MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR

İÇECEKLER

ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi

Çoğu Sarhoş Edenin Azının da Haram Olması

17301- Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşi Hz. Aişe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sarhoşluk veren her içecek haramdır" buyurmuştur.

Buharive Müslim, SahiNde Süfyan kanalıyla rivayet etmişlerdir.(--- Buhari, taharet (242) ve Müslim, eşribe (67/2001).

17302- Hz. Aişe der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bit' denilen (baldan yapılan) içeceğin hükmü sarulunca: "Sarhoşluk veren her içecek haramdır" buyurdu.

Buhari ve Müslim, Sahih'de Malik kanalıyla rivayet etmişlerdir.

17303- Ebu Musa el-Eş'ari bildiriyor: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) baldan yapılan ve kendisine bit' denilen, mısır ve arpadan yapılan ve kendisine mizr denilen içeceğin hükmü soruldu. Bunların her ikisi de sarhoşluk vermekteydi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sarhoşluk veren her şey haramdır" buyurdu.(--- Buhari, hükümler (7172) ve Müslim, meğazi (6/531).

17304- Buhari ve Müslim'in Sahih'lerinde aynısı rivayet edilmiştir. Daha önce de Enes b. Malik kanalıyla: "Koruk hurma ile kuru hurmanın karışımından elde edilen bir meşrubat dağıtıyordum ... " şeklinde rivayet edilmişti.

17305- Enes b. Malik der ki: "İçki haram kılındığında üzümden elde edilen içki çok azdı. İçkinin geneli de koruk hurma ile yaş hurmadan elde ediliyordu.''(--- Buhari, eşribe (5583) ve Müslim, eşribe (6/4960).

17306- Nu'man b. Beşır der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "İçki; meyve suyundan (şıradan), kuru üzümden, hurmadan, buğdaydan, arpa ve mısırdan yapılabilir. Ama ben sarhoşluk veren her türlü içeceği yasaklıyorum. ''(--- Ebu Davud, Sünen (3/326, 327), Tirmizi, eşribe (4/297), İbn Mace (2/1121) ve Ahmed, Müsned (4/267).

17307- Sabit (sahih) hadiste İbn Ömer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hutbe vererek: ''Sonrasına gelince; içkiyi haram kılan hüküm nazil olduğunda içki; üzüm) hurma, bal, buğday ve arpa olmak üzere beş maddeden imal ediliyordu. İçki (hamr) da aklı gideren (her) şeydir'' buyurdu. Ey insanlar! Üç şey var ki Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunlara yönelik nasıl davranacağımıza dair kesin bir söz söylemeden aramızdan ayrılmamasını isterdim. Bu üç şey de dedenin mirastaki payı, kelale ve faizin bir bölümüdür.

Başka bir kanalla aynısı: "Abdullah b. Ömer'in bildirdiğine göre" şeklinde rivayet edilmiştir.

Buhar'ı, Sahih'de farklı kanallarla Ebu Hayyan'dan rivayet etmiştir.(--- Buhari, tefsir, (4619) ve Müslim, Sahlh (7406-7408).

17308- Ebu Hureyre'nin Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklettiği: "İçki iki ağaçtan elde edilir. Biri hurma, biri de üzüm ağacıdır'' hadisiyle ilgili Ebu Süleyman der ki: Bu daha önce zikredilen rivayete muhaliftir. Hadis mana olarak içkinin başka şeylerden elde edilmesi ile birlikte çoğunun hurmadan ve üzümden elde edilmesi şeklindedir. İçki başka şeylerden de elde ediliyor olsa bile bunlardan elde edilen içkinin zararının çok olması açısından haram kılındığını güçlendirmek için bu ikisi zikredilmiştir. Tıpkı: "Kişi et yiyerek doyar, deve kılı giyerek ısınır" denilmesi gibi. Burada etten başka şeyle doyulmayacağı, deve kılından başkasıyla ısınılamayacağı anlamı çıkmaz. Sadece etin başka şeyden daha iyi doyuracağı ve deve kılının başka şeyden daha güzel ısıtacağını tekid etmek için böyle denir. Doğrusunu da Allah bilir.(--- Hattabi, Mealim es-Sünen (4/263).

17309- İbn Tavus, babasından bildiriyor: Ebu Vehb el-Ceyşanı, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bit' denilen içeceğin hükmünü sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoşluk veren her şey haramdır" buyurdu.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/292).

