MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

SİYER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Müslüman Kişinin Müşriklere Müslümanların Gizli Hallerini Bildirmesi

 

18447- Hz. Ali der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), beni, Zübeyr'i ve Mikdad'ı: ''Haydi gidin, Hah bahçesine ulaştığınızda kendisinde bir mektup bulunan ve deve ile yolculuk eden bir kadın göreceksiniz (o mektubu alıp bana getirin)" buyurarak gönderdi. Bunun üzerine atlarımızı koşturarak yola çıktık ve o bahçeye yetiştiğimizde deve ile yolculuk eden kadını gördük. Ona:

"Mektubu çıkar ver" dediğimizde, kadın: "Bende mektup yoktur" dedi. Ona: "Ya mektubu çıkarırsın ya da elbiselerini soyarız" dediğimizde mektubu saç örgülerinin arasından çıkardı. Mektubu alıp Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) getirdik. Bir de ne görelim, mektup Hatib b. Ebi Belte'a tarafından Mekke müşriklerine Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bazı haberlerini vermek için yazılmış. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Hatib! Bu da nedir?'' diye sorunca, Hatib: "Ey Allah'ın Resulü! Hakkımda (hüküm vermek için) acele etme. Ben Kureyş'e sığıntı olarak gelip yerleşen biriyim. Ben gerçek bir Kureyşli değilim. Seninle beraber olan Muhacirlerin Mekke'de ailelerini ve mallarını koruyacak akrabaları vardır. Ben de akrabalarımı korumaları için onlara öyle bir iyilikte bulunmak istedim. Bunu kafir olduğumdan veya dinimden döndüğümden dolayı yapmadım" dedi. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Doğru söyledi'' buyurdu.

Ömer: "Ey Allah'ın Resulü! Bırak da onun boynunu vurayım" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu kişi Bedir' de bulunmuştur. Nereden bilirsin ki, belki de Allah, Bedir'de bulunanlara muttali olmuş ve: ''Dilediğinizi yapın, ben sizi affittim'' buyurmuştur.'' Bunun üzerine: "Ey inananlar! Benim de düşmanımı sizin de düşmanınız olan kimseleri dost edinmeyin"[Mumtehine, 1] ayeti nazil oldu.

 

Buhari ve Müslim, Sahıh'de Süfyan kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, cihad (3007) ve Müslim, fadail (6284).

 

18448- Şafii, el-Kadim'de bunu Ebu Abdirrahman es-Sülemı kanalıyla Hz. Ali'den, ibn Abbas kanalıyla Hz. Ömer'den ve Ebu'z-Zübeyr kanalıyla Cabir'den rivayet etmiştir.

 

18449- Şafii açıklamasında şöyle demiştir: Rivayet edildiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İyi haslet sahiplerinin (haddi gerektirenler dışındaki) hatalarını bağışlayın'' buyurmuştur. Eğer bu kişi iyi haslet sahibi biri ise, bu suçu Hatib'in yaptığı gibi yanlışlıkla yaptığı anlaşılırsa ve yalanla itham edilmemişse onun bağışlanması görüşündeyim. Eğer iyi haslet sahibi bir kişi değil ise onu cezalandırmak idareciye aittir. Doğrusunu da Allah bilir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Nöbetçinin Namazı