: Hangi adam? dedi. Oğlu: Ammar b. Yasir dedi (ve şöyle devam etti):
RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın mescidi bina ettiği günü
hatırlamıyor musun? Bizler birer birer kerpiçleri taşırken, Ammar kerpiçleri
ikişer ikişer taşıyordu. RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın yanından
kerpiçleri ikişer ikişer taşıyarak geçmişti. Sen de orada bulunanlardan idin.
Allah Rasulü: "Sana gelince seni bağy kesim öldürecektir ve sen cennet
ehlindensin" buyurdu. Bunun üzerine Amr, Muaviye'nin yanına gidip şöyle
dedi: Bizler bu adamı öldürdük. Halbuki RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) onun hakkında o sözlerini söylemiş bulunuyor dedi. Muaviye şu cevabı
verdi: Sus! Allah'a yemin ederim ki hala sidiğinde yıkanıp duruyorsun. Onu biz
mi öldürdük, onu Ali ve arkadaşları öldürdü. Arkadaşları onu getirip nihayet
onu aramıza attılar.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: