HAKİM el-Müstedrek |
TEFSİR-2 Sened Sahih Olduğu halde
NEBİ (s.a.v.)'in Buhari ve Müslimde
Olmayan Kraatleri |
1270- En'am Suresini Ufku
Kapatacak Kadar Çok Sayıda Melek Uğurlamıştır |
3279- * ... Bize
Muhammed b. Abdulvehhab el-Abdi tahdis
etti, bize Cafer b. Avn bildirdi, bize İsmail b. Abdurrahman bildirdi. Bize Muhammed b. el-Münkedir, Cabir (r.a.)’den şöyle dediğini tahdis etti: En'am suresi nazil
olunca Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Subhanallah
dedikten sonra: "Bu sureyi ufku kapatacak kadar çok melek uğurladı"
buyurdu.
Bu hadis Müslim'in
şartına göre sahihtir. Sözü geçen İsmail (b. Abdurrahman)
es-Süddi'dir. Ancak bu hadisi Buhari
tahriç etmemiştir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, III,
3'de belirtildiği üzere hadisi Mucem'inde el-İsmaili, Şuabu'l-İman'da Beyhaki rivayet etmiştir. Ancak Zehebi,
Cafer'in es-Süddi'ye yetişmediğini belirterek
tenkitte bulunmuş ve zannederim bu uydurmadır demiştir.
Derim ki: Bu Zehebi'nin bir yanlış kanaatidir. Cafer b. Avn tahdis ifadesini açıkça
kullanmıştır. Üstelik o tedlis yapan bir ravi değildir. Cafer'in biyografısini
yazan bazı kimseler 120 yılında doğduğunu söylemişlerdir. İsmail ise 127
yılında vefat etmiştir. O halde Cafer'in ondan küçük yaşta hadis dinlemiş
olmasına mani görülemez. Ayrıca ilim ehli tarafından yedi yaşında olan
birisinin rivayetinin caiz olduğu ve hadisi belleyebilen birisi olması halinde
bu rivayetinin kabul edileceği de benimsenmiş bir kanaattir. Nitekim bu husus
konunun ele alındığı yerlerde genişçe açıklanmıştır. Diğer taraftan bu haberin
çok sayıda şahidi bulunmaktadır:
İbn Abbas'ın Taberani'de yer alan
şu hadisi bunlardan birisidir: "En'am suresiyle
birlikte yetmiş bin melek inmiştir: Ama bu hadisin senedinde İbn Cud'a vardır ki zayıfbir ravidir.
Yezid kızı Esma'dan gelen hadis de bunlardan birisidir. Bunu
kendisinden Şehr b. Havşeb
rivayet etmiştir ki onun rivayet ettiği hadis hasendir.
Lafzı da: "Sure melekler gök ile yer arasını kapatmış oldukları halde
onların yüksek sesleri arasında nazil olmuştur" şeklindedir.
İbn Merduye'nin Enes'ten rivayet
ettiği şu lafızdaki hadis de bunlardan birisidir: "Sure ile birlikte iki
ufuk arasını kapatan meleklerden büyük bir kafile inmiştir:
Yine İbn Merduye'nin zikrettiği İbn Ömer'den gelen ve: "Bu sureyi yetmiş bin melek uğurlamıştır"
lafzındaki hadis de bunlardan birisidir.
Özetle söylenecek
olursa Hakim'in senedinde itham edilmiş bir ravi bulunmamaktadır ki uydurulmuş olduğuna dair hüküm
verilsin. Aksine bunun sahih olduğunu söylemek uzak bir ihtimal değildir,
doğrusu da özellikle bu şahitlerle birlikte budur.
Evet, hadisin
rivayetinde es-Süddi'ye muhalefet edilmiş olması ve
bir seferinde Murre'den, o Abdullah b. Mesud'dan: "Sureyi yetmişbin
melek uğurladı" şeklinde rivayet edilmiş olması ve bunun bir başka yoldan İbn Mesud'dan rivayet etmişken
burada Cabir'den rivayet etmiş olması bir vakıadır. es-Süddi
hadisi bu şekilde hıfz etmiş olması -ki bu uzak bir ihtimal değildir- mümkün
olmakla birlikte belki bu hususta bir şeyler söylenebilir. Doğrusunu en iyi
bilen Allah'tır.
