|
DELAİLU NÜBÜVVE |
-RESULULLAH'IN (Sallallahu aleyhi ve Sellem) DUALARIYLA YİYECEK VE İÇECEKLERE BEREKETİN
GELMESİNE DAİR |
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Duasıyla Abdullah bin Amr
bin Haram'ın Miras Kalan Hurmalarından Borcun Ödenmesi, Ödeme Sonrası Hurmanın
Eksilmemesi, Bu Olayda Peygamberliğe Dair İşaretler
Cabir bin Abdillah bildiriyor: Babam Uhud
savaşında şehit olduğunda geriye altı kız çocuğu ve büyük meblağda borç
bıraktı. Hurmaların hasat mevsimi geldiği zaman Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına gittim ve: "Ey Allah'ın Resulü! Babamın Uhud
savaşında şehit düştüğünü biliyorsun. Ancak geride büyük miktarda borç bıraktı.
Bunun için alacaklıların ilk seninle görüşmelerini istiyorum" dedim. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Git ve hurmayı topla, her bir cins hurmayı da ayrı ayrı
koy!" buyurdu.
Dediği gibi yaptım ve
onu çağırdım. Alacaklılar onu gördüklerinde o anda ödeme yapılmasını istediler.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onların bu durumlarını gördüğünde
ise en büyük hurma yığınının etrafında üç defa dolaştı, sonra da başında
oturup: "Alacaklılarını çağır!'' buyurdu. Babamın borcu tükeninceye kadar Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tartıp vermeye devam etti. Allah'a yemin olsun ki
babamın borcu ödendikten sonra kız kardeşlerimin yanına tek bir hurma ile dahi
dönmemeye razıydım. Sonunda hurma yığınları babamın borcunu bitirdi. Hatta, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) başında bulunduğu yığına baktıklarında
sanki hiç eksilmemiş gibi öylesine durduğunu gördüler.
Buhari, Sahih'de Muhammed bin Sabık'tan
veya Fadl bin Yakub
kanalıyla Muhammed bin Sabık'tan rivayet etmiştir.
Vehb bin Keysan bildiriyor: Cabir bin Abdillah'ın babası öldüğünde Yahudilerden bir adama otuz vesak hurma borcu vardı. Cabir adamın biraz beklemesini
istedi, ancak Yahudi beklemeyi kabul etmedi. Cabir de aracı olması için Resulullah'la (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) konuştu. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelip Yahudiyle
konuştu ve bu borca karşılık Cabir'in ağaçlarında bulunan hurmaları almasını
teklif etti. Ancak Yahudi kabul etmedi. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
hurmalığa geçip içinde yürümeye başladı. Sonra Cabir'e: "Hurmayı topla ve
adama olan borcunu öde!'' buyurdu.
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
oradan ayrıldıktan sonra Cabir hurmaları topladı ve adama olan otuz vesak borcunu ödedi. Geriye de on yedi vesak
arttı. Cabir, olanları anlatmak için Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına geldi. Ancak onu ikindi namazını kılarken buldu. Namazı bitirdikten
sonra da yanına gelip borcunu ödediğini, ödemeden sonra da hurma arttığını
söyledi. Resulullah da (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Bunu git ve İbnu'l-Hattab'a anlat!"
buyurdu. Cabir, Ömer'in yanına gidip bunu söyledi. Ömer: ''Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
hurmalığın içinde yürüyünce, Yüce Allah'ın onlara bereket katacağını
anlamıştım!'' dedi.
Buhari, Sahih'de ibrahim
bin el-Münzir kanalıyla Enes bin iyad'dan
rivayet etmiştir. Bu da bir önceki rivayete ters düşmemektedir. Zira ilk
rivayette alacaklıları geldikten sonra Nebi de (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelmiş ve borcu onlara ödemiştir.
Bu rivayette ise Yahudi gelip borcunu istemiş, Nebi de (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ağaçlardaki hurmanın toplanıp
borcun ödenmesini söylemiştir. Doğrusunu da Allah bilir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: