DELAİLU

NÜBÜVVE

Bu Kitapta, Peygamberimizin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Doğumundan Peygamberliğine, Peygamberliğinden Hicretine, Hicretinden Bilinen Gazvelerinin ve Nakledilmiş Tarihleriyle Seferlerinin Sonuncusuna Değin ve O'na Gelen Kabile Heyetleri Esnasında Zuhur Eden Daha Önce Zikri Geçmiş Olanlar Dışındaki Mucizelerine Dair Bölümler

 

Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Çağırdığı Dal'ın Gelip Önünde Durması, Sonra Yerine Dönmesi, Bu Olayda Peygamberliğe Dair İşaretler

 

Ömer bin el-Hattab bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), müşriklerin eziyetlerinden bunalmış bir şekilde Hacun dağında oturmuşken: ''Allahım! Bugün bana öyle bir mucize göster ki bundan sonra beni yalanlayanlara aldırış etmeyeyim'' buyurdu. Ardından Medine yolu üzerindeki bir ağaca seslendi. Ağaç yeri yara yara yanına kadar geldi. Bir daha emredince de ağaç geri yerine döndü. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bundan sonra kavmimden beni yalanlayanlara aldırış etmeyeceğim'' buyurdu.1

 

 

 

Vasıti rivayetinde: "Vadinin kenarında bulunan bir ağaca seslenince ağaç yeri yara yara gelip önünde durdu" ibaresi geçer ve sonrasını aynı şekilde zikreder. Peygamber olarak gönderilişi konusu içinde bu hadisi "A'meş Enes bin Malik" kanalıyla zikretmiştik.

 

Hasan der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kavminin kendisini yalanlamasından dolayı oldukça üzüntülü bir şekilde Mekke'nin dağ yollarından birinde oturmuşken: ''Rabbim! Bana içimi rahatlatacak ve üzüntümü giderecek bir şey göster'' buyurdu. Kendisine: "Şu ağacın istediğin herhangi bir dalını yanına çağır" diye vahyedildi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağacın dallarından birini çağırınca, dal ağaçtan koptu ve yeri yara yara Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Yerine dön!'' buyurunca dal yine yeri yara yara gidip eski yerinde durdu. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Allah'a hamd etti ve içi rahatladı. Müşrikler: "Ey Muhammed! Babandan ve atalarından daha üstün olduğunu mu söylüyorsun?" demişlerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geri döndüğünde Yüce Allah: "De ki: ‘‘Ey cahiller! Siz bana Allah'tan başkasına ibadet etmemi mi emrediyorsunuz?’‘ Andolsun, sana ve senden önceki peygamberlere şöyle vahyedildi: Eğer Allah'a ortak koşarsan elbette amelin boşa çıkar ve elbette ziyana uğrayanlardan olursun. Hayır, yalnız Allah'a ibadet et ve şükredenlerden ol"[Zümer 64-66] ayetlerini indirdi.

 

Mürsel bir rivayettir ve daha önce mevsul olarak gelen rivayetin şahididir.

Yüce Allah ağaçları Nebi'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emrine vermiş ve isteyenler için peygamberliğine kanıt kılmıştır.

 

 

 

Ağacın, peygamberliğine şahadet ettiği rivayette ibn Ömer şöyle der: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte bir yolculuktayken bedevinin biri göründü. Bedevi yaklaşınca Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Nereye gidiyorsun?" diye sordu. Bedevi: ''Ailemin yanına gidiyorum'' dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hayırlı bir işe ne dersin?'' diye sorunca, bedevi: ''Nedir?'' dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah'tan başka ilah olmadığına, tek ve ortaksız olduğuna, Muhammed'in de Allah'ın kulu ve Resulü olduğuna şahadet etmendir'' buyurunca, bedevi: ''Dediklerinin doğru olduğunun şahidi var mı?" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vadinin kenarındaki bir ağacı göstererek: ''Şu ağaç!'' buyurdu ve ağacı yanına çağırdı. Ağaç yeri yara yara gelip Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) önünde durdu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), söylediği sözlere ağaçtan üç defa şahadet etmesini isteyince, ağaç üç defa şahadet etti. Ardından ağaç eski yerine döndü. Bedevi de Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet kabilem sözümü dinlerse onları da sana getiririm, aksi halde tek başıma gelip sana katılırım" diyerek kabilesinin yanına gitti.