3280- * ... Bize Ebu'l-Abbas Muhammed b. Yakub tahdis etti. Bize Ahmed b. Abdulcebbar tahdis etti. Bize Ebu Bekr b. Ayyaş, Ebu Husayn’dan tahdis etti. O Said b. Cubeyr’den, o İbn Abbas'tan:
''Sonra bir ecel takdir etti. Onun katında belirli bir ecel daha vardır."
(En'am, 2) buyruğu hakkında şöyle dediğini
nakletmektedir: Bunlar iki eceldir, birisi dünyadaki ecel, diğeri ise Allah'tan
başkasının bilmediği kendi nezdinde tayin edilmiş ahiretteki
eceldir. Yüce Allah'ın: ''Eğer biz sana kağıt üzerinde yazılı bir kitap
indirseydik, kendileri de elleriyle ona dokunsalardı. .. " (En'am, 7) buyruğu ile ilgili olarak da ona dokunup
baksalardı dahi yine ona iman etmeyeceklerdi diye açıklamıştır.
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, III, VII'de belirtildiği üzere el-Piryabi,
Musannefinde İbn Ebi Şeybe, İbn
Ebi Halim, İbn Cerir ve İbnu'l-Münzir bunu tahriç etmişlerdir.
Senedi ceyyiddir. Ancak ilim adamları Ahmed b. Abdulcebbar hakkında sirete dair rivayetleri dışındaki rivayetleri hususunda
(tenkit edici mahiyette) sözler söylemişlerdir ama bu hususta ona mutabaat edilmiş olduğunu zannediyorum.
3281- * ... Bize Hamza
b. Habib, Habib b. Ebi Sabit'ten tahdis
etti. O Said b. Cubeyr’den,
o İbn Abbas (r.a)’dan aziz ve celil olan Allah'ın:
''Onlar hem (insanları) ona uymaktan alıkoyar, hem kendileri de ondan
uzaklaşırlar." (En'am, 26) buyruğu hakkında
şöyle dediğini nakletmektedir: Ayet Ebu Talib hakkında inmiştir. Müşriklere Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'a
eziyet etmelerini yasaklıyar, bundan alıkoymaya
çalışıyor ama O'nun getirdiklerinden de uzak duruyordu.
Diğer Tahric: Mecmau'z-Zevaid, VII, 20'de belirtildiği üzere hadisi Taberani rivayet etmiştir. Ayrıca III, IS'te
belirtildiği üzere Said b. Mansur, Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir, İbn Ebi Hatim, el-Piryabi ve başkaları da rivayet etmiştir. Bu İbn Abbas'tan sabit bir eser (rivayet)dir.
Bir sonraki hadise de bakınız.
3282- ... Bize Süfyan, Habib b. Ebi Sabit'ten tahdis etti. O İbn Abbas'ı
dinlemiş olandan aziz ve celil olan Allah'ın: "Onlar hem (insanları) ona
uymaktan alıkoyar, hem kendileri ondan uzaklaşırlar."(En'am,
26) buyruğu hakkında şöyle dediğini nakletmektedir: Ayet Ebu
Talib hakkında inmiştir. O müşrikleri Allah Rasulüne eziyet etmekten alıkoymak isterken kendisi O'ndan
uzak duruyordu.
Hamza b. Habib'in
rivayet ettiği hadis Buhari ve Müslim'in şartına göre
sahih olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
3283- ... Bize İsrail, Ebu İshak'tan tahdis etti. ONaciye b. Ka'b el-Esedi’den, o Ali (r.a)’den şöyle dediğini nakletti: Ebu Cehil, Nebi (s.a.v.)'ye: Ey Muhammed bizler senin
akrabalık bağını gözettiğini, doğru konuştuğunu biliyoruz ve seni
yalanlamıyoruz ama biz senin getirdiğini yalanlıyoruz demesi üzerine aziz ve
celil olan Allah da: "Onların söylediklerinin seni oldukça üz düğünü
elbette biliyoruz. Onlar aslında seni yalanlamıyorlarmış fakat o zalimler bile bile Allah'ın ayetlerini inkar ediyorlar." (En'am, 33) buyruğunu indirdi.
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: Tirmizi, 3066'da hadisi
kaydettikten sonra Naciye'den mürsel olarak da
rivayet etmiş ve: Bu daha sahihtir demiştir. ed-Durru'l-Mensur,
III, 17'de hadisin İbn Merduye,
Ebu'ş-Şeyh, İbn Cerir, İbnu'l-Münzir,
İbn Ebi Hatim, el-Muhtare'de ed-Dıya'ya da nispet
etmektedir. Ayrıca bk. Umdetu't- Tefsir, V, 25 ve Ahmed Şakir'in bu rivayete dair
söylediklerine de bakınız.
3284- ... Bize Ma'mer, Cafer el-Cizri’den bildirdi.
O Yezid b. el-Esam’dan, o Ebu Hureyre’den aziz ve celil
olan Allah'ın: "Sİzİn gibi birer ümmettir."
(En'am, 38) buyruğu hakkında şöyle dediğini
nakletmektedir: Kıyamet gününde bütün mahlukat, dilsiz hayvanlar, yerde yürüyen
bütün canlılar, kuşlar, her şey haşredilecektir.
Allah'ın adaleti o dereceye varacaktır ki boynuzsuzun boynuzludaki hakkını dahi
alacaktır. Sonra onlara: Toprak olun diyecektir. İşte o vakit kafir:
"Keşke toprak olsaydım." (Nebe, 40)
diyecektir.
Burada sözü geçen
Cafer el-Cizri, İbn Burkan'dır. Müslim onun rivayetini delil göstermiştir ve
onun şartına göre sahih olmakla birlikte Buhari ile
bu hadisi tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, III,
27'de belirtildiği üzere: Musannefde Abdurrezzak, Ebu Ubeyd, İbn Cerir, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebi
Hatim rivayet etmiştir, senedi ceyyid, kavidir.
3285- .. , Bize Süfyan, Ziyad b. İlaka’dan tahdis etti. O Ziyeld b. Harmele’den şöyle
dediğini nakletti: Ben Ali b. Ebi Talib'i
şu: "İman edenler ve imanlarına da zulüm karıştırmayanlara gelince" (En'am, 82) buyruğu hakkında şöyle dediğini dinledim: Bu
İbrahim ve ashabı (arkadaşları) hakkındadır. Bu ümmet hakkında değildir."
Bu senedi sahih bir
hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu tahriç etmemişlerdir. Ancak her ikisi ittifakla el-A'meş'in, İbrahim’den, onun Alkame’den,
onun Abdullah'tan ashab-ı kiram'ın:
Ey Allah'ın Rasulü! Hangimiz kendi kendisine
zulmetmez ki? diye sorduklarına dair naklettikleri hadisi bundan farklı bir
açıklama ile uzun uzadıya zikretmişlerdir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, III,
50'de belirtildiği üzere: el-Firyabi, Abd b. Humeyd, İbn Ebi Hatim, Ebu'ş-Şeyh ve İbn Merduye rivayet etmişlerdir.
3286- ... Bize Ebu Bişr, Said
b. Cubeyr’den bildirdi. O İbn
Abbas'tan yüce Allah'ın: "Onların durdukları yerlerini de, emanet
edildikleri yerlerini de O bilir." (Hud, 6)
buyruğu hakkında şöyle dediğini nakletmektedir: "Durdukları yer"
ister canlı, ister cansız olarak rahimde bulunanlardır. Emanet bırakılan yer
ise (erkeklerin) sulbünde bulunanlardır.
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, III,
66'da Said b. Mansur, İbn Ebi Şeybe, Abd
b. Humeyd, İbn Cerir ve İbnu'l-Münzir tarafından İbn Abbas'tan
gelen rivayet yollarıyla tahriç edilmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1671 (1271)- Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
isra Gecesinde Rabbini Gördü