HAKİM el-Müstedrek

NEBİ VE RESULLER’İN TARİHİ

1587- imran Oğlu Harun'un Vefatı. O Musa'dan Önce Vefat Etmişti -A.S.-

4162- * ... Bize Abdulmun'im b. İdris babasından tahdis etti. O Vehb b. Münebbih’den şöyle dediğini nakletti: Allah Harun'un ruhunu kabzetmek isteyince Musa'ya durumu haber verdi. Bunu ona haber verince Musa üzüldü. Ruhu kabzedilince tahammülsüzlük gösterdi ve uzun bir süre ağladı. Aynı işi yapınca yüce Allah ona taziyede bulunup, öğüt vermeye başladı ve ona şöyle dedi: Ey Musa benimle birlikte olduğun halde herhangi bir şeyi yitirdiğin için özlem duymaman gerekir, benden başkasıyla teselli bulmaman gerekir, gücünü ancak benden alman gerekir. Şu anda Harun için bu tahammülsüzlük ve üzüntünün ancak benim için olması gerekiyordu. Sen benim kelamımı işitiyarken nasıl herhangi bir şeyden ötürü yalnızlık duyabilirsin, seni risaletlerimle, konuşmamla seçip üstün tuttuktan sonra nasılolur da dünyadan kaybettiğin herhangi bir şeye özlem duyarsın? Bu şekilde uzunca bir münacatı zikretti. (Vehb devamla) dedi ki: Musa 117 yaşında iken Harun'un ruhu kabz edildi ve Tih'de (İsrailoğullarının kaldıkları süre) bitmeden üç sene önce vefat etti. Harun vefat ettiğinde 120 yaşında idi. Musa da ondan sonra üç yıl daha 120 yaşına gelinceye kadar vefat etti. İsrailoğulları ise etrafından dağılmışlardı. Kimi zaman etrafında toplanıp bir araya geliyor, kimi zaman ayrılıyorlardı.

*****************************************************************************

Harun'un Naşının Semaya Kaldırılması Sonra da Musa (a.s)'ın Duasıyla inmesi

*****************************************************************************

4163- * ... Bize Esbat b. Nasr, es-Süddi’den Ebu Malik'ten zikrettiği bir haberde tahdis etti, o İbn Abbas (r.a)’dan. Bir seferinde de Mesud’dan ve Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın ashabından bazı kimselerden rivayet ettiğine göre Allah İmran oğlu Musa'ya şunu vahyetti: Ben Harun'un ruhunu kabzedeceğim. Sen onu filan filan dağa götür. Musa ve Harun o dağa doğru gittiler. Orada bir ağaç gördüler, o ağacın yanında bina edilmiş bir ev buldular. O evin içinde üzerinde yaygılar bulunan bir taht gördüler. Onda hoş bir koku olduğunu da gördüler. Harun o dağa ve o eve, o evin içindekilere bakınca şöyle dedi:

Ey Musa! Ben bu taht üzerinde uyumak istiyorum dedi. Musa ona: Üzerinde uyu dedi. Harun: Bu evin sahibinin gelerek bana kızacağından korkuyorum dedi. Musa ona: Korkma bu evin sahibine karşı ben seni korumaya yeterim, sen uyu dedi. Harun: Ey Musa! Hayır sen de benimle beraber uyu eğer bu evin sahibi gelecek olursa ikimize de bir arada kızar dedi. İkisi yatıp uyuyunca ölüm Harun'u aldı. Harun ölümü hissedince: Ey Musa! Beni aldattın dedi. Harun'un ruhu kabzedilince o ev kaldırıldı, o ağaç gitti, o taht da semaya yükseltildi. Musa İsrailoğullarına beraberinde Harun olmadığı halde geri dönünce Musa Harun'u öldürdü. İsrailoğullarının ona olan sevgisini kıskandı dediler. Çünkü Harun ile onlar Musa'ya göre daha çok kaynaşmış idi, Musa'ya göre kendilerine daha yumuşak davranıyordu. Musa'da ise onlara karşı bir parça sertlik vardı. Musa bu söylentiyi haber alınca onlara: Yazıklar olsun sizlere! O benim kardeşimdi. Benim onu öldürebileceğimi mi zannediyorsunuz? dedi. Musa aleyhine çokça konuşmaları üzerine Musa kalkıp iki rekat namaz kıldıktan sonra Allah'a dua etti, Harun da tahtı ile birlikte sema ile yer arasında onu görünceye kadar indi ve Musa'yı da tasdik ettiler.

Bu Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ile bunu tahriç etmemişlerdir.

Diğer Tahric: ibn Abbas'ın bu hadisinin bir kısmını el-Metalibu'l-Aliye, 3465'te belirtildiği üzere Ahmed b. Meni Müsned'inde rivayet etmiştir. ileride aynen gelecek olan lafızda görüleceği gibi Busiri de senedinin sahih olduğunu belirtmektedir. Evet, senet sahih ve muttasıldır. Herhangi bir illeti de yoktur. Bundan ise daha önce defalarca geçtiği gibi Esbat'a dair gelecekler müstesnadır. Hakim de Müslim'in şartına göre sahih olduğunu söylemektedir. Zehebi, Buhari'yi de eklemiştir. Esbat ise Müslim'in ravilerindendir. Hatası çok, garip rivayetleri bulunan birisidir. Gelecek olan hadis de bunun bir kısmına şahitlik etmektedir.

4164- * ... Bize Abbad b. el-Avvam, Süfyan b. Huseyn’den tahdis etti. O el-Hakem’den, o Said b. Cubeyr'den, o İbn Abbas'dan, o Ali (r.a)'den Aziz ve Celil Allah'ın: "Ey iman edenler! Siz de Musa'yı incitenler gibi olmayın. Allah onu dediklerinden temize çıkarttı." (Ahzab, 39) buyruğu hakkında şöyle dediğini nakletmektedir: Musa ve Harun dağa çıktılar. Harun (dağda) öldü. İsrailoğulları bunun üzerine Musa'ya: Onu sen öldürdün dediler. O senden çok bizi seviyor ve sana göre bize daha yumuşaktı deyip, bu hususta Musa'ya eziyet ettiler. Allah da meleklere emir verdi, melekler onu taşıyıp İsrailoğullarının meclislerinde onu dolaştılar. Böylelikle öldüğünü anladılar, onu defnettiler. Onun kabrini kartaldan başkası bilmez, Allah da onu sağır ve dilsiz kılmıştır.

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

1588- Musa (a.s)'ın Vefatı ve Meleklerin Onun Kabrini Kazmaları