DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'IN (S.A.V.) KENDİSİNDEN SONRA MEYDANA GELECEK OLAYLARI HABER VERMESİ

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Torunu Hasan bin Ali bin Ebi Talib'in Seyyid Olduğunu ve Müslümanlardan İki Büyük Fırkanın Arasını Bulacağını Bildirmesi; Bunun Gerçekleşmesi

 

Ebu Bekre der ki: Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hasan bin Ali ile birlikte minberin üzerinde gördüm. Bir Hasan'a, bir cemaate bakıyor ve: "Bu oğlum efendi biridir. Yüce Allah'ın onunla, Müslümanlardan iki büyük topluluğun arasını bulacağını umuyorum" diyordu.

 

Buhari, Sahih'de Ali bin el-Medini ve başkaları kanalıyla Süfyan bin

Uyeyne'den rivayet etmiştir.

 

 

 

Ebu Bekre der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hasan bin Ali'yi kucakladığını ve: "Bu oğlum efendi biridir. Yüce Allah'ın onunla, Müslümanlardan iki topluluğun arasını bulacağını umuyorum'' buyurduğunu gördüm. --- Ahmed, Müsned (5/49).

 

Mübarek bin Fadale aynısını rivayet ederken "İki büyÜk topluluk'' eklemesini yapar, ancak Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kucakladığını zikretmez.

 

Mübarek aynı isnadla bu hadisin aynısını rivayet ederken: "Hasan'ın hilafeti döneminde hacamatçının kabı kadar bile kan akmış değildir" eklemesini yapar. --- Ahmed, Müsned (5/44).

 

 

 

Ebu Bekre der ki: Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabına hutbe verirken Hasan bin Ali geldi ve yanına minbere çıktı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kucağına alıp saçlarını okşadı ve: "Bu oğlum efendi biridir. YÜce Allah'ın onunla, Müslümanlardan iki bÜyÜk topluluğun arasını bulacağını umuyorum'' buyurdu. --- Ahmed, Müsned (5/49).

 

 

 

Ebu Bekre bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hasan bin Ali için: "Bu oğlum efendi biridir. Yüce Allah'ın onunla, Müslümanlardan iki topluluğun arasını bulacağını umuyorum" buyurdu.

 

 

 

Cabir der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hasan için: "Bu oğlum efendi biridir. Yüce Allah onunla, Müslümanlardan iki topluluğun arasını bulacaktır'' buyurdu.

 

 

 

ibn Sirin'in bildirdiğine göre Hasan bin Ali şöyle demiştir: "Cabars ile Cabalk arasına baksanız ben ve kardeşim gibi dedeleri peygamber olan başka birilerini bulamazsınız. Muaviye'nin hilafeti etrafında da bir araya gelmenizi uygun görüyorum. Bilmiyorum, belki de bu sizi denemek ve bir zamana kadar sizi imkanlardan faydalandırmak içindir."

 

Ma'mer der ki: "Cabars ve Cabalk, doğu ile batıdır."

 

 

 

Şa'bi der ki: Hasan bin Ali hilafet işini Muaviye'ye teslim edince, Nahl'le'de Muaviye ona: "Kalk ve bu yönde bir konuşma yap" dedi. Bunun üzerine Hz. Hasan kalktı. Allah'a hamdu senada bulunduktan sonra: "Sonrasına gelince; en güzel şey takva, en kötü şey de günaha bulaşmaktır. Muaviye ile ihtilaf ettiğimiz bu hilafet işi buna benden daha layık olan birinin hakkıdır veya benim hakkımdır. Ama Müslümanların ıslahı ve kan dökülmesini önlemek amacıyla bu işi Muaviye'ye bıraktım. "Bilmem; belki bu gecikme sizi denemek ve bir süreye kadar geçindirmek içindir"[Enbiya 111] dedi. Daha sonra istiğfar edip minberden indi.

 

 

 

Zühri de bu olayı rivayet ederken Muaviye'nin yaptığı konuşmayı zikrettikten sonra şöyle devam eder: Sonra Muaviye: "Ey Hasan! Kalk ve bu yönde insanlara bir konuşma yap'' dedi. Bunun üzerine Hz. Hasan kalktı. Kısa bir teşehhüd getirdikten sonra: "Sonrasına gelince; ey insanlar! Yüce Allah bizden daha önce gelenlerle sizi doğru yola erdirdi, sonradan gelenlerle de kanlarınızın dökülmesine engel oldu. Bu işin bir süresi var, dünyalık işler de el değiştirip durur. Yüce Allah, Resulüne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Size vaad olunan şey yakın mı uzak mı, bilmiyorum. Doğrusu O, açığa vurulan sözü de bilir, gizlediklerinizi de bilir. Bilmem; belki bu gecikme sizi denemek ve bir süreye kadar geçindirmek içindir’‘[Enbiya 109-111] demesini emretmiştir."

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

-Şayet Sahihse- Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Muaviye bin Ebi Süfyan'ın Sultanlığını Bildirmesi veya Buna İşaret Etmesi, Bu Konuda Peygamberliğe Dair İşaretler