|
DELAİLU NÜBÜVVE |
Bu Kitapta,
Peygamberimizin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Doğumundan Peygamberliğine, Peygamberliğinden
Hicretine, Hicretinden Bilinen Gazvelerinin ve Nakledilmiş Tarihleriyle Seferlerinin
Sonuncusuna Değin ve O'na Gelen Kabile Heyetleri Esnasında Zuhur Eden Daha
Önce Zikri Geçmiş Olanlar Dışındaki Mucizelerine Dair Bölümler |
Kurdun Konuşması ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Peygamberliğine Şahadet Etmesi
Ebu Said der ki: Çobanın biri Harre'de koyun sürüsünü otlatırken bir kurt koyunlardan
birine saldırmak istedi. Çoban kurt ile koyunun arasına girince kurt kuyruğunun
üzerine oturup çobana: ''Sen Allah'tan korkmaz mısın? Allah'ın bana vermiş
olduğu rızka neden engel oluyorsun?'' dedi. Çoban: ''Hayret! Kurt, kuyruğunun
üzerine oturmuş da insanlar gibi benimle konuşuyor!'' karşılığını verince,
kurt: ''Ben sana bundan daha şaşırtıcı bir şeyi söyleyeyim. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Medine'de insanlara geçmişten haberler veriyor!" dedi.
Bunun üzerine çoban
sürüsünü alıp Medine'ye geldi. Sürüyü Medine'de bir yere bıraktı, sonra da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yanına geldi. Kurtla arasında geçenleri
anlattı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) insanların arasına çıktı ve çobana: ''Kalk ve
yaşadığın olayı onlara da anlat!'' buyurdu. Çoban kurdun dediklerini insanlara
anlatınca Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Çoban doğru söylüyor! Kıyamet
alametlerinden biri de vahşi hayvanların insanlarla konuşmasıdır. Canım elinde
olana yemin olsun ki vahşi hayvanlar insanlarla konuşmadıkça, kişi
ayakkabısının bağıyla, kamçısının püskülleriyle konuşmadıkça, kişinin uyluğu
ailesinin, ardından neler yaptığını haber vermedikçe kıyamet kopmayacaktır!"
buyurdu. --- Tirmizi, fiten
(4/476), Ahmed, Müsned (3/83-84) ve İbn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye
(6/143).
Ebu Nadra el-Abdi de Ebu Said el-Hud
rı'den aynısını rivayet etmiştir. isnadı
sahihtir. Başka bir kanalla Ebu Said
el-Hudri'den rivayet edilen bir şahidi vardır.
Ebu Said el-Hudri
der ki: Bedevinin biri Medine'nin bir tarafında koyunlarını otlatırken bir kurt
saldırdı ve koyunlardan birini kaptı. Ancak çoban yetişip koyunu kurtardı.
Koyunu kaybeden kurt biraz yürüyüp uzaklaştıktan sonra döndü. Çobana karşı
kuyruğunun üzerine oturdu ve:
"Yazıklar olsun
sana! Yüce Allah'ın bana verdiği bir rızkı elimden çekip almaktan çekinmiyor
musun?" dedi. Önünde duran çoban da: "Şaşılacak bir şey! Konuşan bir
kurt!" karşılığını verdi. Kurt: "Vallahi sen bundan daha fazla
şaşılacak bir şeyi görmezden geliyorsun" deyince, çoban: "Bundan daha
fazla şaşılacak şey nedir?" diye sordu. Kurt: "Hurmalıklar arasında
bir peygamberin geçmiş toplumlar hakkında haberler verip, daha sonra olacakları
söylemesi" dedi.
Bunun üzerine çoban
koyunlarını sürüp Medine'nin bir tarafında bıraktı ve Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanına gidip kapısını çaldı. Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) girmesine izin verince çoban olanları
anlattı. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) dediklerini onayladı ve:
"İnsanlara namaz kıldırdığım zaman yanıma gel" buyurdu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
namazı kıldırdıktan sonra:
"Koyun çobanı
nerede?" diye sordu. Bedevi ayağa kalkınca Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ona: "Görüp duyduklarını onlara da anlat'' buyurdu. Bedevi görüp
duyduklarını cemaate anlatınca Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Muhammed'in canı
elinde olana yemin olsun ki sizden biri ailesinin yanından çıktıktan sonra
ayakkabısı veya kırbacı veya değneği kendisinden sonra ailesinin ne yaptığını
kendisine haber vermedikçe kıyamet kopmayacaktır.''
Abdulhamid bin Behram bunu Şehr bin Havşeb kanalıyla rivayet
etmiştir. --- Ahmed, Müsned
(3/88) ve İbn Kesir, el-Bidaye
ve'n-nihaye (6/144).
Ebu Said der ki: "Eslem kabilesinden bir adam koyun sürüsünü otlatırken ...
" Sonrasında ravi mana olarak bir önceki hadisin
aynısını zikreder. Ancak burada şöyle der: "Kurt, çobana: ‘‘Neye
şaşırıyorsun?’‘ diye sorunca, çoban: ‘‘Benimle konuşabilmene şaşırıyorum’‘
karşılığını verdi. Bunun üzerine kurt ona: ‘‘Asıl şaşılması gereken şey,
Medine'de Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) geçmiş ümmetlerden haberler verip,
gelecekte neler olacağını anlatırken senin, koyunlarının peşinden gitmendir''
dedi."
Abdullah bin amir el-Eslemi'nin, Rabia bin Enes kanalıyla Enes bin Amr'ın bildirdiğine göre Ehban
bin Evs, koyun sürüsünü otlatırken kurtla konuşmuş,
sonra Nebi'e (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gelip müslüman
olmuştur.
Buhari, bunun isnadının sağlam olmadığını ve Süfyan
bin Hamza el-Eslemi'nin bunu Abdullah bin Amir'den
işittiğini söylemiştir, ancak daha önce zikredilen rivayetler onu daha da
sağlamlaştırmaktadır. Zamanının hafız ve alimlerinden biri olan Abdullah bin Ebi Davud es-Sicistani
şöyle demiştir: "insanlar bu çobanın oğullarına ‘‘Kurtla konuşan kişinin
oğulları’‘ diyorlarsa bunu bir bilgiye dayanarak diyorlardır. Oğullarının bu
lakapla meşhur olması da kıssayı sağlamlaştırmaktadır."
Ebu Süleyman el-Mağribi der ki: Bir defasında eşeğime binip bir
bölgeden çıkmışken eşek yoldan çıkmaya çalıştı. Başına birkaç defa vurduğumda
başını bana doğru kaldırdı ve: "Ey Ebu Süleyman!
Vur bakalım! Oysa kendi başına vurmaktasın!" dedi.
Ravi Hüseyin bin Ahmed der ki: Ebu Süleyman'a: "Eşek seninle anlayabileceğin sözlerle
mi konuştu?" diye sorduğumda: "Seninle karşılıklı nasıl konuşuyorsak
öyle konuştu" dedi.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: