HAKİM

el-Müstedrek

İMAN

 

35- Bir Damla Hamr (içki) içen Bir Kimsenin

Kırk Gün Boyunca Tevbesi Kabul Edilmez

 

91- Bana Ebu'l-Abbas Muhammed b. Yakub tahdis etti. Bize Ebu'l-Abbas b. el-Velid b. Mezyed el-Beyruti bildirdi. Bana babam tahdis edip dedi ki: Ben el-Evzai'yi dinledim.

Yine bize Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Mahled el-Cevheri Bağdat'ta tahdis etti. Bize İbrahim b. el-Heysem el-Beledi tahdis etti, bize Muhammed b. Kesir el-Mıssısi tahdis etti, bize el-Evzai tahdis etti.

Yine bize Ebu Bekr b. İshak tahdis etti, bize Bişr b. Musa bildirdi, bize Muaviye b. Amr tahdis etti, bize Ebu İshak el-Fezari tahdis etti, bize el-Evzai tahdis etti. -Bu Ebu'l-Abbas'ın rivayeti ile hadisin lafzıdır.- Dedi ki: Bana Rabia b. Yezid ile Yahya b. Ebi Amr eş-Şeybani tahdis edip dedi ki: Bize Abdullah b. Feyruz ed-Deylemi tahdis edip dedi ki: Abdullah b. Amr b. el-As Taif'teki bir bahçesinde bulunuyorken yanına girdim. Bu bahçesinin adı el-Vahd olup, Kureyş'ten bir genç ile konuşuyordu. Bu genç içki içmekle itham edilen birisiydi. Abdullah b. Amr'a şöyle dedi: Bana senin Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'dan buyurduğu nu tahdis ettiğin birtakım hususlar ulaşmış bulunuyor. Buna göre o: "Kim bir içim hamr (içki) içecek olursa onun tövbesi kırk gün kabul edilmez" buyurmuştur. Hemen o genç elini Abdullah'ın elinden çektikten sonra çekip gitti. Gerçek şu ki bedbaht bir kimse annesinin karnında iken de bedbahttır. "Her kim evinde Beytu'l-Makdis'te namaz kılma isteği dışında bir maksatla çıkmazsa annesinin kendisini doğurduğu günkü gibi günahlarından sıyrılmış olur." Bunun üzerine Abdullah b. Amr şöyle dedi:

 

Allah'ım ben hiç kimseye söylemediğim bir şeyi benim hakkımda söyledi diye nakletmesini helal kılmıyorum. Gerçek şu ki ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı şöyle buyururken dinledim: "Kim bir içim hamr (şarap, içki) içerse tövbesi kırk gün kabul edilmez. Şayet tövbe ederse Allah da tövbesini kabul eder. Eğer tekrar içerse kırk gün süre ile tövbesi kabul edilmez."

 

Üçüncüsünde mi yoksa dördüncüsünde mi bilemiyorum şöyle devam etti: "Eğer tekrar dönerse kıyamet gününde cehennemliklerin irinlerinin çamurundan ona içirmek Allah'ın üzerinde bir hak olur." (Abdullah b. Amr) dedi ki: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı şöyle buyururken de dinledim: "Şüphesiz Allah yarattıklarını bir karanlık içerisinde yarattı. Sonra onların üzerine kendi nurundan bıraktı. O gün kime o nurdan bir şey isabet etmişse o hidayet bulur. Kime de o nurdan bir şey isabet etmemişse sapıtmış olur. İşte benim söylediğim budur. Kalemin mürekkebi yüce Allah'ın ilmine uygun olarak kurumuştur."

 

Yine Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ı şöyle buyururken dinledim: "Davud'un oğlu Süleyman Rabbinden üç şey diledi. Allah ona ikisini verdi. Bununla birlikte bizler üçüncüsünü de ona vermiş olduğunu ümit ederiz. Allah'tan vereceği hükmün kendisinin hükmüne uygun düşmesini istedi. Bu isteğini Allah ona verdi. Allah'tan kendisinden sonra hiçbir kimseye verilmeyecek bir mülk diledi. Allah onu da kendisine verdi. Bir de Allah'tan şunu diledi: Herhangi bir adam ancak bu mescitte (Mescid-i Aksa'da) namaz kılmak arzusu ile giderse, annesinin kendisini doğurduğu günkü gibi günahlarından çıkmasını istedi. Bizler Allah'ın bunu kendisine vermiş olduğunu ümit ediyoruz."

 

el-Evzai dedi ki: Bana Rabia b. Yezid bu hadisi el-Maksalat ile el-Casayir arasında tahdis etti.

 

Bu hadis imamları arasında dilden dile dolaşan sahih bir hadis olup, Buhari ve Müslim bütün ravilerinin rivayetini delil göstermişlerdir. Bununla birlikte Buhari ve Müslim bu hadisi tahriç etmemişlerdir. Herhangi bir illetinin olduğunu da bilmiyorum.

 

Diğer Tahric: Bu rivayette birkaç hadis yer almaktadır. Birincisi: "Kıyamet günü cehennemliklerin irinlerinden bir çamur içirir" buyruğuna kadardır. Bu hadisi Nesdi, VIII, 318; İbn Mace, 3377 ve başkaları. Ayrıca bk. İbn Hibban, Sahih, 5357; Hakim, Müstedrek, I, 984 ve 7314.

Başı "Şüphesiz Allah mahlukatı yarattı. .. " olan hadisi Tirmizi tamamıyla 2644 numara ile tahriç etmiş ve hasen bir hadistir demiştir. "Davud oğlu Süleyman ... " diye başlayan üçüncü hadisi de Nesai. II. 34; İbn Mace, 1408'de zikretmektedir. Bu rivayette zevaid türünden herhangi bir kısım yoktur. Ayrıca bk. Müstedrek, II, 3676. Orada hadisin subutu ile alakah açıklamaların yanında daha geniş bir tahrici de gelecektir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

36- Bunları Cennet için Yarattım ve Aldırmıyorum, Bunları da Cehennem için Yarattım ve Aldırmıyorum