DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'IN (S.A.V.) KENDİSİNDEN SONRA MEYDANA GELECEK OLAYLARI HABER VERMESİ

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), "Sana biat ettiğim her konuda vefa göstereceğim" Diyen Kays bin Hareşe'ye Hiç Kimsenin Zarar Vermeyeceğini Bildirmesi ve Bunun Gerçekleşmesi

 

Muhammed bin Yezid bin Ebi Ziyad es-Sekafi anlatıyor: Kays bin Hareşe ile Ka'b, Sıffin'e ulaşana kadar birbirlerine arkadaşlık ettiler. Sıffin'e ulaştıklarında Ka'b bir süre durdu ve: "Bu bölgede Müslümanların öyle çok kanı dökülecek ki yeryüzünün başka hiçbir yerinde benzeri dökülmeyecektir" dedi. Kays onun bu sözüne kızdı ve: "Ey Ebu ishak! Bunu nereden biliyorsun? Böylesi bir şey sadece Yüce Allah'ın bilebileceği gaybi bir şeydir" diye çıkıştı. Ka'b: "Çünkü Yüce Allah, Hz. Musa'ya indirdiği Tevrat'ta yeryüzündeki her bir karış toprakta neler olacağını ve oradan neler çıkacağını yazmıştır" dedi.

 

Ravi Yezid bin Ebi Habib der ki: Muhammed bin Yezid'e: "Kays bin Hareşe kim?" diye sorduğumda: "Kays oğullarından bir adamdır! Kendi memleketinden biri olmasına rağmen onu tanımıyor musun?" dedi. Ona: "Vallahi tanımıyorum" karşılığını verdiğimde Muhammed şöyle dedi: "Zamanında Kays bin Hareşe, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldi ve: ‘‘Yüce Allah'tan gelen her şeyi kabul etme ve sadece hakkı söyleme üzerine sana biat ediyorum!’‘ dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Ey Kays! Belki de benden sonra zaman gelir karşısında hakkı söyleyemeyeceğin yöneticilerin olur’‘ buyurunca, Kays: ‘‘Vallahi sana biat ettiğim her konuda vefa göstereceğim!’‘ dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ‘‘O zaman hiç kimse sana zarar veremeyecektir’‘ buyurdu."

 

Kays, Ziyad bin Ebi Süfyan ve oğlu Ubeydullah bin Ziyad'ı tenkit edip eleştirirdi. Ubeydullah bundan haberdar olunca onu yanına çağırdı ve: "Allah ve Resulü adına iftira atan sen misin?" diye sordu. Kays: "Hayır! Ama istiyorsan Allah ve Resulü adına kimin iftira attığını, Allah'ın Kitab'ı ile Resulü'nün sünnetiyle amel etmeyi kimin bıraktığını sana söyleyeyim!" deyince, Ubeydullah: "Kimmiş?" diye sordu. Kays: "Sen, baban ve seni yönetici yapan!" dedi ve: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adına hangi iftirayı atmışım?" diye sordu. Ubeydullah: "Hiç kimsenin sana zarar veremeyeceğini iddia ediyorsun" deyince, Kays: "Doğrudur!" karşılığını verdi. Ubeydullah: "O halde bugün yalan söylediğini anlayacaksın!" dedi ve adamlarına: "işkenceciyi ve işkence aletlerini getirin!" emrini verdi. Ancak Kays adam gelmeden düşüp öldü.

 

 

 

ibn Şevzeb der ki: Ziyad, Muaviye'ye: "Irak'ı sol elimle tutuyorum, sağ elim boşta kaldı" şeklinde bir mektup yazdı ve Hicaz ile Ard bölgelerinin de yönetimini kendisine vermesini istedi. Ard bölgesi de Yemame ile Bahreyn'i içine alan bölgedir. ibn Ömer bundan haberdar olunca onun yönetimi altında olmak istemedi ve: "Allahım! Kullarından dilediğine ölümü kefaret kılarsın! ibn Sümeyye'yi de öldürülerek değil vebayla al" diye dua etti. Çok geçmeden Ziyad'ın parmağında bir çıban çıktı ve bir hafta geçmeden de öldü. ibn Ömer onun ölüm haberini alınca: "Git ey ibn Sümeyye! Ne dünya sana kalabildi, ne de ahireti elde edebildin" dedi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), İbn Abbas'ın Yaşlılığında Gözlerini Kaybedeceğini, Alim Biri Olacağını Bildirmesi ve Bunun Gerçekleşmesi