DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'IN (S.A.V.) KENDİSİNDEN SONRA MEYDANA GELECEK OLAYLARI HABER VERMESİ

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), 12 Halifenin Geleceğini, Yöneticilerden Bazılarının Zulmedip Kötü Şeyler Yapacağını Bildirmesi ve Bunun Gerçekleşmesi

 

Cabir bin Semure der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Benden sonra) on iki halife gelecek ... " buyurduğunu işittim. Devamında ne olduğunu tam olarak işitemediğim bir söz söyledi. Babama ne olduğunu sorduğumda, babam: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Bunların hepsi de Kureyşli olacak’‘ buyurdu" dedi.

 

Buhari, Sahih'de Muhammed bin el-Müsenna'dan rivayet etmiştir. Müslim de ibn Uyeyne kanalıyla Abdulmelik'ten aktarmıştır ki o da bu hadistir.

 

Hadis bunlardan başka halife çıkmayacağı anlamına gelmemektedir.

 

Bundan kasıt, ümmeti bir arada tutacak on iki halifenin gelmesi, onlardan sonra da karışıklığın başlamasıdır.

 

 

 

Cabir bin Semure der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hepsi de ümmeti bir arada tutacak on iki halife başınıza geçip görev yapıncaya kadar bu din kaim kalacaktır'' buyurduğunu işittim. Sonra tam olarak anlayamadığım bir şeyler daha söyledi. Babama: "Ne dedi?" diye sorduğumda, babam: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Bunların hepsi de Kureyşli olacak’‘ buyurdu" dedi.

 

 

 

Cabir bin Semure der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hepsi de Kureyşli olan on iki halife gelinceye kadar bu ümmet doğru yolda olacak ve düşmanlarına -veya başkalarına- karşı baskın kalacaktır'' buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evine döndüğünde Kureyşliler yanına geldi ve: "Sonra ne olacak?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sonrasında kargaşa olacak'' buyurdu. --- Ebu Davud (4281) ve Ahmed, Müsned (5/92).

 

ilk rivayette sayı belirtilmiştir. ikinci rivayette ise bu sayıdan kastın ne olduğu açıklanmıştır. Üçüncü rivayette ise onlardan sonra kargaşanın yani öldürmelerin ortaya çıkacağı bildirilmiştir.

 

 

 

Velid bin Yezid bin Abdilmelik zamanına kadar zikredilen bu sayı görülmüştür. Sonrasında ise bu rivayette de belirtildiği gibi kargaşalar ve büyük fitneler baş göstermiştir. Ondan sonra da daha önceki başlıkta zikredildiği gibi Abbasilerin yönetimi başlamıştır. Başa geçen halife sayısı, bu sayıyı o kastedilen şey göz ardı edildiği veya kargaşalardan sonra da başa geçen halifeler göz önünde bulundurulduğu zaman hadiste zikredilen sayıdan daha fazla çıkabilir. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine: "Müslümanlardan iki kişi bulunduğu sürece yönetim işi Kureyşlilerde kalır'' buyurmuştur.

Asım bin Muhammed der ki: "Babamın da ibn Ömer kanalıyla bunu Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) rivayet ettiğini işittim."

 

 

 

Muaviye ise rivayet ederken Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu iş (yönetim) dini ayakta tuttukları sürece Kureyşlilerde kalır. Onlara düşman olanları da Yüce Allah yüz üstü yere çalar'' buyurduğunu zikreder.

Buhari, Sahih'de Ebu'l-Yeman'dan rivayet etmiştir.

 

Dini ayakta tutmaktan kasıt da -Allah doğrusunu bilir- içlerinden bazıları günahlara bulaşmış olsa da dini esasların ayakta tutulmasıdır.

 

 

 

Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Benden sonra bildikleriyle amel eden ve kendilerine emredilen şeyleri yapan halifeler gelecektir. Onlardan sonra ise bilmedikleriyle amel eden ve kendilerinden istenmeyen şeyleri yapan halifeler gelecektir. Onların kötülüklerini (diliyle) reddeden kişi yapılanın günahından beri olmuş, (kalben) hoşlanmayan kişi ise selamete ermiş olur. Asıl vebal yapılana razı olup göz yumanların olacaktır.''

 

 

 

Cabir bin Abdillah der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ka'b bin Ucre'ye: ''Ey Ka'b bin Ucre! Sefihlerin yönetiminden Allah seni korusun''! buyurdu. Ka'b: ''Ey Allah'ın Resulü! Bu sefihler kimlerdir?'' diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Benden sonra gelen ve benim yolumdan gitmeyen (sefih) yöneticilerdir'' karşılığını verdi. --- Tirmizi, fiten (4/525).

 

 

 

Deberi'nin rivayetinde ise şöyle geçer: ''Bunlar benim yolumdan gitmez, sünnetime uymazlar. Onların yalanlarını onaylayan ve zulümlerine yardımcı olan kişiler benden (dinimden) değildir, ben de onlardan değilim. Onların yalanlarını onaylamayan ve zulümlerine yardımcı olmayan kişiler ise bendendir, ben de onlardanım! Bunlar da (cennetteki) Havz'a, yanıma geleceklerdir. Ey Ka'b bin Ucre! Oruç kişiyi (günahlardan koruyan) bir kalkandır. Sadaka günahları giderir. Namaz da imanın kanıtıdır.''

 

 

 

Abdullah (b. Mes'ud) der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Benden sonra başkalarının sizlere tercih edildiğini ve kabul edemeyeceğiniz şeylerin yapıldığını göreceksiniz" buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Bizden böylesi bir zamana yetişen kişinin ne yapmasını tavsiye edersin?" diye sorduklarında: ''Üzerindeki hakları ifa edin, kendi haklarınızı da Allah'tan isteyin" buyurdu.

 

Buhari ve Müslim, Sahih'de A'meş'ten rivayet etmişlerdir.

 

Bu konuda bazıları şöyle demiştir: "On iki halife sözünden kasıt, bunların doğru yolda gidip hak dinle amel etmeleridir. Bu halifeler peş peşe gelmeyebilir. içlerinden doğru yolda gidip hak dinle amel edenler bu on iki halifeden biri sayılır."

 

 

 

Ebu Bahr der ki: Ebu'l-Celd -eski kutsal kitapları da okuyan biriydibenim komşumdu. Onun yeminle şöyle dediğini işittim: ''içlerinden hepsi de doğru yolda giden ve hak dinle amel eden on iki halife çıkmadıkça bu ümmet yok olmaz. Bu halifelerden ikisi, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ehl-i Beyt'indendir. Biri kırk, biri de otuz yıl yaşar.''

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) on iki halife veya bazı rivayetlerde geçtiği gibi on iki emir sözünden kasıt devlette bir makamı, gücü olan, kendisine itaat eden ve emirlerini dinleyen insanları bulunan kişiler de olabilir. Ancak devlette herhangi bir makamı ve görevi olmayan kişiler böylesi bir görevi hak etseler de, buna ehil olsalar da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sözünün muhatabı değildirler. Zira kendilerinden haber verilen kişiler verilen habere aykırı kişiler olamazlar. Doğrusunu da Allah bilir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ümmetinin Kabe'nin Süslü Örtüleri Gibi Renk Renk Giysiler Giyecekleri, Çeşit Çeşit Yemekler Yiyecekleri, Bu Hususlarda Yarışacakları ve Birbirlerinin Boyunlarını Vuracak Hale Geleceklerini Bildirmesi