DELAİLU

NÜBÜVVE

RESULULLAH'IN (S.A.V.) KENDİSİNDEN SONRA MEYDANA GELECEK OLAYLARI HABER VERMESİ

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Sabit bin Kays bin Şemmas'ın Durumunu ve Şehit Olup Cennete Gireceğini Bildirmesi, Sabit'in Ebu Bekr Döneminde Müseylime İle Yapılan Savaşta Şehit Olması ve Onun Hakkında Görülen Rüya

 

Enes der ki: "Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir"[Hucurat 2] ayeti nazil olduğu zaman sesi gür çıkanlardan biri olan Sabit bin Kays bin Şemmas:

 

"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşı sesini yükselten kişi bendim! Amellerim boşa gidip heba oldu!" dedi ve üzgün bir şekilde evine kapandı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir süre onu göremeyip sorunca Müslümanlardan bazıları yanına gittiler ve: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) seni soruyor? Neyin var?" dediler. Sabit: "Sesini Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sesinin üstüne yükselten ve onunla bağırarak konuşan bendim. Amellerim boşa gitti! Cehennemliklerden biri oldum" karşılığını verdi. Bu müslümanlar Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip durumu anlattıklarında Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayır! O cennetliklerden biridir" buyurdu.

 

Bu olay sonrasında aramızda dolaşırken onun cennet ahalisinden biri olduğunu bilirdik. Yemame savaşında ben de vardım. Savaş sırasında Müslümanlardan geri çekilme görülünce Sabit bin Kays kokularını sürünüp kefenini giydi ve: "Silahlarınızı ne kötü alıştırmışsınız!" diyerek saldırıya geçti. Öldürülene kadar da savaştı.

 

Müslim, Sahih'de başka bir kanalla Süleyman bin el-Muğire'den rivayet etmiştir.

 

 

 

Zühri bildiriyor: Sabit bin Kays bin Şemmas: "Ey Allah'ın Resulü! Helak olmuş olmaktan korkuyorum! Yüce Allah kişinin yapmadığı bir şeyden dolayı övülmesini istemiyor. Oysa ben övülmeyi seven birisiyim. Yüce Allah kişinin kendini beğenmesini yasaklar. Oysa ben süslenmeyi seven birisiyim. Yine Yüce Allah sesimizi senin sesinin üstüne yükseltmemizi yasaklıyor. Oysa ben gür sesli birisiyim" dedi. Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Ey Sabit! Övgüye layık bir şekilde yaşamaya ve şehit olarak ölüp cennete girmeye razı olmaz mısın?" buyurdu. Sabit övülen biri olarak yaşadı ve Müseylime ile yapılan savaşta şehit oldu.

 

 

 

ismail bin Muhammed bin Sabit el-Ensari, babasından bildiriyor: Sabit bin Kays: "Ey Allah'ın Resulü! Helak olmuş olmaktan korkuyorum" dedi, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Neden?'' diye sorunca, Sabit: "Yüce Allah kişinin yapmadığı bir şeyden dolayı övülmesini istemiyor. Oysa ben övülmeyi seven birisiyim. Yüce Allah kişinin kendini beğenmesini yasaklar. Oysa ben süslenmeyi seven birisiyim. Yine Yüce Allah sesimizi senin sesinin üstüne yükseltmemizi yasaklıyor. Oysa ben gür sesli birisiyim" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Ey sabit! Övgüye layık bir şekilde yaşamaya ve şehit olarak ölüp cennete girmeye razı olmaz mısın?'' buyurunca, Sabit: "Ey Allah'ın Resulü! Tabi ki olurum" dedi. Sabit övülen biri olarak yaşadı ve Müseylimetü'l-Kezzab ile yapılan savaşta şehit oldu.

 

 

 

Enes der ki: Yemame savaşında Müslümanlar hezimete uğramışken Sabit bin Kays kokularını sürmüş, kefenini giymiş şekilde geldi ve: "Allahım! Şunların (kafirlerin) yaptıklarından beri olduğumu sana arz ediyor, bunların (Müslümanların) yaptıklarından yana da mazeretlerimi sunuyorum. Silahlarınızı ne kötü alıştırmışsınız! Bizleri silahlarımızla biraz baş başa bırakın!" dedi ve saldırıya geçti. Bir süre çarpıştıktan sonra da öldürüldü. Savaş esnasında da zırhı çalındI. Adamın biri rüyasında Sabit'i gördü. Sabit ona: "Zırhım filan yerdeki kapının eşiğinin altındadır" dedi ve bazı vasiyetlerde bulundu. Zırh aranıp da dediği yerde bulununca adam: "Vasiyetini de yerine getirin" dedi. --- Hakim, Müstedrek (3/234) ve Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (9/322).

