DELAİLU

NÜBÜVVE

-RESULULLAH'IN (Sallallahu aleyhi ve Sellem) DUALARIYLA YİYECEK VE İÇECEKLERE BEREKETİN GELMESİNE DAİR

 

Humma'nın Gelmek için Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) izin istemesi, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hummayı Kendilerine Kefaret Olması için Kuba Ahalisine Göndermesi, Bu Olaylarda Peygamberliğe Dair işaretler

 

Sa'd'ın azatlısı Ümmü Sa'd der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize geldiğinde selam verip girmek için izin istedi. Ancak Sa'd susup bir karşılık vermedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir daha izin isteyince Sa'd yine susup cevap vermedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir daha izin istedi. Sa'd cevap vermeyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çekip gitti. Sa'd beni peşinden yolladı ve: "Sana izin vermememizin tek sebebi bize daha fazla selam vermen içindi" dememi istedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eve geldiğinde bir ara kapıda girmek için izin isteyen bir ses işittim, ancak kimseleri de göremiyordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o sese: ''Sen kimsin?'' diye sorunca, ses: "Ben Ümmü Mildem'im (hummayım)" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hoş gelmemiş safa vermemişsin!'' karşılığını verdi ve ona: ''Kuba ahalisine gider misin?'' diye sordu. Ses: "Giderim" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O zaman onlara git'' buyurdu.

 

 

 

Cabir bin Abdillah der ki: Kuba ahalisi Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Hummadan çok çektik" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İsterseniz üzerinizden çekip alınsın, günahlarınızın temizlenmesini istiyorsanız da kalsın'' buyurunca: "Kalıp günahlarımızı temizlemesini istiyoruz" dediler.

 

 

 

Cabir bin Amr der ki: Humma gelip Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girmek istedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sen kimsin?'' diye sorunca: "Ben Ümmü Mildem'im" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kuba ahalisine gider misin?" diye sorunca: "Giderim" dedi. Daha sonra Kuba ahalisi içinde humma yayıldı ve ondan dolayı çok sıkıntılar çektiler. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Hummadan çok çektik" diye şikayette bulunduklarında, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İsterseniz dua edeyim Yüce Allah üzerinizden hummayı çekip als ın, isterseniz de kalıp günahlarınızı temizlesin'' buyurdu. Kubalılar: "Kalıp günahlarımızı temizlemesini istiyoruz" dediler.

 

 

 

Selman el-Farisi der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Dünyada iyilik yapanlar ahirette iyilik bulacaklardır. Dünyada kötülük yapanlar da ahirette kötülük bulacaklardır'' buyurdu.

 

Humma gelip Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına girmek istedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen kimsin?'' diye sorunca: "Ben eti eritip kanı emen hummayım" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kuba ahalisine git!'' karşılığını verdi. Daha sonra Kuba ahalisi humma'dan dolayı yüzleri sararmış bir şekilde Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip ondan yana şikayette bulundular. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne istiyorsunuz? İsterseniz dua edeyim Yüce Allah üzerinizden hummayı çekip alsın, isterseniz de kalıp günahlarınızı temizlesin'' buyurunca: "Ey Allah'ın Resulü! O zaman kalsın" dediler.

 

 

 

Ebu Hureyre der ki: Humma Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Beni en sevdiğin insanlara -veya ashabından en sevdiğin kişilere- gönder" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ensar'a git'' buyurunca humma onlara musallat oldu ve hepsini de yataklara düşürdü. Ensar, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Hummaya yakalandık! Allah'a dua et de bize şifa versin" deyince Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara dua etti ve eski sağlıklarına kavuştular.

 

Bir kadın Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip: "Ey Allah'ın Resulü! Ben Ensar'danım! Babam da Ensar'dan biri! Diğerlerine dua ettiğin gibi benim için de dua et" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hangisini istersin? Dua edip Allah'ın sana şifa vermesini mi? Yoksa bu hastalığa sabredip cenneti hak etmeyi mi?'' diye sordu. Kadın üç defa: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi sabrederim!" dedi ve: "Allah'tan cenneti hak etme konusunu riske atmak istemem" diye ekledi.

 

Belki de bunlar Kuba ahalisi dışında Ensar'dan başka bir topluluktur.

Doğrusunu da Allah bilir.

 

 

 

Abdurrahman bin el-Murakka' der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hayber'i fethettiği zaman on sekiz parçaya böldü ve her yüz kişiye bir parça verdi.

 

Hayber'de de çeşit çeşit meyve vardı. Müslümanlar her türlü meyveden yemeye başlayınca da hummaya yakalandılar. Bu konuda Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakındıklarında: ''Humma ölümün rehberi, Yüce Allah'ın yeryüzündeki hapishanesi, cehennem ateşinden bir parçadır. Hummaya yakalandığınız zaman tulumda su soğutup akşam ile yatsı namazları arasında üzerinize dökün" buyurdu.

 

Müslümanlar denileni yapınca da iyileştiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yüce Allah mide gibi, dolduğu zaman zararı dokunan başka bir kap yaratmış değildir. Midenizi illa dolduracaksanız üçte birini yemekle, üçte birini içecekle, üçte birini de havayla doldurun" buyurdu.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kendinden Geçen Cabir bin Abdillah'a Abdest Suyundan Serptikten Sonra Kendine Gelmesi