HAKİM

el-Müstedrek

NEBİ VE RESULLER’İN TARİHİ

 

1596- Davud (a.s)'ın Sınanması Hikayesi

 

4190- * ... Bize Esbat, es-Süddi’den aziz ve celil olan Allah'ın: "Onun mülkünü de pekiştirdik." (Sad, 20) buyruğu hakkında şöyle dediğini nakletmektedir: Her gündüz ve gece onu dörder bin dörder bin kişi koruyordu. es-Süddi dedi ki: Davud zamanı üç güne bölmüştü. Bir günde insanlar arasında hüküm veriyordu. Bir günde ibadet için tek başına halvete çekiliyordu. Bir günde hanımları ile birlikte oluyordu. Doksan dokuz hanımı vardı. Okuduğu kitaplar arasında İbrahim'in, İshak'ın ve Yakub'un faziletine dai: " bilgiler görüyordu. Okuduğu kitaplarda bunu görünce şöyle dedi: Rabbim gördüğüm kadarıyla hayrın tamamını benden önceki atalarım alıp götürmüş bulunuyor. Bana onlara verdiğinin benzerini ver ve onlara yaptığının benzerini de bana yap. (es-Süddi devamla) dedi ki: Allah ona şunu vahyetti: Senin babaların senin kendileriyle sınanmadığın belalarla sınandılar. İbrahim oğlunu kesmekle sınandı, İshak gözlerini kaybetmekle sınandı. Yakub, Yusuf için üzüntü ve kederiyle sınandı. Sense bunlardan hiçbir şeyle sınanmadın. Davud: Rabbim onları sınadığının benzerleriyle beni de sına ve onlara verdiklerinin benzerini de bana ver dedi. (Süddi) dedi ki: Bunun üzerine Allah ona: Sen sınanacaksın, kendini koru diye vahyetti. (Süddi devamla) dedi ki:

Bundan sonra Allah'ın kalmasını dilediği kadar bir süre kaldı. Derken şeytan ona altından bir güvercin suretinde göründü. Gelip onun ayaklarının önüne -o namaz kılmakta iken- düştü. (es-Süddi) dedi ki: Davud onu yakalamak üzere elini uzattı, güvercin duvardaki aydınlanma boşluğundan uçup gitti. Güvercinin nereye konacağına baktı ve onun peşinden birilerini gönderdi. (es-Süddi) dedi ki: Derken kendisine ait bir dam üzerinde yıkanmakta olan bir kadın gördü. Hilkati itibariyle insanların en güzellerinden bir kadın olduğunu fark etti. Bu sırada kadın da bir dönüp bakınca onu gördü, saçlarını salıp üzerini örttü. Bu hali o kadını beğenisini daha da arttırdı. (es-Süddi devamla) dedi ki: Kadının kim olduğunu sordu, ona evli olduğu haberi ve kocasının filan filan yerdeki sınır karakolunda olup, burada olmadığı haberi verildi. (es-Süddi) dedi ki: Bunun üzerine o sınır karakolunun komutanına emir göndererek onu benim şu şu düşmanlarımın üzerine gönder diye emir verdi. (es-Süddi) dedi ki: Onu oraya gönderdi, ona zafer verildi. Bu şekilde onu göndermeye devam etti. Nihayet üçüncü defada öldürüldü. Sonra Davud da karısıyla evlendi. Karısıyla gerdeğe girdikten sonra fazla bir zaman geçmemişti ki Allah onun üzerine iki insan suretinde iki melek gönderdi. Onun huzuruna girmek için izin istediler, ibadet ettiği gün olduğunu gördüler. Bekçiler yanına girmelerine engelolunca, mihrabın üst tarafından aşıp yanına gittiler. (es-Süddi) dedi ki: O namaz kılarken bunu fark etmedi. Ansızın ikisinin yanında oturmakta olduklarını gördü. (es-Süddi) dedi ki: Bu sebeple ikisinden korktu. O iki kişi: Korkma, bizler birimiz diğerine haksızlık yapmış iki davacıyız. Aramızda hak ile hükmet ve sakın haksızlık yapma dediler. -Korkma demek istiyor dedi- ve hadisi günahını kabul etmesi hususunda uzun uzadıya zikretti.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

1597- Davud (a.s)'ın Faziletleri