HAKİM

el-Müstedrek

CENAİZ

 

521- Kabristanda Ayakkabıları Çıkarmanın Emredildiği

 

1420- ... Bize Halid b. Sumeyr tahdis etti. Bana Beşir b. Mehik tahdis etti, bana Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Beşir'i -ki cahiliye döneminde adı Zahn b. Mabed iditahdis etti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine: ''Adın nedir?" diye sormuş, o Zahn b. Mabed deyince, Allah Rasulü: "Sen Beşir'sin" buyurdu. Böylelikle Beşir onun adı olmuştu. (Beşir) dedi ki: Ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile yürüyorken şöyle buyurdu:

 

"Ey İbnu'l-Kasasiyye sen Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yürüyen birisi olmuşken artık Allah'a karşı ne diyebilirsin ki?" Ben: Allah'a karşı hiçbir şey demem. O her bir hayrı bana yaptı dedim. Müşriklerden bazı kimselerin kabirlerinin yanından geçince: "Şüphesiz bunlar çok büyük bir hayrı kaçırdılar" buyurdu ve bu sözlerini üç defa tekrarladı. Sonra Müslümanların kabirlerinin yanından geçince de: "Gerçekten bunlar pek büyük bir hayra yetiştiler" buyurdu ve sözlerini üç defa tekrarladı. O (bu suretle) yürüyorken gözü ayakkabılarıyla kabirler arasında yürüyen bir adama ilişti, hemen: "Ey tabaklanmış ayakkabıların sahibi (onları giyen kişi) ne oluyor sana? Ayakkabılarını çıkart" buyurdu. Adam baktı, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı tanıyınca, ayakkabılarını çıkartıp bir kenara fırlattı.

 

Diğer Tahric: İbn Ebi Şeybe, Musannef, III, 396; İmam Ahmed, Müsned, V, 83, 224; Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned, 1123, 1124; Ebu Davud, 3230; Nesai, IV, 96; İbn Mace, 1568; İbn Hibban, Sahih, 3170 senedi ceyyiddir.

 

 

 

1421- ... Bize Veki', el-Esved b. Şeyban'dan bildirdi. O Halid b. Sumeyr'den, o Beşir b. Nehik'ten, o Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın Beşir'inden rivayet ettiğine göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kabirler arasında ayakkabılarıyla yürüyen bir adam görünce: "Ey tabaklanmış deriden yapılmış ayakkabıların sahibi onları çıkart" buyurdu.

 

Bu senedi sahih bir hadis olmakla birlikte Buhari ve Müslim bunu bir sahabinin ancak iki tabiinin rivayeti ile o rivayetinin meşhur olacağı türler arasında tahriç etmemişlerdir.

 

 

 

1422- ... Bize Nafi b. Yezid bildirdi, bana Rabia b. Seyf haber verdi. Bize Ebu Abdurrahman el-Hubuli, Abdullah b. Amr b. el-As’dan şöyle dediğini tahdis etti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bir adamı gördük. Geri dönüp de onun kapısının hizasına gelince, onu -tanıdığını zannetmediğimiz- bir kadın ile gördük. Ona: "Ey Fatıma nereden geldin?" dedi. O: Ölünün yakınlarının yanından geldim. Ölülerine rahmet okudum ve onlara taziyede bulundum dedi. Allah Rasulü: "Galiba onlarla birlikte Küda'ya kadar da gittin?" deyince, Fatıma: Senin bu hususta neler söylediğini duymuşken onlarla birlikte Küda'ya kadar gitmekten Allah'a sığınınm dedi. Allah Rasulü: "Şayet onlarla birlikte Küda'ya kadar varmış olsaydın, senin babanın dedesi görülmedikçe sen de cenneti göremezdin."

 

Küda: kabirler demektir. Bunu Hayve İbn Şureyh el-Hadrami'den, o Rabia b. Seyf'den diye rivayet etmiştir:

 

Diğer Tahric: Ebu Davud, 3ı23; Nestıf, IV, 27; Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, IV, 60, 77; İbn Hibban, Sahih, 3177; İmam Ahmed, Müsned, II, 169; Taberani, el-Kebir, 45 -münferid cüzde- hepsi de Rabia yoluyla rivayet etmişlerdir. İbn Hibban çokça hata etmez derken, Buhari ve İbn Yunus:

Bunda münker rivayetler vardır demektedir. Nesai Sünen'de (IV, 28) zayıf olduğunu söylemiştir. O halde hadis zayıftır, bir sonrakine de bakınız.

 

 

 

1423- Bunu bize Bekr b. Muhammed b. Hamdan es-Sayrafi tahdis etti ... Bize Hayve tahdis etti. Bana Rabia b. Seyf el-Meafiri, Ebu Abdurrahman el-Hubuli'den haber verdi. O Abdullah b. Amr'dan rivayet ettiğine göre RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir cenazeden dönmekte olan bir kadını görünce, ona: "Nereden geldin?"diye sordu. Kadın: Şu ölenin yakınlarının taziyesinden deyince, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah'a yemin ederim eğer onlarla birlikte Küda'ya kadar varmışsan, cenneti -Allah onu senin babanın dedesine gösterinceye kadar- göremeyecektir" buyurdu.

 

Bu Buhari ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir.

 

 

 

1424- Bana Kadı Ebu Bekr Ahmed b. Kamil b. Haleb haber verdi. .. Bize Şube tahdis etti.

Bize Ebu Bekr Ahmed b. Muhammed b. Baleveyh de tahdis etti. .. Bize Şube, Muhammed b. Cuhade'den tahdis etti. O Ebu Salih'ten, o İbn Abbas'tan şöyle dediğini nakletti: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kabirleri ziyaret eden kadınlara ve kabirler üzerinde mescid edinenler ile kandil yakanlara lanet etmiştir.

 

Hakim dedi ki: Burada sözü geçen Ebu Salih rivayeti delil gösterilen (Ebu Salih) es-Semman değildir. O (Ebu Salih) Bazam'dır. Buhari ve Müslim de onun rivayetini delil göstermemişlerdir. Şu kadar var ki bu imamlar arasında dilden dile dolaşan bir hadistiL Ben buna Süfyan es-Sevri'nin metinde mutabaatının bulunduğu bir hadis buldum ve onu tahriç ettim:

 

Diğer Tahric: İbn Mace, 1575; Nesai, IV, 94; Tirmizi, 320; İbn Hibban, Sahih, 3179; Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra, IV, 78; İbn Ebi Şeybe, Musannef, IV, 140; İmam Ahmed, Müsned, 1, 229; Ebu Davud et-Tayalisi, Müsned, 2733. Hakim'in Bazam'ın zayıfbir ravi olduğuna dair belirttiği kanaat hafızların çoğunlukla belirttiği bir kanaattir. Ancak Sahih'inde görüldüğü üzere İbn Hibban bir istisna teşkil ederek: Bu kişi Ebu Salih es-Sımman'dır demiştir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

522- Kabirleri Ziyarete Ruhsat Verilmesi