17310- Bu rivayette bu şekilde bit' olarak zikredilmiştir. Ancak başka biri Süfyan'dan olan rivayetinde şöyle demiştir: "Ebu Vehb el-Ceyşanı mizr denen içeceğin hükmünü sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Mizr denen içecek nedir?'' buyurdu. Ebu Vehb: ''Mısır tanelerinden yapılan bir tür içecektir'' deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoşluk veren her şey haramdır'' buyurdu."

17311- Süfyan'dan bu şekilde mürsel olarak gelmiştir.

17312- Cabir bildiriyor: Yemen'de bir bölge olan Ceyşan ahalisinden bir adam Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip memleketlerinde mısırdan yaptıkları ve adına mizr dedikleri meşrubatın hükmünü sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu sarhoş edici bir içecek mi?" diye sorunca: "Evet!" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoş edici her şey haramdır. Yüce Allah da sarhoş edici içeceklerden içen kişilere ahirette tinetu'l-habal'dan içireceği sözünü vermiştir!" buyurdu. Oradakiler: "Ey Allah'ın Resulü! Tinetu'l-habal ne ki?" diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Cehennemdekilerin teridir" veya: ''Cehennemde yanan kişilerden akan şeylerdir" karşılığını verdi.

Müslim, Sahih'de Kuteybe'den rivayet etmiştir.(--- Müslim, eşribe (6 / 532).

17313- Ebu'l-Cuveyriye el-Cermı der ki: Araplardan bunu İbn Abbas'a soran ilk kişi benim. O sırtını Kabe'ye dayamış iken kendisine bazak denilen içeceğin hükmünü sorduğumda: "Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında henüz yoktu, ama sarhoşluk veren her türlü içecek haramdır" karşılığını verdi.

17314- Süfyan es-Sevrl bunu Ebu'I-Cuveyriye'den rivayet ederek ona mutabaat etmiştir. Buhari de bunu aynı kanalla tahric etmiştir.

17315- Ata b. Yesar bildiriyor: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ğubeyranın hükmü sorulunca: ''Onda bir hayır yoktur" buyurdu ve onu yasakladı.

17316- Malik, Zeyd'den naklederek: "Bu sarhoş verir" demiştir.(--- Malik, Muvaffa (2/845).

17317- Mürsel bir hadistir.

17318- Ümmü Habıbe'den mevsul olarak şöyle rivayet edilmiştir: Yemen ahalisinden bazı insanlar Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiklerinde: "Ey Allah'ın Resulü! Buğday ve arpadan yaptığımız bir içecek var" dediler. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Gubeyrd denilen şey mi?" diye sorunca: "Evet!" karşılığını verdiler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu içmeyin'' buyurdu.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/292), Ahmed, Müsned (6/427), Taberani (23/242) ve Heysemi, Mecmau'z-zevaid (5/55).

17319- Deylem el-Himyerı der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Allah'ın Resulü! İklimi soğuk bir bölgede ağır işlerde çalışıyoruz. Bedenimizi güçlü tutmak ve bölgenin soğuklarına karşı korunmak için de buğdaydan imal ettiğimiz meşrubatı içiyoruz" dedim. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Sarhoşluk veriyor mu?" diye sorunca: "Evet!" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ondan uzak durun!'' buyurdu. Ona: "Ama insanlar onu içmekten geri durmaz!" dediğimde: "İçmeyi bırakmazlarsa onlarla savaşın'' buyurdu.(--- Ebu Davud, eşribe (3683) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/292).

17320- Beyhaki der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buğdaydan imal edilen meşrubat konusunda: "Ondan uzak durun!'' buyurması onun azını da çoğunu da kapsamaktadır.

17321- Beyhaki der ki: Yüce Allah'ın: "Bunlardan uzak durun" buyurması gibi. Bütün bu rivayetler Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sarhoşluk veren şeyleri içmeyi haram kıldığına delalet etmektedir. Bu, azı da çoğu da kapsamaktadır. Bunu da: ''.....''[Maide, 90] ayetinde geçtiği gibi hamr (içki / şarap) diye adlandırmıştır.

17322- İbn Ömer der ki: "Sarhoşluk veren her şey içki hükmündedir ve sarhoşluk veren her şey haramdır.''(--- Müslim, eşribe (6/533).