 

 

 

Ata el-Horasani anlatıyor: Medine'ye geldiğimde Ensar'dan bir adamla karşılaştım. Ona: "Bana Sabit bin Kays bin Şemmas'ın olayını anlat" dediğimde, adam: "Benimle gel" karşılığını verdi. Onunla birlikte gidip bir kadının yanına girdik. Adam: "Bu kadın Sabit bin Kays bin Şemmas'ın kızıdır. Ona istediğin şeyi sorabilirsin" dedi. Kadına: "Allah rahmetini senden esirgemesin! Bana babanın olayını anlat" dediğimde kadın şöyle anlattı:

"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey iman edenler! Seslerinizi Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin. Birbirinize bağırdığınız gibi Peygamber'e yüksek sesle bağırmayın. Yoksa siz farkına varmadan amelleriniz boşa gidiverir’‘[Hucurat 2] ayeti nazil olduğu zaman ... "

 

Sonrasında ravi gerisini bir önceki hadisin aynısıyla Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen onlardan biri değilsin! Sen övgüye layık bir şekilde yaşayıp şehit olarak öleceksin ve Yüce Allah seni cennete sokacak'' buyurmasına kadar zikredip şöyle devam eder: Yemame savaşında Müseylimetu'l-Kezzab gelip de Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabıyla karşılaşınca saldırıya geçti. Müslümanların geri çekilir gibi olduklarını gören Sabit ve Ebu Huzeyfe'nin azatlısı olan Salim: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikteyken bu şekilde savaşmazdık!" dediler. Ardından her biri kendine (mezar olarak) bir çukur açtı. Şehit düşene kadar yerlerinden ayrılmayıp savaştılar. O savaşta Sabit'in üzerinde çok güzel bir zırh vardı. Müslümanlardan biri yanından geçince bu zırhı aldı.

 

Müslümanlardan biri rüyasında Sabit'i gördü. Sabit ona: "Sana bir vasiyette bulunacağım. Ama sakın bunun bir rüya olduğunu düşünüp yerine getirmemezlik etme. Dün ben öldürüldüğümde yanımdan geçen bir Müslüman üzerimdeki zırhı aldı. Çadırı karargahın en uç noktasında bulunuyor. Atı da çadırının önünde uzunca bir iple bağlı kendi başına dolanıyor. Zırhın üzerini bir çömlekle kapatmış, çömleğin üzerine de eyerini koymuş. Halid bin el-Velid'e git, birini gönderip o zırhı aldırmasını söyle. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) halifesinin yanına döndüğün zaman da şu şu kadar borcum, şu şu kadar da alacağım olduğunu söyle. Ayrıca kölelerimden filanı azat ettiğimi de ilet. Ama sakın bu bir rüyadır diye düşünüp bu dediklerimi yapmamazlık etme!" dedi.

 

Rüyayı gören adam Halid bin el-Velid'in yanına gelip olanları anlattı. Halid söz konusu çadıra birilerini gönderdi. Denildiği gibi adamın çadırı askeri karargahın en uç yerindeydi. Çadırın önünde uzunca bir iple bağlı ve kendi halinde dolaşan bir at vardı. Gönderilen kişiler çadırın içine baktılar, ancak kimseleri göremediler. içeri girip denilen eyeri kaldırdıklarında altında bir çömlek, çömleğin altında da zırhı gördüler. Zırhı alıp Halid bin el-Velid'e getirdiler. Medine'ye döndüklerinde ise adam gördüğü bu rüyayı Ebu Bekr'e anlattı. Ebu Bekr de Sabit'in vasiyetini ölümünden sonra da olsa geçerli saydı. Sabit dışında da ölümünden sonra bu şekilde vasiyeti geçerli sayılmış birini bilmiyoruz. --- Hakim, Müstedrek (3/235) ve Heysemi, Mecmau'z-Zevaid (9/322).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Yüce Allah'ın, Kullarını İki Yalancı Olan Esved el-Ansı ile Müseylime'nin Kötülüğünden Koruyacağını Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bildirmesi ve Bu İki Yalancının Öldürülmesi