|
HAKİM el-Müstedrek |
TEFSİR-2 Sened Sahih Olduğu
halde NEBİ (s.a.v.)'in Buhari ve Müslimde Olmayan Kraatleri |
|
1431- Az Olup Yeterli Gelen, Çok Olup Oyalayandan
Hayırlıdır |
3714- * ... Bize Hişam
b. Ebi Abdullah tahdis etti. Bize Katade aziz ve celil olan Allah'ın:
"Eğer Allah kullarına rızkı yaysaydı yeryüzünde elbette azgınlık ederlerdi
fakat o dilediğini bir ölçü ile indirir." (Şura, 27) buyruğunu da okuyarak
dedi ki: Bize Kuleyd b. Abdullah elAsri, Ebu'd-Derda (r.a.)'dan tahdis etti. O
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurduğunu nakletti:
"Güneşin doğduğu her seferinde mutlaka Allah onun iki yanına bir melek
gönderir. O iki melek insanlarla cinler dışında herkesin işiteceği şekilde
şöyle der: Ey insanlar! Haydi, Rabbinize koşunuz. Şüphesiz ki az olmakla
birlikte yeterli olan, çok olup da oyalayandan hayırlıdır. Güneşin battığı her
seferinde de mutlaka onun iki tarafında şöyle seslenen iki melek bulunur:
Allah'ım (senin yolunda) infak edip harcayana acilen onun yerini tutacak şeyler
ver. Cimrilik eden kimsenin de acilen (malını) telef et, diye
seslenirler."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric:
İbnu's-Sunni, el-Kanaa, 57-58; İbn Hibban, Sahih, 686,
3329; Ebu'ş-Şeyh, 188; İmam Ahmed, Müsned, V, 197; Ebu Davud et-Tayalisi,
Müsned, 859. Ayrıca Kudai, Müsnedu'ş-Şihab, 81O'da bu hadisi zikretmiş
bulunmaktadır.
3715- * ... Bize Ebu
Muaviye, el-A'meş'ten tahdis etti. O Mücahid’den, o Abdullah b. Sahbere’den, o
Ali (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Artık Kufe'de nimet içerisinde, bolluk
içerisinde bulunmayan kimse kalmadı. Onlar Fırat suyundan içiyor, gölgede
oturuyor, buğday (ekmeğin)den yiyordu. Bu ayet ise ancak Suffa ashabı hakkında
inmişti: "Eğer Allah kullarına rızkı yaysaydı yeryüzünde elbette azgınlık
ederlerdi fakat o dilediğini bir ölçü ile indirir." (Şura, 27) Bunun
sebebi ise sadece onların: "Keşke bizim de olsaydı deyip dünya(lık)ı
temenni etmeleri olmuştur."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric:
ed-Durru'l-Mensur, V, 704'te yalnızca Hakim ve Beyhaki'yi kaynak olarak
göstermiştir. Buradaki senet muttasıl bir senet olup ravileri sikadırlar.
3716- ... Bize Ebu
İshak, Ebu Cuhayfe’den tahdis etti. O Ali (r.a.)’den şöyle dediğini nakletti:
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her kim dünyada
bir günah işleyip de onun karşılığında cezalandırılacak olursa, şüphesiz Allah
cezasını kuluna tekrar etmeyecek kadar adaletlidir. Kim de bir günah işleyip de
Allah onun o günahını setr edip, affedecek olursa elbette ki, Allah önceden
affetmiş olduğu herhangi bir husustan vazgeçmeyecek kadar kerimdir."
Bu Buhari ve Müslim'in
şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir. Ancak
bu hadisi İshak b. İbrahim aziz ve celil olan Allah'ın: "Size isabet eden
her musibet ellerinizle kazandıklarınız sebebi iledir." (Şura, 30)
buyruğunu açıklarken tahriç etmiştir.
Diğer Tahric: Hadis
daha önce i, 7'de (13 numaralı hadis olarak) geçmiştir. Ayrıca bk. Hakim,
Müstedrek, IV, 262 (7752 numaralı hadis), 388 (8227 numaralı hadis);
Mecmau'z-Zevaid, VII, 103; el-Metalibu'I-Aliye, no: 3723
3717- * ... Bize Mansur
b. Zazan, el-Hasen'den bildirdi. O İmran b. Husayn (r.a.)’dan şöyle dediğini
nakletti: Bedeninde bir hastalığa yakalanmış bulunduğu halde bazı arkadaşları
onun yanına girdi. Onlardan birisi ona şöyle dedi: Şüphesiz biz senin başına
gelen bu hastalıktan ötürü çok üzülüyoruz dedi. İmran: Şu gördüğün sebebiyle
üzülme. Çünkü bu bir günah sebebiyle gelmiştir. Allah'ın affettiği (ve cezasını
dünyaya ya da ahirette vermedikleri) ise daha çoktur. (el-Hasen) dedi ki: Sonra
İmran (b. Husayn) şu: "Size isabet eden her bir musibet ellerinizle
kazandıklarınız sebebi iledir, çoğunu da affeder." (Şura, 30) ayetini
sonuna kadar okudu.
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric:
ed-Durru'l-Mensur, V, 709'da belirtildiği üzere Abd b. Humeyd, el-Keffarat adlı
eserinde İbn Ebi'd-Dünya, İbn Ebi Hatim, Şuabu'l-İman'da Beyhaki rivayet
etmiştir. el-Hasen'in, İmran'dan hadis dinlemesi hususunda ise bazı eleştiriler
bulunmaktadır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: