MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
HUL’ VE TALAK |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Zorlama Sonucu Yapılan
Talak
14799- Şafii der ki:
Yüce Allah: "Gönlü imanla dolu olduğu halde, zor altında olan kimse
müstesna''[Nahl, 106] buyurmuştur. Küfrün gerçekleşmesi, eşlerin ayrılması ve kafirin
öldürülüp malının ganimet olarak alınması için bazı şartlar vardır. Allah zor
altında olan kişinin bütün sözlerindeki sorumluluğu kaldırır. Eğer zor altında
büyük olan (küfür) sözünün sorumluluğu düşüyorsa, daha küçük olan (boşama)
sözünün sorumluluğu da düşer.
Sonra Şafii bunun
açıklamasında bulunarak: "Kişi korku altında zorlanarak bir şey dediği
zaman sözü ne olursa olsun sözündeki sorumluluk düşer" dedi. Bu konuda
alışverişi, nikahı, talakı ve azat etmeyi zikrederek açıklamalarda bulundu.(---
Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (7/356).
14800- Hasan'ın
bildirdiğine göre Hz. Ali: "Zorlananın talakı geçerli değildir"
demiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (7/357) ve Şafii, el-Ümm (7/173).
14801- Şafii bu rivayeti
Iraklıların Hz. Ali'ye bu konuda muhalif düştüklerini vurgulamak için irad
etmiştir.
14802- Ömer b. el-Hattab
zamanında bir adam bal almak için iple sarkınca hanımı gelip ipin yanında durdu
ve: "Ya ipi keserim ya da beni üç talakla boşarsın" deyip yemin etti.
Adam hanımına Allah ve İslam'ı hatırlatıp yapmamasını istedi; ancak kadın kabul
etmeyince onu üç talakla boşadı. Adam yukarı çıkınca Ömer b. el-Hattab'a gidip
olanları anlattı. Ömer: "Ailene geri dön. Bu, talak değildir"
dedi.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (7/357) ve İbn Hazm, el-Muhalla (8/331).
14803- Bu hadis başka
bir kanalla: "Mesele Ömer'e arz edilince, Ömer kadını ondan bain talakla
ayırdı" şeklinde nakledilmiştir.
14804- Ebu Ubeyd der ki:
"Ömer'den bunun hilafına bir rivayet vardır.''(--- Beyhaki,
es-Sünenü'l-kübra. (7/357) ve İbn Hazm, el-Muhalld (10/202).
14805- munkatı bir
hadistir. İbn Ömer, İbn Abbas ve İbnu'z-Zübeyr'den mevsul olarak rivayet
edilmiştir. Sahabelerden kendilerine muhalefet eden kimse yoktur.(--- Beyhaki,
es-Sünenü'l-kübra (7/357).
14806- İkrime'den nakledildiğine
göre kendisine hırsızların zorlamasıyla hanımını boşayan kişinin durumu
sorulunca şu karşılığı verdi: "İbn Abbas: ''Bu talak geçersizdir''
dedi.''(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (7/358).
14807- İbn Ömer ile
İbnü'z-Zübeyr'in söz konusu hadislerine gelince; Malik'in bildirdiğine göre
Sabit b. el-Ahnef, Abdurrahman b. Zeyd b. el-Hattab'ın ümmü velediyle evlendi.
Sabit der ki: Abdullah b. Abdirrahman beni çağırınca gidip yanına girdim ve
önünde bir kırbaç, demir bukağı ve oturttuğu iki köle gördüm. Bana: "Onu
boşa! Yoksa Allah'a yemin ederim ki sana şöyle şöyle yaparım" deyince,
ben: "O bin talak ile boş olsun" deyip yanından çıktım. Mekke yolunda
Abdullah b. Ömer'e yetiştim ve ona başıma gelenleri anlattım. Abdullah: "Bu
talak sayılmaz, karın sana helaldir. Ona dönebilirsin" dedi. Sonra
Abdullah b. ez-Zübeyr'e gidip başımdan geçeni ona anlattım. O da bana:
"Karın sana helaldir, ailene dön" dedi.(--- Malikı Muvatta (2/587) ve
Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (7/358).
14808- Başka bir kanalla
bir öncekinin aynısı bundan daha uzun bir şekilde rivayet edilmiştir. Ata,
Tavus, Hasan, Cabir b. Zeyd, Şureyh, İkrime, Ömer b. Abdilaziz ve Abdullah b.
Ubeyd b. Umeyr yine bu görüştedir.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (7/358).
14809- Muhammed b. Ubeyd
b. Ebi Salih bildiriyor: Adiy b. Adiy beni Safiyye binti Şeybe'ye, Hz. Aişe'den
naklettiği rivayetler hakkında sormam için gönderdi. Safiyye, Hz. Aişe'den
naklederek şöyle dedi: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Zorlama sonucu yapılan talak ve köle azad etmek geçersizdir'' buyurduğunu
işittim."
Ebu Davud, Sünen'de
İbrahım b. Sa'd kanalıyla İbn İshak'tan rivayet etmiştir.(--- Ebu Davud, talak
(2193).
14810- Ebu Süleyman
el-Hattabı: "İğldk kelimesinin manası zorlamadır" dedi.
14811- İbn Abbas'ın bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce
Allah, ümmetimden hata, unutma ve zorlama sonucu yaptıkları şeyleri
bağışlamıştır. ''(--- Beyhaki, es-$ünenü'l-kübra (7/356) ve İbn Mace, talak
(1/659).
14812- Beyhaki der ki:
"Hadisin bazı lafızlarını delillerle bazı durumlara has kılmak, delilsiz
olarak her şeyi bu kapsama almayı gerektirmez."
14813- Ali b.
Hanzala'nın, babasından bildirdiğine göre Hz. Ömer: "Kişi aç bırakılınca,
bağladığında veya dövülünce kendini emniyette hissedemez" demiştir.(---
Beyhakl, es-$ünenü'l-kübra (7/359).
14814- Beyhaki der ki:
Kişi zorlanarak boşama yapabilir ve yemin edebilir.
Huzeyfe ve babası
müşrikler tarafından yakalanınca Medine'ye gitmeleri ve Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile birlikte savaşa katılmamaları konusunda kendilerine yemin
ettirdiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Bedir savaşına çıkınca
kendileri müşrikler tarafından yakalanmış, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ile birlikte savaşa katılmayıp Medine'ye gitmeleri konusunda müşrikler
kendilerine yemin ettirmiş ve Yüce Allah adına kendilerinden söz almıştı. Bu
durum Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) haber verilince: "Tamam
gidin! Onlara verdiğimiz söze vifa gösterip, onlara karşı da Yüce Allah'tan
yardım dileyelim'' buyurdu. Bu olay İslam'ın ilk dönemlerinde hükümlerin belli
olmasından önce cereyan etmişti. Eğer bu zamanda bir Müslüman müşriklerle
savaşmayacağına dair yemin ettirilecek olursa yeminini bozup müşriklere karşı
savaşmasını söyleriz.(--- Müslim, meğazi (6/152).
14815- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Üç şeyin şakası da, ciddisi de ciddi olarak sayılır. Bunlar nikah, boşama
ve boşanan kadını döndürmedir.'' Ancak zorlama olayı bunun dışındadır. Çünkü
zorlama ile yapılan şey ne ciddidir, ne de şakadır.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: