HAKİM el-Müstedrek |
TEFSİR-2 Sened Sahih Olduğu halde
NEBİ (s.a.v.)'in Buhari ve Müslimde
Olmayan Kraatleri |
1264- Necaşi'nin Müslüman
Olması ve Onun Yanında Müslümanların Heyetinin Kafirlere
Galip Gelmesi Kıssası |
3261 - * ... Bize
İsrail, Ebu İshak'tan bildirdi. O Ebu
Burde’den, o Ebu Musa
(r.a)’dan şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bizlere Necaşi'nin topraklarına gitmemizi emir
buyurdu. Bunun haberi Kureyşlilere ulaşınca onlar da Amr b. el-As ve Umare b. el-Velid'i gönderdiler. Necaşi için
bir miktar he diyeler topladılar. Biz de, onlar da Necaşi'nin
huzuruna geldik. Ona bir hediye takdim ettiler. O da hediyeyi kabul etti, ona
secde ettiler. Sonra Amr b. el-As şöyle dedi: Bizden
birtakım kimseler dinimizden yüz çevirdikleri halde senin topraklarında
bulunuyorlar. Necaşi kendilerine: Benim topraklarımda
mı diye sordu. Onlar evet dediler. (Ebu Musa devamla)
dedi ki: Necaşi bize birisini gönderdi. Cafer bize şu
talimatı verdi: Sizden kimse konuşmasın sizin adınıza bugün ben konuşacağım.
Sonra meclisinde oturmakta bulunan Necaşi'nin yanına
vardık. Amr b. el-As sağında, Umare
onun solunda duruyordu. Rahip keşişler de ses çıkarmayarak oturuyorlardı. Amr ile Umare, Necaşi'ye: Bunlar sana secde etmiyorlar dediler. Biz Necaşi'nin yanına varınca yanında bulunan keşişler ve
rahipler bizi azarlarcasına: "Krala secde edin" dediler. Cafer:
Biz Allah'tan başkasına
secde etmeyiz dedi. Necaşi ona: Bu ne demek oluyor?
deyince, Cafer dedi ki: Gerçek şu ki Allah aramızda Rasulünü
gönderdi. Bu ise İsa'nın kendisinden sonra geleceğini müjdelediği ve adı Ahmed olan rasuldür. O rasul bizlere Allah'a ibadet etmemizi ve ona hiçbir şeyi
ortak koşmamızı, namazı dosdoğru kılıp zekatı vermemizi emretti. Bize iyilik
yapmayı emretti, kötülükleri yasakladı. (Ebu Musa)
dedi ki: İnsanlar onun söylediklerini beğendi. Amr bu
hali görünce Necaşi'ye: Allah hükümdarın halini ıslah
etsin. Şüphesiz bunlar Meryem oğlu İsa hakkında sana muhalefet etmektedirler
dedi. Necaşi, Cafer'e: Senin arkadaşın Meryem'in oğlu
hakkında ne diyor dedi. Cafer: Onun hakkında Allah'ın dediğini söylüyor. O
Allah'ın ruhu ve (bakire) Meryem’den çıkardığı onun kelimesidir. Ona hiçbir
beşer yaklaşmamıştır dedi.
Ebu Musa dedi ki: Bunun üzerine Necaşi
yerden bir çubuk alıp kaldırdı ve şöyle dedi: Ey keşişler ve rahipler
topluluğu! Bunlar sizin Meryem oğlu hakkında söylediklerinize göre bunun
ağırlığı kadar dahi fazla bir şey söylemiyorlar. Merhaba size ve yanından
geldiğiniz o zata. Ben de onun Meryem oğlu İsa'nın müjdelediği Allah'ın Rasulü olduğuna şahitlik ediyorum. Eğer hükümdarlık vazifem
olmasaydı onun yanına gider, ayakkabılarını taşırdım. Dilediğiniz kadar
topraklarımda kalabilirsiniz. Sonra onlara yiyecek ve giyecek verilmesini
emretti ve: Bu iki kişiye de hediyelerini geri veriniz dedi,
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir. Ben bunu bu yerde ancak hocamız Ebu Yahya el - Haffaf'a uyarak tahriç ettim. Çünkü o bu hadisi aziz ve celil olan
Allah'ın: "Mesih de, mukarreb melekler de
Allah'a kulolmaktan asla çekinmezler." (Nisa,
172) buyruğu ile ilgili olarak bu hadisi tahriç
etmiştir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, II,
439; Abd b. Humeyd ve Delailu'n-Nubuvve'de Beyhaki rivayet etmiş olup eğer Ebu
İshak tedlis yapmamışsa senedi sahihtir.
3262- ''... Bize Abdurrezzak tahdis etti, bize Ma'mer, ez-Zühri'den bildirdi. O Ebu Seleme b. Abdurrahman’dan
şöyle dediğini nakletti: Bir adam İbn Abbas (r.a)'ın yanına gelerek dedi ki: Bir adam geriye bir kız, anne
baba bir kız kardeş bırakarak öldü, (İbn Abbas):
Mirasın yarısı kızınındır, kız kardeşinin de bir payı yoktur, geri kalan onun asabesine aittir. Bir diğer adam kendisine şöyle dedi: Ömer
b. el-Hattab ise bundan farklı bir şekilde hüküm
vermiştir. O kızına yarısını, diğer yarısını da kız kardeşine verdi deyince, İbn Abbas: Siz mi daha iyi bilirsiniz yoksa Allah mı? dedi.
Ma'mer dedi ki: Ben İbn
Tavus ile karşılaşıncaya kadar bunun nasıl açıklanacağını bilemedim. Ona ez-Zühri'nin hadisini zikredince şöyle dedi: Bana babamın
haber verdiğine göre o İbn Abbas'ı şöyle derken
dinlemiştir: Yüce Allah: "Eğer çocuğu bulunmayıp da kız kardeşi bulunan
bir erkek ölürse bıraktığının yarısı kız kardeşe kalır." (Nisa, 176) diye
buyurmaktadır. İbn Abbas (devamla) dedi ki: Siz ise:
Onun çocuğu olsa dahi mirasının yarısı onun (kız kardeşinin)dir
diyorsunuz.
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.
Diğer Tahric: ed-Durru'l-Mensur, II,
444'de belirtildiği üzere hadisi Abdurrezzak Musannefinde, İbn Münzir ve Beyhaki, Sünen, VI,
233'de zikretmiştir. Buhari ve Müslim'in şartına göre
sahihtir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
1265- Maide Suresi Son Nazil Olan Suredir