|
DELAİLU NÜBÜVVE |
-RESULULLAH'IN (Sallallahu aleyhi ve Sellem) DUALARIYLA YİYECEK VE İÇECEKLERE BEREKETİN
GELMESİNE DAİR |
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Bekr'e
Borç Konusunda Öğrettiği Dua, Ebu Bekr'in
Bu Duayla Borcunu Ödemesi
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşi Aişe bildiriyor: Bir
gün babam yanıma girdi ve şöyle dedi: "Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana öğrettiği bir duayı sen de duymuş muydun? Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bildirdiğine göre İsa bin Meryem de bu duayı havarilerine öğretir ve:
‘‘Birinizin dağ kadar altın borcu olsa bu duayı ettikten sonra Yüce Allah onun
yerine bu borcu öder'' derdi. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana
öğrettiği bu dua: ‘‘Ey sıkıntıları gideren, dertleri bitiren, darda kalanların
dualarına icabet eden, dünya ile ahiretin Rahman ve
Rahim'i olan Allahım! Bana, başkasının merhametine
muhtaç bırakmayacak bir şekilde merhamet et!’‘ şeklindeydi. Benim de borcum
vardı ve borçlu kalmayı hiç sevmezdim. Bu duayı ettikten sonra çok fazla bir
zaman geçmeden Yüce Allah bana öyle bir kazanç gönderdi ki tüm borçlarımı
kapattım."
Hz. Aişe
şöyle devam eder: "Esma'nın da bende bir dinar üç dirhem alacağı vardı. Bu
borçtan dolayı da ne zaman onunla karşılaşsam mahcup olurdum. Bu duayı edip
durduktan sonra Yüce Allah bana miras ve sadaka malı olmayan bir rızık gönderdi. Bununla hem borcumu ödedim, hem Abdurrahman bin Ebi Bekr'in kızına üç uokiyyelik
gümüş takı taktım, hem de bir miktar bize kaldı."
Lafız Sağani'nin lafzıdır.
Hz. Aişe
der ki: Bir gün Ebu Bekr
yanıma girdi ve: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana
öğrettiği bir duayı sen de duymuş muydun?" dedi. "Nedir?" diye
sorduğumda şöyle dedi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bildirdiğine göre İsa bin Meryem de bu duayı havarilerine öğretir ve:
‘‘Birinizin dağ kadar altın borcu olsa bu duayı ettikten sonra Yüce Allah onun
yerine bu borcu öder'' derdi ... " Sonrasında ravi
bir öncekinin aynısını nakleder, ancak Hz. Aişe'nin
borcundan bahseden kısmı zikretmez.
Hakem bunu Eyli'den rivayette tek kalmıştır. --- Heysemi,
Mecmau'z-Zevaid (10/186).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: