MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

FEY VE GANİMET

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Feyi Divandaki Listeye Göre Dağıtmak

 

13209- Ebu Cafer b. Muhammed b. Ali bildiriyor: Hz. Ömer divan defterlerini tutacağı zaman: "Sizce yazmaya önce kimlerden başlayayım?" diye sordu. Ona: "En yakın olanlarından başlamak üzere akrabalarından" denilince: "Aksine en yakın olanlarından başlamak üzere Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) akrabalarından başlayacağım" dedi.(--- Şafii, el-Ümm (4/158) ve Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/364).

 

13210- Şafii der ki: Kureyş kabilelerinden birden bazla alimin bana bildirdiğine göre Ömer b. el-Haattab, hilafeti döneminde devlet geliri olan mallar çoğalınca divan defterleri tutmayı düşündü. Bu konuda gerekli istişareleri yaptı ve: "Sizce yazmaya önce kimlerden başlayayım?" diye sordu. Adamın biri ona: "En yakın olanlarından başlamak üzere akrabalarından" deyince, Ömer: "İyi hatırlattınız! En yakın olanlarından başlamak üzere Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) akrabalarından başlayacağım" karşılığını verdi ve divan defterlerine önce Haşim oğullarının isimlerini yazdı.(--- Şafii, el-Ümm (4/158).

 

13211- Şafii der ki: Medine ve Mekke ahalisinden, Kureyş ve diğer kabilelerden birden fazla güvenilir alim bana Ömer'in divan defterlerini tutmasını anlattı. Kimisi diğerlerinden daha güzel anlatırken, kimileri diğerlerinde bulunmayan eklemeler yaptı.

Anlattıklarına göre Hz. Ömer divan defterleri tutulacağı zaman: "Önce Haşim oğullarından başlayacağım" dedi. Sonra: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara ve Muttalib oğullarına fey malı vermesine şahit oldum. Haşim oğullarından olan kişi yaş olarak daha büyük ise ona öncelik tanıyıp ilk olarak ona veriyordu. Eğer Muttalib oğullarından olanın yaşı daha büyük ise ona öncelik tanıyıp veriyordu" dedi.

Bu şekilde divan defterleri hazırlandı. Onları tek bir kabile gibi sayarak paylarını vermek için çağırmaya başladı. Abdi Şems ve Nevfel oğulları soy olarak Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynı uzaklıkta çıkınca: "Abdi Şems oğulları anne babadan Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kardeşleridir. Ancak Nevfel oğulları böyle değildir" dedi ve onları Nevfel oğullarından öne aldı. Onların ardından da Nevfel oğullarını çağırdı.

Abduluzza ve Abdüddar soyolarak Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynı uzaklıkta çıkınca, Ömer, Esed b. Abdiluzza oğulları hakkında: "Bunlar Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dünürleridir ve aynı zamanda Mutayyebin denilen kişilerdendir" dedi. Bazıları rivayet ederken Ömer'in: "Bunlar Hilfu'l-Fudul'un taraflarındandır ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlardan biriydi" dediğini zikretti.

Sonrasında Ömer bunlar hakkında geçmişte yaptıkları güzel şeyleri zikrederek onları Abdüddar oğullarından önce çağırdı. Sonra da Abdüddar oğullarını çağırdı. Geriye Zühre oğulları kalınca Abdüddar oğullarından sonra onları çağırdı.

Teym oğulları ve Mahzum oğulları soyolarak aynı çıkınca, Teym oğulları nakkında: "Bunlar Hilfu'I-Fudul'da bulunan, Mutayyebin denilen kişilerdendir. Resulullah da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aralarındaydı" dedi. Bazıları rivayet ederken Ömer'in onların geçmişte yaptıkları güzel şeyleri zikrettiğini, bazıları da dünürlükten Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakınlıklarını zikrettiğini anlattı. Bu şekilde Ömer, Teym oğullarını Mahzum oğullarından önce çağırdı. Sonra da Mahzum oğullarını çağırdı.

Sehm, Cumah ve Adiy b. Ka'b neseb olarak aynı çıkınca kendisine: "Adiy ile başla" denildi. Ömer: "Hayır, ben bu konuda kendi görüşümü uygulayacağım. İslam geldiği zaman bizim ve Sehm oğullarının konumu aynıydı. Ancak Cumah oğulları ile Sehm oğullarının o zamanki konumlarına bakın" deyince: "O zaman Cumah oğullarını öne al" denildi. Adiy ve Sehm'in divan defterleri birdi. Ömer, sıra kendisine gelince yüksek bir sesle tekbir getirip: "Elçisinden bana düşen payı bana ulaştıran Allah'a hamdolsun" dedi. Sonra Amir b. Luey oğullarını çağırdı.(--- Şafii, el-Ümm (4/158-159) ve Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/364-365).

 

13212- Şafii der ki: İçlerinden biri bunu anlatırken şöyle dedi: Ebu Ubeyde b. Abdillah b. el-Cerrah el-Fihrı birçok kişinin kendisinden önce çağrıldığını görünce: "Bütün bunları benden önce mi çağırıyorsun?" dedi. Ömer: "Ey Ebu Ubeyde! Benim sabrettiğim gibi sen de sabret veya kavmine sabretmesini söyle. Sırasını sana verecek kimseye engelolmam. Eğer istersen ben ve Adiy oğulları sıramızı size veririz" karşılığını verdi.

Muaviye, kendi hilafeti zamanında, Haris b. Fihr oğullarını öne alıp listede onları AbdimenM oğulları ile Esed b. Abdiluzza'nın arasına yerleştirdi ve bu ikisini ayırmış oldu. Mehdı zamanında da Sehm oğulları ile Adiy oğulları arasında bazı ihtilaflar ortaya çıktı ve ayrıldılar. Bunun üzerine Mehdı, Adiy oğullarının geçmişte yaptıkları güzel şeylerden dolayı Sehm oğullarından ve Cumah oğullarından öne alınmasını emretti.

 

13213- Şafii der ki: Kureyş'e dağıtım işi bittiğinde İslam'daki konumundan dolayı Ensar diğer tüm Arap kabilelerinden öne alınır.

 

13214- Şafii der ki: "Bütün insanlar Allah'ın kullarıdır. Bu konuda önceliğin Yüce Allah'ın risaletle görevlendirdiği, emaneti teslim ettiği, peygamberlerin sonuncusu ve insanların en hayırlısı kıldığı Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) en yakın olana tanınması pek doğalolacaktır."

 

13215- Şafii: "Ömer b. el-Hattab divan defterleri tutup insanları kabilelerine göre kaydetmek istediği zaman, daha önce böylesi bir şey yapılmadığı için konuyu Müslümanlarla istişare etti" demiş ve daha önce zikredilen rivayetin bazı kısımlarını zikretmiştir.

 

13216- Beyhaki der ki: Alimlerin çoğuna göre Fihr b. Malik, Kureyş kabilesinin atasıdır. Haşim oğulları ile üçüncü babada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birleşmektedir. Kureyş'in bir kısmı Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile dördüncü babası olan Abdumenaf'ta birleşmektedir. Bir kısmı da beşinci babası Kusay'da birleşmektedir. Bu şekilde Fihr b. Malik'e kadar gitmektedir. Bu sebeple Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yakınlıklarından dolayı dağıtıma önce Haşim oğullarından başlanmıştır.(--- Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/365).

 

13217- Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tam olarak ismi Muhammed b. Abdillah b. Abdilmuttalib b. Haşim b. Abdi Menaf b. Kusay b. Kilab b. Murra b. Ka'b b. Luey b. Galib b. Fihr b. Malik b. en-Nadr b. Kinane b. Huzeyme b. Mudrike b. İlyas b. Mudar b. Nizar b. Ma'd b. Adnan'dır.

 

13218- Ödeme listelerinde Abdi Menaf'ın oğulları olan Haşim oğulları ve Muttalib oğullarının bir arada yazılmasının sebebi Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) humustan akrabaların payını verirken ikisine bir vermesidir.

 

13219- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu konuda: ''Haşim oğulları ve Muttalib oğulları birdir. Ne Cahiliye döneminde, ne de İslam geldikten sonra bizi yalnız bırakmış değillerdir" buyurmuştur.

 

13220- Rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlar bizi küçük iken beslemiş, büyük iken yükümüzü çekmişlerdir'' buyurmuştur.(--- Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/365-366).

 

13221- Böyle buyurmasının sebebine gelince, tarihçilerin söylediğine göre Haşim b. Abdi Menat, Medine'de Neccar oğullarından Amr b. Lebid b. Haram'ın kızı Selma ile evlenmiş, ondan Şeybetu'I-Hamd adındaki oğlu dünyaya gelmiştir. Haşim vefat ettiği zaman Şeybetu'I-Hamd, Selma'nın yanındaydı. Çocuk büyüyüp gelişince amcası Muttalib b. Abdi Menat gelip onu annesinden aldı ve bineğinin terkisine bindirerek Mekke'ye geldi. Onu görenler: "Bu çocuk Muttalib'in köle edindiği biridir" demişti. Bu isim de kendi ismine baskın çıkmış ve ona: "Abdulmuttalib (= Muttalib'in kölesi)" denilmeye başlanmıştır.

 

13222- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) peygamber olarak gönderilince kavmi kendisine eziyet etmiş ve öldürmek istemişti. Bunun üzerine Haşim oğullarının ve Muttalib oğullarının müslümanı ve kafiri Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında durmuş ve onu teslim etmeyi kabul etmemiştir.

 

13223- Kureyşliler Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şey yapamayacağını anlayınca kendi aralarında anlaşıp Haşim oğulları ve Abdulmuttalib oğullarından kız alıp kız vermeme ve onlarla alışveriş yapmama kararı aldılar. Ebu Talib, Haşim oğullarıyla Abdulmuttalib oğullarını Şi'b denilen yere taşıdı. Kureyş bu tavrını üç yıl boyunca sürdürdü. Bundan dolayı Haşim oğulları ve Abdulmuttalib oğulları çok ağır sıkıntılara maruz kaldı.

 

13224- Sonra Yüce Allah, rahmetiyle Kureyş'in anlaşma kağıdına güveler gönderdi ve bu güveler kağıttaki her bir kelimeyi yediler. Kağıtta sadece zulüm, akrabalık bağlarını kesme ve iftira ifadeleri kaldı. Bu durum Allah tarafından Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bildirilince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu amcası Ebu Talib'e bildirdi. Ebu Talib de bunu kavmine bildirince Hişam b. Amr b. Rabia, İbn İshak'ın Meğazi'de zikrettiği bazı kişilerle kalkıp bu anlaşmayı feshederek antlaşma kağıdını yırttı.

 

13225- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) atiyyede Haşim oğulları ile Muttalib oğullarını bir görüp aralarındaki birliği bildirdiği için müminlerin emiri Ömer divan defterlerini tuttuğunda diğer atiyyeler konusunda da Haşim oğulları ile Muttalib oğullarını bir saydı ve onları Abdi Şems ve Nevfel oğullarından önce yazdı.

 

13226- Abdi Şems'i de Nevfel oğullarından önce yazmasının sebebi; Haşim, Muttalib ve Abdi Şems'in anne-baba bir kardeşler olmalarından dolayıdır. Anneleri de Atike binti Murra'dır. Nevfel ise onların baba bir kardeşleridir. Annesi de Vakide binti Harmel'dir.

 

13227- Abdi MenM, Abdiluzza ve Abduddar ise Kusay'ın oğullarıdır ve bunlar divanda diğerlerinden sonra yazılmışlardır. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımı Hatice binti Huveylid b. Esed b. Abdiluzza'nın kabilesi olmasından dolayı da divanda Abdi MenM oğullarından sonra Abduluzza oğulları yazılmıştır. Bunlardan bazıları da Hilfu'I-Mutayyebin denilen anlaşmanın tarafları içinde yer almıştır.

