MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
SİYER |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Müşriklere Baskın
Yapılması ve Kadınlarla Çocukların Kasıtsız Olarak Öldürülmesi
18000- Sa'b b. Cessame
el-leysı bildiriyor: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem), müşriklerin
evlerine yapılan baskın sırasında öldürülen kadın ve çocukların durumu sorulunca,
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlar da kendilerindendir
(müşriklerdendir)" buyurdu.(--- Buhari, cihad (3012) ve Müslim, meğazi
(4468).
18001- Belki de Süfyan
rivayetinde: "Onlar da atalarındandır (müşriklerdendir)'' demiştir.(--- Müslim,
Sahih (4470).
18002- Sa'b b. Cessame
el-Leys! bildiriyor: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Müşriklerin
evlerine yapılan baskın sırasında öldürülen kadın ve çocukların hükmünün
sorulduğunu işittim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onlar da
kendilerindendir (müşriklerdendir)" buyurdu.
18003- Amr b. DInar,
Zühri'den olan rivayetinde: "Onlar da atalarındandır (müşriklerdendir)''
ziyadesinde bulunmuştur.
Buhari ve Müslim,
Sahih'de Süfyan kanalıyla rivayet etmişlerdir.
18004- Şafii der ki:
Süfyan, Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların öldürülmesini
mübah kılması açısından: "Onlar da kendilerindendir
(müşriklerdendir)" buyurduğu görüşündedir. Oysa İbn Ebi'l-Hukayk'ın olayı
bunu nesheden bir olaydır.
Zühri, Sa'b b.
Cessame'nin hadisinden bahsettiği zaman İbn Ka'b b. Malik'in hadisini de
zikrederdi.(--- Şafii, el-Ümm (4/239).
18005- Şafii der ki:
Sa'b b. Cessame'nin olayı, Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) umre
zamanında gerçekleşen bir olaydı. Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ilk umresinde gerçekleştiği söylenirse İbn Ebi'l-Hukayk, Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilk umresinden önce öldürülmüştü. Aynı
yıl içinde olduğunu söyleyenler de vardır. Eğer ikinCİ umresinde ise şüphesiz
bir şekilde İbn Ebu'I-Hukayk'ın öldürülmesini emretmesinden sonradır. Doğrusunu
da Allah bilir.
18006- Ancak Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadınların ve çocukların öldürülmesi konusunda
önce ruhsat verip sonradan bunu yasakladığını bilmiyoruz.
18007- Bize göre
yasaklaması da -Allah doğrusunu bilir- müfrezenin kimin öldürülmesi gerektiğini
bildiği halde kasıtlı olarak kadınların ve çocukların öldürülmesi yönündedir.
18008- Allah Resulü'nün
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlar da kendilerindendir
(müşriklerdendir) buyurması da, bunların iki hasleti taşıyor olmasından
dolayıdır. Biri kanlarının dökülmesini önleyecek imanlarının olmamasıdır.
Diğeri de, bulundukları bölgenin baskın yapmayı önleyecek iman bölgesi
olmamasıdır. Sonrasında Şafii bu konuda açıklamalarda bulundu.
18009- Beyhaki der ki:
"Meğazı müellifi Muhammed b. İshak b. Yesar, Ebu Rafi' b. Ebi'l-Hukayk'ın
öldürülmesinin Mustalik oğulları gazvesinden ve Hudeybiye umresinden önce
gerçekleşen bir olayolduğunu zikretmiştir."
18010- Sa'b b.
Cessame'nin hadisi şöyle nakledilmiştir: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), Ebva veya Veddan'da iken Sa'b b. Cessame'ye rastladı. Sa'b b.
Cessame, Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yabani eşek eti hediye
edince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu reddederek: ''İhramlıyız''
buyurdu." Sonra da Sa'b b. Cessame, Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) müşriklerin çocukları konusunu sormuştur.(--- Buhari, cezau's-sayd
(1825).
18011- Bu da Şafii'nin
dediği gibi bu olayın kadınların ve çocukların öldürülmesinin yasaklanmasından
sonra olduğuna delalet etmektedir. İki hadisten de Şafii'nin dediği
anlaşılmaktadır.
18012- Şafii'nin
baskının caiz olduğuna dair huccet saydığı hadis Abdullah b. Avn'dan şöyle
nakledilmiştir: "Nafi bana bir mektup yazarak İbn Ömer'in aynı şekilde
kendisine Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mustalik oğullarına,
gafi! bulundukları ve Mureysi suyunda hayvanlarını suladıkları bir sırada
saldırdığını, içlerinden savaşabilecek olanlarını öldürdüğünü, kadın ve
çocuklarını esir aldığını bildirdiğini haber verdi."
Buhari ve Müslim,
Sahih'de İbn Avn kanalıyla rivayet etmişlerdir.
18013- Enes der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hayber'e gitmek üzere yola çıktı ve
gece vakti oraya ulaştı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir
topluluğun üzerine gece vakti geldiği zaman sabahlayana kadar bekler ve baskın
yapmazdı. Ezan sesi işitirse yine saldırıya geçmezdi. Eğer namaz kılmıyorlarsa
sabahladığı zaman baskını gerçekleştirirdi. Sabah olunca bineğine bindi, diğer
Müslümanlar da bineklerine bindiler. Hayber ahalisi her zamanki gibi
zembilleriyle ve çapalarıyla işe çıkınca karşılarında Resulullah'ı (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) gördüler ve: "Muhammed ve ordusu gelmiş!" demeye
başladılar. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allahu
Ekber! Hayber harab olacaktır! Zira biz bir topluluğun sahasına girdiğimiz
zaman uyarılanların sabahı çok kötü olur!" buyurdu.
Enes der ki: "O gün
ben Ebu Talha'nın bineğinin arkasına binmiştim. Dizim de Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) dizine değiyordu."(--- Buhari, cihad (2943).
18014- Ebu Said'in
rivayetinde Şafii, Enes'in: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
sabahlayana kadar bekler ve baskın yapmazdı" demesi hakkında şöyle
demiştir: "Burada gece veya gündüz veya herhangi bir durumda baskın
yapılmasının haram olduğu kastedilmemektedir. Doğrusunu da Allah bilir. Ancak
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sabahı beklemesi kendisiyle
birlikte olanların bir pusuya düşmemeleri veya kendilerine bilmedikleri bir
yerden saldırılmaması ve nasıl baskın yaptıklarını görmesi içindir. Gece vakti
baskın yapıldığı zaman savaşanlar birbirine karışır ve Müslümanlar birbirlerini
öldürebilir. Zira İbn Atık'in öldürülmesi alayında bu durum başlarına gelmiş ve
kendilerinden bir adamın ayağı kesilmişti.(--- Şafii, el-Ümm (4/239).
18015- Beyhaki der ki:
"İbn Atik'in öldürülmesi ile onun, İbn Ebi'lHukayk'ı öldürmek için
çıkmasını kastetmektedir. Bu olayda İbn Atik düşüp ayağı incinmişti. Ancak
burada Ka'b b. el-Eşref'in öldürülmesini kastetmiştir. Ama kitabı kopya eden
burada hata etmiştir. Çünkü Ka'b b. el-Eşref'in öldürülmesi alayında Haris b.
Evs b. Muaz başından ve ayağından yaralanmıştı."
18016- Muhammed b.
Mesleme rivayetinde: "Birimizin kılıcı ona isabet etmiş ve ölmüştü"
demiştir. Abbad b. Bişr'in yüzüne veya ayağına bir kılıç darbesi gelmişti ve
onlar bunu hissetmemişti. Bu da Ka'b b. el-Eşref'in öldürülmesi alayında
cereyan etmişti.(--- Buhari, rehn (2510) ve Müslim, meğazi (4583).
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Savaşa Katılan Kadının
Öldürülmesi