17323- Malik bunu birçok rivayetinde bu şekilde kendisinden mevkuf olarak rivayet etmiştir. Ravh b. Ubade ise bunu Malik'ten merfu olarak rivayet etmiştir.

17324- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sarhoşluk veren her şey içki hükmündedir ve sarhoşluk veren her şey haramdır'' buyurmuştur.(--- Müslim, eşribe (6/533).

17325- İbn Ömer'in bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoşluk veren her şey içki / şarap hükmündedir ve sarhoşluk veren her şey haramdır" buyurmuştur.

Müslim, Sahlh'de İshak b. İbrahim ve başkası kanalıyla Ravh'tan, o da İbn Cüreyc'ten rivayet etmiştir. Ayrıca Eyyub es-Sahtiyani ve Ubeydullah b. Ömer kanalıyla Nati'den, İbn Ömer'den, Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tahric etmiştir.(--- Müslim, eşribe (6/533). --- (6/532).

17326- MahmOd b. Lebid el-Ensari bildiriyor: Ömer b. el-Hattab, Şam'a geldiği zaman Şamlılar bölgedeki vebadan ve havasının ağırlığından yana şikayette bulunarak: "Ancak şu içeceği (üzüm suyu) içmemiz bize yarıyor" dediler. Ömer: "Bal için" deyince, onlar: "Bal bize yaramıyor" karşılığını verdiler. Bölge ahalisinden bir adam: "İçtiğimiz ve sarhoş etmeyen bu içecekten sana da biraz yapalım mı?" deyince, Ömer: "Olur!" karşılığını verdi.

Bunun üzerine üzüm suyunu üçte ikisi gidip üçte biri kalana kadar kaynattılar ve Ömer'e getirdiler. Ömer parmağını bu içeceğin içine sokup çıkardı ve parmağını havaya kaldırarak: "Tila (pekmez) denilen şey bu! Develere sürülen katrana benziyor!" dedi ve bunu içebileceklerini söyledi. Ubade b. es-Samit ona: "Vallahi bu içeceği onlara helal kıldın!" deyince, Ömer: "Vallahi hayır! Allahım! Onlara haram kıldığın bir şeyi helal, helal kıldığın bir şeyi de haram kılacak değilim" karşılığını verdi.(--- Malik, Muvafta (847).

17327- Saib b. Yezid bildiriyor: Ömer b. el-Hattab yanımıza çıkıp: "Filan kişiden içki kokusu aldım. Ancak adam tila (pekmez) içtiğini söylüyor. Bu içtiği şeyi soracağım, eğer sarhoş edici bir şeyse cezalandırıp değnek atacağım!" dedi ve (içtiği şeyin sarhoş edici içeceklerden olduğunu öğrenince de) adama tam ceza uyguladı.(--- Malik, Muvafta (2/842) ve Nesai, S. el-Kübra (8/22).

17328- Saib b. Yezid bildiriyor: Ömer b. el-Hattab çıkıp bir cenaze namazını kıldı. Bu sırada onun: "Ubeydullah b. Ömer (oğlum) ve arkadaşlarından içki kokusu aldım. Bu içeceğin ne olduğunu soracağım, şayet sarhoşluk veren bir içecek ise onları cezalandıracağım" dedi.(--- Şafii, el-Ümm (6/144) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/315).

17329- SüfyEm'ın Ma'mer'den, onun da Zühri'den bildirdiğine göre Saib b. Yezid, Hz. Ömer'in bundan dolayı onlara haddi uyguladığında orada hazır bulunmuştur.

17330- Ali b. Ebi Talib der ki: "İçki veya sarhoş eden şıra içtiği için yanıma biri getirilirse mutlaka ona haddi uygulanm!"(--- Zeyd, Müsned (4/505) ve el-Müzeni, Muhtasar (265).

17331- Ebu Cafer bildiriyor: Ömer b. el-Hattab: "Eğer bugün Kudame'ye ceza uygulanacak olursa bundan sonra da kimse cezasız bırakılmayacaktır" dedi. Kudame, Bedir savaşına katılanlardan idi. (--- Abdurrezzak, Musannef(9/240) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (8/315, 316).

