MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

KADILIK ADABI

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Hakimin İçtihad Etmesi

 

19758- Şafii der ki: Yüce Allah: "Davud ile Süleyman'ı da hatırla. Hani bir ekin tarlası hakkında hüküm veriyorlardı. Çünkü halkın koyunları o ekine girmişti. Biz de hükümlerine şahit olmuştuk. Biz hüküm vermeyi Süleyman'a kavratmıştık. Zaten her birine hükümranlık ve ilim vermiştik"[Enbiya, 79] buyurmaktadır.

 

19759- Şafii der ki: Hasan b. Ebi'I-Hasan şöyle dedi: "Eğer bu ayet olmasaydı hakimlerin helak olacağını düşünürdüm. Ancak Yüce Allah birini isabetli hüküm vermesinden dolayı överken, diğerini de içtihadından dolayı övmüştür."(--- Beyhaki, es-Sünenu'l-kübra (10/118).

 

19760- Amr b. el-As'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hakim hüküm verirken içtihad eder ve doğru hüküm verirse (bu içtihadından dolayı) iki sevap kazanır. Aynı şekilde hüküm verirken içtihad eder ve yanılırsa bir sevap kazanır.''(--- Buhari, i'tisam (7352) ve Müslim, akdiye (4407- 4409).

 

19761- Aynı hadis başka bir kanalla Şafii'den isnadıyla nakledilmiştir.

Müslim bunu Sahih'te Deraverdı ve Leys b. Sa'd'dan, Buhari ise Hayve kanalıyla Yezid b. el-Had'dan rivayet etmiştir.(--- Tirmizi, ahkam (1326).

 

19762- Şafii, müctehidlerin hüküm verirken ihtilaf etmeleriyle ilgili şöyle dedi: Bunlardan herhangi birine: "Kesinlikle hata etmiştir" denemez. Değişik hüküm veren müctehidlerin her birine de: "Kendisine verilen görevi yerine getirdi ve isabet etti" denir. Çünkü bu kişiye gayb ilmi verilmemiştir. Buna kıbleyi tespit konusunda içtihad edip bunda ihtilaf edenler misal verilebilir.(--- Şafii, el-Ümm (6/200).

 

19763- Eğer: "Değişik hüküm verenlerden birinin hata etmiş olması gerekir" denilecek olursa, kendilerine bu görev verilmişse onlar için bu söylenemez. Ancak bizzat Kabe ne yönde olduğu konusundaki ihtilafta hata mümkündür. Çünkü Kabe'nin değişik iki yönde olması mümkün değildir. Eğer: "Kişi böylesi bir hatadan sorumlu tutulur mu?" denilecek olursa şöyle cevap verilir: "Bu durumda kişi araştırması sonunda isabet ederse sevap kazanır. Ancak yanılırsa bundan sorumlu tutulmaz."

 

19764- Kişi usulüne uygun şekilde araştırdıktan sonra doğruyu bulursa iki sevap alır. Usulüne uygun şekilde araştırmasına rağmen yanıtırsa bir sevap alır. Usulüne uygun şekilde araştırmadığı için yanılan kişi ise sevap almaz ve yaptığı yanlışın kefaretini öder. Bu da bazı durumlarda kişinin mutlaka doğruyu bulmakla mükellef olmayabileceğini gösterir.

 

19765- Şafii der ki: Bir nassa veya kıyasa dayanarak hüküm veren veya fetva veren, kendisine verilen görevi yerine getirmiş ve emrettiği şekilde hüküm ve fetva vermiş, iki durumda da Allah'ın ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emrine uymuş olur. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hüküm verecek olan sahabeye önce Allah'ın emrine, sonra Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uymalarını, sonra içtihad etmelerini emretmiştir. Nakledildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Muaz'a: "Neyle hüküm vereceksin?'' diye sorunca, Muaz: "Allah'ın Kitab'ıyla" cevabını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer (o meseleyi) Allah)ın Kitab)ında bulamazsanr diye sorunca:

"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetiyle" cevabını verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Resulullah)ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetinde de yoksar diye sorunca ise Muaz: "içtihad ederim" cevabını verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Resulünün elçisini muvaffak kılan (doğru yolu gösteren) Allah)a hamd olsun'' dedi.(--- Tirmizi, ahkam (1327, 1328).

 

19766- Şafii der ki: Gerekli olan delil veya kıyas olmadan hüküm vermeyi caiz görenlerin bu görüşünün geçersizliğine birçok delil vardır. Böylesi bir kişinin bu durumu: "Bana emredilmese de istediğimi yaparım" manasına gelir. Halbuki yüce Allah bunun söylediğinin hilafına hüküm vermiştir. (--- Şafii, el-Ümm (6/201).

 

19767- Şafii: "İnsan, başıboş bırakılacağını mı sanır"[Kıyame, 36] buyruğu hakkında şöyle demiştir: "İlim ehlinin Kur'an'da zikredilen başıboş buyruğu hakkında dediği, benim bildiğime muhalif değildir. Başıboş demek, kişinin kendisine emirler ve yasaklar konulmamasıdır.

 

19768- Beyhaki der ki: "Mücahid kanalıyla bu iki ayetin tefsirini Şafii'nin dediği yönde rivayet etmiştik.''(--- Mücahid, Tefsir (2/709) ve Suyuti, ed-Dürrü'l-Mensur (8/363).

 

19769- Aynı manada bir rivayet İbn Abbas'tan da yapılmıştır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Hakimin, Kendi Görüşüyle Hüküm Verdikten Sonra, Görüşünün Kitab, Sünnet veya İcmaya Ters Düştüğünü Görmesi