DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'A (S.A.V.) VAHYİN İNİŞ ŞEKLİ, VAHYİN GELDİĞİNİN RESULULLAH'IN (S.A.V.) YÜZÜNDEN BELLİ OLMASI, CİBRİL'İ GÖREN SAHABİLER VE RESULULLAH'IN (S.A.V.) PEYGAMBERLİĞİNE İŞARET EDEN BAŞKA ŞEYLERE DAİR

 

Allah'ın Kitabıyla Rukye Yapmak ve Allah'ın Kur'an'ı Şifa Kılması

 

Ebu Said el-Hudr'i" nin bildirdiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından bir grup yolculuk sırasında Arap kabilelerinden birine uğrayıp misafir olmak istediler. Ancak kabile onları ağırlamayı kabul etmedi. Bu esnada kabilenin bir ferdi Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına: "içinizde rukye yapabilen biri var mı? Kabilenin efendisi hasta -veya- bir hayvan tarafından sokuldu" deyince, ashabdan biri: "Var" dedi ve rahatsız olan kişinin yanına gidip Fatiha Suresini okuyunca da iyileşti. Buna karşılık müslümana bir koyun sürüsü vermek istediler. Ancak, bunu Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) danışmadan almayı kabul etmedi. Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi adama Fatiha Suresinden başkasını okumadım" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tebessüm etti ve: "Bu surenin rukye olarak okunacağını nereden biliyorsun?'' diye sordu. Sonra onlara: "Koyunları alın, fakat paylaştırırken bana da bir hisse ayırın'' buyurdu.

 

 

Müslim bunu Sahih'te Yahya bin Yahya'dan, Buhari ve Müslim de Şu'be kanalıyla Ebu Bişr'den rivayet etmiştir.

 

 

 

Harice bin es-Salt et-Teymi'nin amcasından bildirdiğine göre yanlarında demir zincirle bağlı bir deli olan bir kavme uğrayınca içlerinden biri: "Bize anlatıldığına göre o arkadaşınıza (Peygamberinize) pek çok hayırlar verilmiş. Yanında, delirmiş bu adama ilaç olacak bir şey var mı?" diye sordu. O da deliye üç gün boyunca Fatiha Suresini ikişer defa okudu, Buna karşılık Harice'nin amcasına yüz davar verdiler. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip olanları anlatınca da Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu yiyebilirsin. Kişi batıl bir şeyokuma karşılığında aldığı ücreti yiyemez. Ama sen hak olan bir şeyi okuyarak aldığın ücreti yiyorsun'' buyurdu

 

 

 

Hz. Aişe anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hizmetinde bulunan Lebid bin A'sam adında yahudi bir çocuk vardı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun hizmetini beğeniyordu. Yahudilerin yoğun ısrarları ve sıkıştırmaları sonunda Lebid, Nebi'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) büyü yaptı. Bu büyü sonucunda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) günden güne eriyor, fakat hastalığının ne olduğunu bilemiyordu. Bir gece Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uyurken yanına iki melek geldi. Biri başının, diğeri de ayaklarının yanında oturdu. Başının yanında oturan melek, ayaklarının yanında oturana: "Bu adamın hastalığı ne?" diye sordu. Ayaklarının yanında olan melek: "Büyülenmiş!" dedi. Başının yanındaki melek: "Ona kim büyü yaptı?" diye sorunca, diğeri: "Lebid bin A'sam" dedi. Başının yanındaki melek: "Neyle büyü yaptı?" diye sorunca, diğeri: "Bir tarak, taraktaki saç kalıntıları ve erkek hurma tomurcuğu ile yaptı. Bunu da Zi Zervan kuyusunun dibindeki kayanın altına koydu" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uyanıp Hz. Aişe'yi çağırdı ve: ''Ey Aişe! Yüce Allah'ın bana hastalığımın ne olduğunu haber verdiğini biliyor musun?" dedi.

 

Sabah olunca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından birkaç kişiyle söz konusu kuyuya gitti. Kuyunun suyunun kına gibi kıpkırmızı olduğunu gördüler. Kuyudan sulanan ağaçların uçları şeytanların başlarına benziyordu. Ashabından biri kuyunun içine indi ve dibindeki kayanın altından hurma tomurcuğunu çıkardı. Tomurcuğun içinde Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarağından birkaç diş ile saçlarından kıllar vardı. Ayrıca balmumundan yapılmış Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir heykelini buldular. Bu heykelin üzerine iğneler batırılmıştı. Üzerinde on bir düğüm atılmış bir ip de buldular. Cebrail, Muavvizeteyn'i (Felak ile Nas Surelerini) getirdi ve: "Ey Muhammed! "Kul auzu bi Rabbil felak"[Felak Sur. 1] diyerek bir düğümü çöz. "Min şerri ma halak"[Felak Sur. 2] diyerek bir düğüm daha çöz" dedi. Bu şekilde Felak Suresini bitirip "İnsanların Rabbine sığınırım''[Nas Sur 1] diyerek bir düğümü çöz" dedi ve Nas Suresini bitirince diğer düğümleri de bitirdi.

 

Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her iğneyi çıkarışında onun acısını hissediyor, sonra rahatlıyordu. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! Yahudiyi öldürsen" denilince: ''Allah beni iyileştirdi. Allah'ın ona vereceği azab daha şiddetlidir" buyurdu.

 

Bu hadisin bir kısmını Kelbi kanalıyla Ebu Salih'ten, o da ibn Abbas'tan, mana olarak naklettik. Yine sahih olan bir isnadla Hişam bin Urve'den, o babasından, o da Hz. Aişe'den, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muavvizeteyn dışındaki duaları konusunda naklettik.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Şeytanlar Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kötülük Yapmak İsteyince Cibril'in Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Korunacağı Şeyi Öğretmesi, Sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bunu Halid bin el-Velid'e Öğretmesi ve Halid'in Bu Öğrendiğiyle Kendisine Zarar Veren Şeyin Yok Olması