17332- İbn Cüreyc der ki: Ata'ya: "Birinden içki kokusu geliyor diye cezalandırır mısın?" diye sorduğumda şöyle dedi: "Bazen bu koku içilmesinde sakınca olmayan bir içecekten de gelebilir. Ancak bir topluluk bir içecekten içer de içlerinden sadece biri sarhoş olursa içenlerin tümüne cezanın tamamı verilir.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (8/315).

17333- Şafii der ki: "Bu konuda Ata'nın sözü Ömer b. el-Hattab'ın sözü gibidir, ona muhalif değildir. İçeceğin sarhoşluk verici olduğunu ancak bir kişinin ondan sarhoş olması halinde anlarız. Sonra da onun içilmesi halinde içeni sarhoş etmese de içkiye kıyas olarak bu kişiye cezayı uygularız."

17334- Şafii der ki: Bazıları bana şöyle dedi: "İçki ve sarhoşluk veren her şey haramdır. İçecek sarhoşluk verirse haramdır. Sarhoşluk veren nebizi (şırayı) içen kişiye de ancak sarhoş olması halinde had (şeri ceza) uygulanır.''

17335- Böyle diyen bir kişiye: "Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelen hadis ile Ömer'den ve Ali'den sabit olarak gelen hadise nasıl muhalefet ettin? Zira Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından hiç kimse bunun hilafına bir şey dememiştir" denildi.

17336- Bize bildirilene göre Hz. Ömer kendisine had uyguladığı kişiden artan içeceği içmiştir.

17337- Biz de ona: "Bu size yanınızda meçhulolan ve rivayeti huccet sayılmayan bir adamdan rivayet edilmiştir" dedik.(--- Şafii, el-Ümm (6/144).

17338- Beyhaki der ki: A'meş bunu bir defa "Ebu İshak - Amir eş-Şa'bi kanalıyla Said b. Zi La've'den rivayet etmiştir. Bir defa da Ebu İshak kanalıyla Said b. Zi Huddan ve İbn Zi La've'den şöyle nakletmiştir: "Adamın biri Ömer'in tulumundan içti ve sarhoş oldu. Sonra Ömer'in yanına gelip özür dileyerek: "Senin tulumundan içtim" dedi. Bunun üzerine Ömer: "Sarhoş olmadan dolayı sana değnek atacağım" deyip ona değnek attı.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (2/104).

17339- İnsaflı davranmayan kimse de daha önce Ömer ve başkasından zikrettiğimize karşı Said b. Zi La've'nin rivayetini huccet saymaktadır.

17340- Muhammed b. İsmail el-Buhari der ki: Said b. Zi La've şıra konusunda Ömer'den olan rivayetinde insanlara muhalefet etmiştir ve bilinen bir hadis değildir. Bazıları da: "Said b. Zi Huddan'dan rivayet edilmesi yanılgıdan ibarettir" demiştir.

17341- İshak b. İbrahım el-Hanzali der ki: İbn İdris'in (yani Abdullah b. İdrıs el-Kufi'nin) yanında idim. Yanında bir grup vardı. Sarhoşluk veren şeylerin konusu açılınca Hicazlılar bu şeylerin haram olduğunu söyledi. Kufe ahalisi ise bunun helal olduğunu bildiren hadisi huccet gösterdiler. Bunun üzerine Hicazlılar veya İbn İdris: "Vallahi sizler bu konuda ne Muhacir, ne Ensar, ne de Ensar'ın çocuklarından rivayette bulunmuyorsunuz. Ancak körlerden, amalardan, topallardan, şaşılardan ve gözü çapaklılardan hadis rivayet ediyorsunuz" dedi.

17342- Muhammed b. Nasr bunu İshak kanalıyla Abdullah b. İdris'ten bir kısım mana ile şu ziyadeyle rivayet etmiştir: "Muhacir ve Ensar'ın çocuklarından bu konuda gelen rivayetlere ne diyorsunuz? Muhammed b. Amr b. Alkame b. Vakkas el-Leysi'nin Ebu Seleme b. Abdirrahman'dan, onun da Abdullah b. Ömer b. el-Hattab'dan bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoşluk veren her şey şarap hükmündedir ve sarhoşluk veren her şey haramdır'' buyurmuştur."(--- Tirmizi, eşribe (ı 864), İbn Mace, eşribe (2/1124) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/306).

17343- Beyhaki der ki: Bu konuda huccet saydığımız hadislerin sahihliği konusunda hadis alimleri icma etmiştir. Şıranın keskinliğini su ile öldürme konusunda Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sonra da Ömer'den gelen hadislerin isnadı kuvvetli değildir. Açık olarak rivayet ettiğimiz ve zaruret anında şıranın keskinliğini su ile öldürme konusundaki rivayetlerin lafızları şu şekildedir: Aşırı keskin olduğundan endişe edilirse üzerine su katılsın. Aşırı keskin olup sarhoş edecek kıvama gelmesi konusu ise bir sonraki rivayette şöyle zikredilmiştir:(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/302).

17344- Ebu Davud'un Sünen'inde bize rivayet olunduğuna göre: Ebu Hureyre der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bazı günlerini oruçla geçirdiğini öğrendim. Kabak içinde yaptığım şırayı ona ikram etmek üzere de iftar vaktinin gelmesini bekledim. İftar zamanı şırayı alıp yanına gittiğimde şıranın köpürdüğünü gördüm. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunu al ve duvara vurup kır! Zira bu, Allah'a ve ahiret gününe inanmayanların içeceğidir" buyurdu.(--- Ebu Davud (3716) ve İbn Mace, eşribe (2/1128).

17345- Osman b. Allak bunu Zeyd b. Vakıd'dan rivayet ederek ona mutabaat etmiştir. Rivayetinde de Halid b. Hüseyn'in bunu Ebu Hureyre'den işittiğini zikretmiştir.

17346- Aynı mana ile Ebu Musa el-Eş'ari'den rivayet edilmiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/303) ve Heysemi, Mecmau'z-zevaid (5/61).

17347- Allah ResUlü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sarhoşluk veren her içecek haramdır" buyurmuşken nasılolur da bu hadisler sarhoşluk verme derecesine göre haram kılma yönünde değerlendirilir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sarhoşluk veren her şeyi haram kılarak: "Sarhoşluk veren her şey şarap hükmündedir" buyurmuş ve onu hamr olarak adlandırmıştır. Sonra da haram olduğunu bildirerek: ''Sarhoşluk veren her şey haramdır" buyurmuştur. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz''[Maide, 90] ayetine dayanarak onu hamr diye adlandırmıştır. Sonra bunu tevil ve tahrif edenlerin önüne geçerek: "çoğu sarhoş, edenin azı da haramdır" buyurmuştur.

Cabir b. Abdillah el-Ensari, Abdullah b. Ömer ve Abdullah b. Amr hadisleriyle Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde rivayet edilmiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/296).

17348- Amir b. Sa'd b. Ebi Vakkas'ın, babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sarhoşluk veren her şeyi size yasaklıyorum" buyurmuştur.

17349- Hz. Aişe der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sarhoşluk veren her şey haramdır. Bir farak'ı sarhoş eden şeyin bir avucu da haramdır" buyurduğunu işittim.

Ebu Davud, Sünen'de Müsedded ve Musa b. İsmail kanalıyla Mehdı b. Meymun'dan rivayet etmiştir.(--- Ahmed, Müsned (6/131), Ebu Davud, eşribe (3687), Tirmizi (1866) ve İbn Hibban, Mevaridu'z-Zem'an (1388).

17350- Ebu Osman, Merv kadısı el-Ensari'nin azatlısıdır ve adı, Ömer b.

Salim'dir. Ona Amr da denilmektedir. Buhari böyle demiştir.(--- Buhari, Tarih (3/2/161).

17351- Beyhaki der ki: "Onların şırasının vasfını bilenler şıra hakkında gelen kesin haberleri huccet saymamaktadır."

17352- Bize sabit bir hadiste rivayet olunduğuna göre Hz. Aişe der ki: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üst tarafı bağlanan ve alt tarafında delik bulunan bir su tulumunda şıra yapardık. Sabah yaptığımız şırayı akşam, akşam yaptığımız şırayı da sabah içerdi."(--- Müslim, eşribe (6/538).

17353- Başka bir rivayette ise: "Bir şeyarttığı zaman onu dökerdim'' ziyadesiyle nakledilmiştir.