 

 

 

ibn Abbas der ki: Bedevinin biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Senin Allah'ın elçisi olduğunu nereden bileceğim?" diye sordu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şu hurma ağacının dalını çağırıp yanıma getirsem Allah'ın elçisi olduğuma şahadet eder misin?'' buyurunca, bedevi: "Ederim" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dalı çağırınca dal hurma ağacından kopup yere indi ve sıçraya sıçraya Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına geldi. Sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Geri dön'' buyurunca da dal yerine geri döndü. Bunun üzerine bedevi: "Şahadet ederim ki Allah'ın Resulü'sün" dedi ve iman etti.

 

Lafız Ebu Katade'nin lafzıdır. Buhari, Tarih'te Muhammed bin Said'den rivayet etmiştir. --- Hakim, Müstedrek (2/260) ve İbn Kesir el-Bidaye ve'n-nihaye (6/125).

 

 

 

ibn Abbas der ki: Amir oğullarından bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Tabiplik konusunda üzerime adam yoktur. Şayet sende delilik varsa tedavi edeyim" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sana bir mucize göstermemi ister misin?'' diye sorunca, adam: "Olur" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şu ağacın dalını yanına çağır" buyurunca, adam denileni yaptı. Ağacın dalı sıçrayarak gelip adamın önünde dikildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dala: ''Geri dön!" deyince dal yerine döndü. Bunun üzerine adam: "Ey Amir oğulları! Bundan daha büyük bir büyücü görmüş değilim!" dedi. --- Ahmed, Müsned (1/223).

 

 

 

Ebu Muaviye bir öncekini aynı isnadla nakletmiş, adamın: "Omuzlarının arasındaki et parçasını bana göster de seni tedavi edeyim. Zira Araplar arasında tabipliği benden daha iyi olan yok" dediğini zikredip delilik konusuna değinmemiştir. Mana olarak benzerini ibn Abbas da rivayet etmiştir.

 

 

 

ibn Abbas anlatıyor: Amir oğullarından bir adam Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Tabipliğim ve bu konuda bilgim var. Şikayetin nedir? içinde seni kuşkuya düşüren bir şeyler var mı? Neye davet ediyorsun?" dedi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yüce Allah'a ve İslam'a davet ediyorum" karşılığını verdi. Adam: "Söylediğin bu şeyin bir kanıtı var mı?" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Var ve istersen sana gösterebilirim" karşılığını verdi. Sonra önünde duran ağacın bir dalına: ''Ey dal! Buraya gel!'' deyince dal ağaçtan koptu ve sıçrayarak gelip önünde durdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yerine dön!'' deyince de dal yerine döndü. Bunun üzerine adam kendi kabilesine: "Ey Amir bin Sa'sa'a ailesi!" diye seslendi, Resulullah'a da (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bundan sonra söylediğin hiçbir sözden dolayı seni kınayacak değilim" dedi. 

 

 

 

ibn Abbas anlatıyor: Adamın biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Arkadaşlarının söylediği bu şey de ne oluyor?" dedi. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) etrafında da ağaçlar vardı. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sana bir mucize göstereyim mi?" buyurdu ve ağaçların dallarından birini yanına çağırdı. Dal yeri yara yara geldi. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) önünde secdeye kapandıktan sonra kalkıp durdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emredince de dal yerine döndü. Bunun üzerine (Amirli olan) adam: "Ey Amir bin Sa'sa'a ailesi! Vallahi bundan sonra söylediği hiçbir şeyden dolayı onu kınamayacağım" diyerek oradan ayrıldı.

 

Salim bin Ebi'l-Ca'd bu şekilde rivayet etmiş, Simak'ın rivayetinde olduğu gibi adamın Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tasdik ettiğini zikretmiştir. Belki de adam başta bunun bir büyü olduğunu düşünmüş, büyücü olmadığını anlayınca da iman edip Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tasdik etmiştir. Doğrusunu Allah bilir. Bu konuda Bureyde kanalıyla da Nebi'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir rivayet gelmiştir, ancak şu ana kadar zikrettiklerimiz yeterlidir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cabir bin Abdillah el-Ensari ile Başkalarının Şahit Olduğu İki Ağaç, Çocuk ve Deve Mucizeleri, Bu Mucizelerde Peygamberliğe Dair İşaretler