HAKİM el-Müstedrek |
İMAMET VE CEMAATLE NAMAZ |
396- Teşehhüd Getirdikten
Sonra Namazda Yapılacak Olanlar |
1029- Bunu bize Şeyh Ebu Bekr b. İshak tahdis etti ... Bize el-Leys, Halid b. Yezid'den tahdis etti. O Said b. Ebi Hilal'den, o Yahya b.
es-Sebbah'dan, o el-Haris oğullarından bir adamdan, o
İbn Mesud'dan, o Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'dan şöyle buyurduğunu
nakletti: "Herhangi biriniz namazda teşehhüd
getirdiği takdirde şunları söylesin: Allah'ım Muhammed'e ve Muhammed'in aline
salat eyle (onları yücelt), Muhammed'e ve Muhammed'in aline bereketler ihsan
et, Muhammed'e ve Muhammed'in aline rahmetini ihsan et. Tıpkı İbrahim'e ve
İbrahim'in aline salat eylediğin (onları yücelttiğin, bereket ihsan ettiğin ve
rahmet eylediğin gibi. Çünkü şüphesiz ki sen her türlü hamde
layık olansın, şanı pek yüce olansın."
Namazdaki farzlara
dair bu kaidenin şahitlerinin en fazlasına gelince;
Diğer Tahric: Darakutni, Sünen, r, 354;
Ebu Davud, 980. Bu hadis
aynı zamanda Ebu Mesud'dan
da mahfuz bir hadistir.
1030- Bize Ebu Abdullah Muhammed b. Abdullah el-Asbahani'nin
tahdis ettiği şu hadistir: Bize el-Hasen b. Ali b. Bahr b. el-Berri tahdis etti, bize babam tahdis
etti. Bana Abdulmuheymin b. Abbas b. Sehl es-Saidi tahdis
edip dedi ki: Babamı de dem den şunu tahdis ederken
dinledim: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle derdi: "Abdesti olmayanın namazı da
olmaz. Abdest alırken Allah'ın adını anmayanın abdesti de olmaz. Namazını
kılarken Allah'ın nebisine salat getirmeyenin namazı da olmaz."
Bu hadis Buhari ve Müslim'in şartına göre değildir. Çünkü her ikisi
de Abdulmuheymin rivayetini tahriç
etmemişlerdir.
Diğer Tahric: İbn Mace,
400; Busiri: Abdulmuheymin
dolayısıyla zayıftır demektedir. Zehebi de
Telhis'inde böyle demiştir. Ancak hadise Taberani,
el-Kebir, 5699'da mutabi rivayet bulunmaktadır.
1031 - Bize Kadı Ahmed b. Kamil tahdis etti, bize Ebu Kılfibe tahdis
etti, bize Bişr b. Ömer ez-Zehrani
tahdis etti. Bana Abdurrahman
b. el-Hasen elEsedi de Hemdan'da haber verdi, bize İbrahim b. el-Hasen tahdis etti, bize Adem b. Ebi Iyas tahdis
edip (Bişr ile birlikte) dediler ki: Bize Şube, Sad b. İbrahim'den tahdis etti. O
Ebu Ubeyde'den, o
babasından, o Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiğine göre ilk iki rekatta adeta
ateş üzerinde kızdırılmış taşlar üzerinde gibi oturuyordu. (Şube) dedi ki: Biz:
Ayağa kalkıncaya kadar mı? dedik. (Sad b. İbrahim):
Evet ayağa kalkıncaya kadar dedi.
Ona (Şube'ye) Mis'ar da Sad b. İbrahim'den diye
rivayette bulunarak mutabaat etmiştir.
Diğer Tahric: Ebu Davud,
995; Tirmizi, 366; Nesai,
II, 243. Ebu Ubeyde
babasından hadis dinlememiştir. Şu kadar var ki (Zehebi'nin)
Telhis'te zikrettiği bir şahidi de bulunmaktadır. (Tercümede parantez içerisine
alınan Şube ve Sad b. İbrahim isimleri Ebu Davud'un şerhi Avnu'l-Mabud'dan hareketle
eklenmiştir. -Çeviren-)
1032- Bize Ebu'l- Hasan Ali b. Abdurrahman
es-Sebii Kufe'de tahdis etti.
Bize Ahmed
b. Kilabe b. Ebi Arze tahdis etti.
Bize Osman b. Said el-Murri tahdis
etti, bize Mis'ar, Said b.
İbrahim'den tahdis edip hadisi buna yakın olarak
zikretti.
Bu Buhari
ve Müslim'in şartına göre sahih bir hadis olmakla birlikte bunu tahriç etmemişlerdir ama her ikisi ittifakla Şube'nin, Amr b. Murre'den, onun Ebu Ubeyde'den, onun Abdullah'tan
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ile birlikte leyletu'l-cin (cinlerle görüşme gecesi)
diye bilinen gecede Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bulunmadığını tahriç
etmişlerdir.
Diğer Tahric: Ebi Arze
ibaresi elimizin altındaki baskılardan el-Ata'nın hazırladığı baskıda Azre, el-Mehdi'nin baskısında Gazre
olduğu gibi eş-Şamile'de geçtiği her yerde de bu
şekildedir. Zehebi, Siyer-u A'lami'n-Nubeld, XIII, 334 ve XVIII, 202'de ise "Ebi Garze" şeklindedir.
(Çeviren)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: