MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

SİYER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Hadlerin Savaş Bölgesinde Uygulanması

 

18154- Mekhul'un bildirdiğine göre Zeyd b. Sabit: "Ailesi düşmana iltihak eder endişesiyle kişiye savaş yerinde had uygulanmaz" demiştir.(--- Şafii, el-Ümm (7/354) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/105).

 

18155- Hakım b. Umeyr'in bildirdiğine göre Hz. Ömer, Umeyr b. Sa'd el-Ensari'ye ve diğer valilerine barış topraklarına girmeden önce savaşılan topraklarda Müslümanlardan hiç kimseye had uygulanmamasını yazmıştır.(--- Şafii, el-Ümm (7/354) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/105).

 

18156- Şafii der ki: "Allah'ın insanlara gerektiğinde uygulamasını vacip kıldığı hadlerin savaşılan topraklarda uygulanması ile İslam topraklarında uygulanması arasında bir fark yoktur.''(--- Şafii, el-Ümm (7/354).

 

18157- Zina eden, hırsızın elinin kesilmesi ve iftira eden kişinin kırbaçlanması hakkındaki ayeti buna huccet saymıştır. (Yüce Allah da) ayette İslam topraklarında veya küfür topraklarında uygulanmaması yönünde bir istisnada bulunmamıştır. (--- Şafii, el-Ümm (7/354,355).

 

18158- Sadece Ebu Said'in rivayetinde Şafii, şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Medine'de müşriklere yakın bir yerde bu konuda haddi uyguladı. Orada birçok müşrik vardı. Yine içki içen bir kişiye müşriklere yakın bir yerde haddi uygulamıştır.'' Sonrasında Şafii bu konuda açıklamalarda bulundu.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/103).

 

18159- Şafii der ki: "Müşriklere iltihak eder" demesine gelince; kişinin cezadan kurtulmak için müşriklere iltihak etmesi kendisi için daha ağırdır. Kişi cezalandırılacak kişinin kaçıp müşriklere katılması endişesini taşıyorsa cezadan sonra onu Müslümanların bulunduğu kıyı bölgelerine veya düşmana karşı Müslüman muhafızların bulunduğu bir bölgeye bırakır.(--- Şafii, el-Ümm (7/355) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/105).

 

18160- Şafii der ki: Bu konuda Ömer b. el-Hattab'tan rivayet kabul edilir değildir. Ebu Yusuf sabit olmayan bir hadisi huccet saymayı eleştirmektedir. Oysa kendisi rivayet ederken "Hocalarımızdan birinin bize bildirdiğine göre" demektedir. Bu hoca kimdir? Ayrıca Mekhul'ün bunu Zeyd b. Sabit'ten naklettiğini söylemektedir. Halbuki Mekhul, Zeyd b. Sabit'i görmüş değildir.(--- Şafii, el-Ümm (7/355) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/105).

 

18161- Beyhaki der ki: Bazıları Busr b. Ebi Ertat'ın şu hadisini huccet saymaktadır: "Busr b. Ebi Ertat'a deve çalan bir hırsız getirildi. Bunun üzerine Busr: ''Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): (Yolculuk sırasında el kesme yoktur" buyurduğunu işittim. Eğer öyle olmasaydı onun elini keserdim'' dedi.'' Bu hadis Şamlı raviler tarafından Busr'dan rivayet edilmektedir.(--- Darimi, Sünen (2/231), Ebü Davud, hudad (4408), Tirmizi, hudad (1450) ve Nesai, katu's-sarik (8/91).

 

18162- Medine ahalisi Busr'un, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hadis işitmiş olmasını kabul etmemektedir.

 

18163- Yahya b. Main: "Busr b. Ebi Ertat kötü bir adamdır" demiştir.(--- Ahmed, Müsned (4/181), İbn Sa'd, Tabakat (7/409), Buhari, et-Tarihu'l-kebir (2/123), Taberi, Tarih (5/167) ve Hakim, Müstedrek (3/591).

 

18164- Beyhaki der ki: "Yahya'nın böyle demesi onun Harre ahalisi ile

savaştığı sırada kötü davranışlar sergilemesinden dolayıdır.

Beyhaki der ki: Ubade b. es-Samit'in bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Mukim de olsanız, yolcu da olsanız, uzak olsun yakın olsun (hak edenlere) Allah'ın hadlerini uygulayın ve bu uğurda hiç kimsenin kınamasına aldırmayın" buyurmuştur.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/104).

 

18165- Ebu Davud'un, Merasil'de isnadıyla Mekhul kanalıyla Ubade'den rivayet ettiği hadis bu şekildedir. Yakub bunu Tarih'te mevsul bir isnadla mana olarak bu yönde rivayet etmiştir. Biz de bunu Sünen kitabında zikrettik.

 

18166- Bize bildirilene göre Ebu Ubeyde b. el-Cerrah, Abd b. el-Ezver'e, Dırar b. el-Hattab'a ve Ebu Cendel'e had uygulama konusunda Ömer'e bir mektup yazmıştı. Bunlar düşmanların hazır bulunduğu bir sırada içki içmişlerdi. Abd b. el-Ezver belki Yüce Allah kendilerine şehit olmayı nasip eder düşüncesiyle mektuba cevap gelene kadar had uygulamasının ertelenmesini istedi. Mektubun cevabı gelmeden de Müslümanlar düşmanla karşılaşmış ve Abd b. el-Ezver şehid edilmişti. Mektubun cevabı gelince (Ebu Ubeyde diğer ikisini çağırdı ve) kendilerine haddi uyguladı.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (9/105,106).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Savaş Bölgesinde Bir Dirhemi İki Dirheme Satmak