HAKİM

el-Müstedrek

GAZA VE SERRİYELER

 

1697- Düşmanla Karşılaşmayı Temenni Etmeyin, Allah'tan Afiyet Dileyin

1698- Ali (r.a) Tarafından Hayber'in Fethedilmesi

 

4399- ... Bize Cafer b. Süleyman, el- Halil b. Murre’den tahdis etti. O Amr b. Dinar’dan, o Cabir b. Abdullah (r.a)'tan şöyle dediğini nakletti: Hayber gününde Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adam göndermişti. Bu adam korktu. Sonra Muhammed b. Mesleme gelerek şöyle dedi: Ey Allah'ın Rasulü! Ben asla bugün gibisini görmedim. Muhammed b. Mesleme öldürüldü. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sefer şöyle dedi: "Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyiniz. Allah'tan afiyet dileyiniz çünkü sizler onlarla birlikte nasıl sınanacağınızı bilemezsiniz ama onlarla karşılaştığınız vakit de: Allahumme ente Rabbuna ve Rabbuhum ve nevasina ve nevasihim biyedik ve innema taktuluhum ent: Allah'ım bizim de Rabbiniz, onların da Rabbi sensin. Bizim alınlarımız da, onların alınları da yalnız senin elindedir. Onları öldürecek olan ancak sensin deyiniz. Sonra da yere oturup, öylece kalınız, onlar üzerinize gelecek olurlarsa tekbir getirerek ayağa kalkınız." Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Andolsun ki yarın Allah'ı ve Rasulünü seven, ikisinin de kendisini sevdiği, asla arkasını dönüp kaçmayan ve Allah'ın kendisine fetih (zafer) nasip edeceği bir kimseyi göndereceğim." İnsanlar bu işe ümitlendiler. O gün Ali (r.a)'ın gözleri ise rahatsızdı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Yürü" buyurdu. Ali: Ey Allah'ın Rasulü! Hiçbir yeri göremiyorum deyince, Allah Rasulü gözlerine tükürdü, ona sancak bağladı ve sancağı ona verdi. Ali ey Allah'ın Rasulü! Bunlarla ne üzerine savaşayım? deyince, Allah Rasulü şöyle buyurdu: "Allah'tan başka hiçbir ilah olmadığına ve benim Allah'ın Rasulü olduğuma şehadet getirmeleri üzerine. Eğer bunu yapacak olurlarsa bu sefer bana karşı kanlarını ve mallarını koruma altına almış olurlar. Bu ikisinin hakkı ile olması müstesna (yahut ancak bu ikisinin hakkıyla bunları benden koruyabilirler) hesaplarını görmek ise aziz ve celil olan Allah'a aittir." (Cabir) dedi ki: Ali onlarla karşılaştı ve Allah da ona fetih nasip etti.

 

Sancağın Hz. Ali'ye verildiğine dair hadisi Buhari ve Müslim ittifakla rivayet etmişlerdir. Yani onlar bu hadisi bu lafızlarla tahriç etmemişlerdir.

 

 

 

4400- ... Bize İkrime b. Ammar tahdis etti, bize Iyas b. Seleme tahdis edip dedi ki: Bana babam tahdis edip şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ali'nin gözlerine tükürüp de iyileştiği zaman Hayber'de Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte hazır bulunmuştuk. Allah Rasulü ona sancağı teslim etmişti. Merhab ortaya şöyle diyerek çıktı:

"Hayber bilir ki ben Merhab'ım, silahları kuşanmış, denenmiş kahramanım

Savaşlar oldu mu ben alevalev tutuşurum"

(Seleme) dedi ki: Karşısına Ali (r.a) da şöyle diyerek çıktı:

"Ben annemin Haydar adını verdiği kimseyim Görüntüsünden hoşlanılmayan ormanların arslanı gibi

En geniş ölçekle ölçer gibi sa' ile size tastamam veririm (boyunuzun ölçüsünü alınm)"

(Seleme) dedi ki: Ali, Merhab'a bir darbe indirdi. Başını ikiye böldü ve onu öldürdü, bununla da fetih gerçekleşti.

 

Bu Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte her ikisi de bu hadisi böylece tahriç etmemişlerdir.

 

Diğer Tahric: Müslim, ISOl'de bu miktarın da bulunduğu uzunca bir anlatım ile Beyhaki, Delailu'n .. Nubuvve, IV, 20S'de hadisi tahriç etmiş ve Müslim tarafından rivayet edildiğini belirtmiştir. Hadisi Hakim, III, 437'de (5900 numaralı hadis olarak) İbn Bureyde rivayeti ile tekrar edecektir. Hadis ile ilgili değerlendirmesinde Hakim yanılmıştır. Çünkü hadis bu şekilde Müslim'de vardır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1699- Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Zülfikar Adlı Kılıcını Bedir Günü Nefel Olarak Almıştır