17354- Abdullah b. ed-Deylemi, babasından bildiriyor: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kuru üzümle ne yapabiliriz?" diye sorduğumuzda: ''Sabah şırasını yapar (akşam) içersiniz. Ancak onu testilerde değil tulumlarda bekletin. Zira tulumda uzun bir süre beklediği zaman sirkeye dönüşür" buyurdu.(--- Ebu Davud, Sünen (3/334).

17355- Yahya b. Ubeydillah el-Behranı der ki: İbn Abbas'a tila (pekmez) konusu sorulunca şöyle dedi: "Ateş (haram olan) bir şeyi helal veya (helal olan bir şeyi) haram kılmaz! Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gece vakti su tulumu içinde kuru üzüm ıslatılırdı. Sabah olunca ıslatıldığı günden başlamak üzere onu ikinci ve üçüncü günün akşamına kadar içerdi. Üçüncü günün akşamında kalanı ya kendisi içer veya hizmetçilere içirirdi. Artan olursa da dökerdi."

Müslim, Sahih'de İshak'tan rivayet etmiştir.(--- Müslim, eşribe (6/536).

17356- Zeyd b. Ebi Uneyse bunu Yahya b. Ubeyd kanalıyla: "İkinci günün akşamına kadar içerdi" şeklinde rivayet etmiştir.

17357- Şu'be bunu Yahya'dan rivayet etmiştir. Ancak kendisinden gelen rivayette ihtilaf edilerek: "İkinci günün akşamına kadar içerdi" denilirken: "Üçüncü günün akşamına kadar içerdi" şeklinde de rivayet edilmiştir.

17358- Bütün bu rivayetler (şıranın) keskinliğinin artacağı endişesi olmadığı günlerdir. Hz. Aişe, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içeceğini en iyi bilendir. Hz. Aişe'nin bu konudaki rivayeti ile birlikte İbnu'd-Deylemi'nin de rivayeti bulunmaktadır.

17359- Ömer b. el-Hattab ve sahabelerden başkaları şırayı bu süre zarfında tüketirdi.

17360- Zeyd b. Eslem, babasından bildiriyor: "Hz. Ömer'e sabah vakti kuru üzümden şıra yapılır, bunu akşam içerdi. Akşam vakti yapılan şırayı da sabah içerdi. Yeniden şıra yapılacağı zaman (kap yıkanır ve) içinde tortu bırakılmazdı.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/302).

17361- Rivayet edildiğine göre Hz. Ömer'e keskinleşmiş şıra getirilince: "Keskinliğini suyla kırın" demiştir. Ubeydullah b. Ömer: "Ömer aşırı tatlı olduğu için o şıraya su kattı" demiştir.(--- Abdurrezzak, Musannef (9/225) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/305, 306).

17362- Beyhaki der ki: "İbn Ömer'e testide şıra yapılınca onun tadına baktı ve tatlı olduğunu gördü" rivayeti de buna delalet etmektedir.(--- Abdurrezzak, Musannef (9/206).

17363- Rivayet edildiğine göre Hz. Ömer bu şırayı getirtip tadına baktı. Ancak yüzünü ekşitti ve su getirilmesini söyledi. Getirilen suyu şıraya kattıktan sonra da içti. Nafi der ki: "Vallahi Ömer'in yüzünü ekşitmesi de şıranın sirkeye dönüşmüş olmasından dolayıdır.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/306).

17364- İbnu'l-Müseyyeb kanalıyla aynı mana ile rivayet edilmiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/305).

17365- Utbe b. Ferkad: "Hz. Ömer'in tadına baktığı şıra sirkeye dönüşmüştü" demiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/306).

17366- İbn Abbas der ki: "İçkinin bizzat kendisi azı olsun çoğu olsun haram kılındı. Seker olan her içecek de haram kllındı.''

Burada bahsedilen seker, sarhoşluk veren şeylerdir.(--- Nesai, eşribe (5/40).

17367- İbn Abbas der ki: "İçkinin bizzat kendisi haram kılındı. Seker olan her içecek de haram kllındı.''(--- Heysemi, Mecmau'z-zevaid (S /53).

17368- Musa b. Harun bunu Ahmed kanalıyla bu şekilde rivayet etmiş ve: "İbn Abbas'tan naklediten sahih rivayet budur" demiştir. Tavus, Ata ve Mücahid kendisinden: "çoğu sarhoş edenin azı da haramdır" şeklinde rivayette bulunmuştur.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/298).

17369- (Herev!), el-Canbeyn'de seker ifadesini açıklarken: "Bu, Acemlerin içkisidir" demiştir. Sarhoşluk vermesinden dolayı da kendisine: "Seker (sarhoşluk)" denilmektedir.

17370- Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İçin, ama sarhoş olmayın" rivayeti hatalıdır. Doğru olanı İbn Bureyde'nin, babası kanalıyla: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Daha önce su tulumları dışında her türlü kap içinde şıra yapmanızı yasaklamıştım. Artık istediğiniz kapta şıra yapabilir ve içebilirsiniz. Ancak sarhoş edecek olan içecekleri içmeyin'' buyurdu" şeklinde naklettiği hadistir.(--- Müslim, cenazeler (2224, 2225).

17371- İbn Mes'ud'dan: "Sarhoşluk veren her şey haramdır. Haram olanı da seni sarhoş edecek kadar alanıdır" şeklinde nakledilen rivayeti, Haccik b. Ertat, "Hammad - İbrahım" kanalıyla İbn Mes'ud'dan rivayet etmiştir ve Haccac huccet biri değildir.(--- Darakutni, eşribe (2/531) ve Zeylai, Nasbu'r-Raye (4/305).

17372- Bu rivayet Abdullah b. el-Mübarek'e zikredilince: "Batıl bir rivayettir" dedi. Böyle demesinin sebebi İbnu'l-Mübarek'in, "Hasan b. Amr el-Fukeymı - Fudayl b. Amr" kanalıyla İbrahım'den: "(Hocalanmız) kişinin bir içeceği içip de ondan sarhoş olması durumunda bir daha aynı içeceği içmesinin asla caiz olmadığını söylerdi" şeklinde rivayette bulunmasından dolayıdır.

17373- Muhammed b. İsmail el-Buhari der ki: Zekeriya b. Adiy: "İbnu'lMübarek, Kufe'ye geldiği zaman" diyerek bir kıssayı ve kıssada bu rivayeti zikretti.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/298, 299).

17374- İbrahım, İbn Mes'ud'un böyle dediğini naklettikten sonra kendisi nasıl (böyle diyerek) ona muhalefet eder ki! Bu da Haccac b. Ertat'ın rivayetinin batıl bir rivayet olduğuna delalet etmektedir.

17375- Bize bildirilene göre İbn Abbas: "Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem şarap, hem de güzel gıdalar edinirsiniz"[Nahl, 67] ayetini açıklarken: "Şarap (seker), bu meyvelerden elde edilen haram gıdalardır. Güzel gıdalar ise bunlardan elde edilen helal gıdalardır" demiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/297) ve Suyuti, ed-Dürru'l-mensur (5/142).

17376- Bize bildirilene göre Said b. Cübeyr şöyle demiştir: "Şarap (seker), haram alandır. (Bir defa da seker ifadesi yerine "hamr" ifadesini kullanmıştır.) Güzel gıdalar ise bunlardan elde edilen helal gıdalardır.''(--- Suyuti, ed-Dürru'l-mensur (5/143).

17377- Muğıre bildiriyor: İbrahım, Şa'bi ve Ebu Rezını "Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem şarap, hem de güzel gıdalar edinirsiniz''[Nahl, 67] ayeti konusunda: "Neshedilmiştir" demişlerdir. (--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/297) ve SuyUtl, ed-Dürru'l-mensur (5/143).

17378- Bize bildirilene göre Mücahid: "Şarap (seker) henüz haram kılınmadan önceki içkidir. Güzel gıda ise bunların suyu çıkarılmadan yenilmesidir" demiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (8/297) ve Mücahid, Tefsir (1/348).

17379- Bu ayet Şa'bi'ye sorulunca: "Bu, Mekke'de nazil olan bir ayettir. İçki ise daha sonra haram kılındı" karşılığını verdi.(--- Suyuti, ed-Dürru'l-mensur (5/142).

17380- Katade ise: "Bu, Acemlerin içkisidir ve bunu edinme Maide Suresi'ndeki yasakla neshedilmiştir" demiştir.(--- Suyuti, ed-Dürru'l-mensur (5/142).

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

İçkiden Dolayı Kendisine Dört Defa Ceza Uygulanan Kişinin Beşinci Defa İçmesi