 

13228- Abdurrahman b. Avf'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Mutayyebin olanların yaptıkları anlaşmada amcalarımla birlikte henüz bir çocukken ben de bulundum. Kırmızı develerimin olması karşılığında bile bu anlaşmadan dönmek istemezdim.''(--- Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/366).

 

13229- Bana bildirildiği ne göre buna Hilfu'I-Mutayyebin denilmesinin sebebi anlaşma yapılırken ellerini kokuya batırıp sağ ellerini üst süte koymalarından dolayıdır. Bu da Abdi MenM oğulları ve Abdüddar oğulları arasında hacılara su dağıtma (sikaye), Kabe bakımı (hicabe), hacılara yemek dağıtma (rifade), sancak taşıma ve danışma meclisi konularındaki anlaşmazlıkları üzerine yapılmıştı. Esed b. Abdiluzza oğulları ve Kureyş kabilelerinden bazıları Abdi MenM oğullarına tabi idi.

 

13230- Muhammed b. İshak b. Yesar bunların isimlerini zikrederken şöyle der: "Hilfu'I-Mutayyebin'e katılan Kureyş kabileleri Abdi Menaf oğulları, Haşim oğulları, Muttalib oğulları, Abdi Şems oğulları, Nevfel oğulları, Zühre oğulları, Esed b. Abdiluzza oğulları, Teym oğulları ve Haris b. fihr oğullarıdır. "

 

13231- Şafii der ki: "Bunlardan bazıları Hilfu'l-fudOl'a da katılmıştır."

 

13232- Talha b. Abdillah b. Avf'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Abdullah b. Cud'an'ın evinde yapılan anlaşmada ben de bulunmuştum. Orada bulunmak yerine kırmızı develerimin olmasını bile istemem. Ben oraya İslam döneminde de çağrılsam yine icabet ederdim. ''(--- Beyhaki, Sünenü'l-kübra (6/367).

 

13233- Beyhaki der ki: Tarih alimlerinin zikrettiğine göre böylesi bir anlaşmanın yapılmasının sebebi, Kureyş'in Harem bölgesindeki zulümleridir. Abdullah b. Cud'an ve Zübeyr b. Abdilmuttalib harekete geçip yardımlaşma ve mazlumun hakkını zalimden alma konusunda anlaşmaya davet ettiler. Haşim oğulları ve Kureyşlilerden bazı kabileler bu davete icabet ettiler. İbn İshak bunların isimlerini zikrederken şöyle der: "Bunlar Haşim b. Abdi Menaf oğulları, Muttalib b. Abdi Menaf oğulları, Esed b. Abdiluzza b. Kusay oğulları, Zühre b. Kilab oğulları ve Teym b. Murra oğullarıdır."

 

13234- Davete icabet edenler arasında yapılan bu anlaşmaya da "Hilfu'l-fudul" denildi. Daha önceleri Curhum kabilesinden Fadl, Fudal, Fudayl ve Fadale adındaki adamların bu yönde yaptıkları anlaşmaya benzetilerek bu isim verilmiştir.

 

13235- Bazıları bunu naklederken: "Fadı, Fadıl ve Fudayl denilen kişiler arasında yapılan bir anlaşmaydı. Fudul da Fadl'ın çoğuludur" demiştir.

 

13236- Abdurrahman b. Avf'ın hadisinde zikredilen Mutayyebin denilen kişilerin yaptıkları anlaşma konusunda Kuteybı, bundan kastın Hilfu'l-Fudul olabileceğini söylemiştir. Zira Mutayyebin denilen kişiler Hilfu'l-Fudul anlaşmasını da yapanlardır.

 

13237- Zira bu yönde ilk yapılan anlaşmada Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kırmızı develerimin olması karşılığında bile bu anlaşmadan dönmek istemezdim" buyuracağı herhangi bir fazilet yoktur. Bundan dolayı bundan kasıt, Mutayyebin denilen kişilerin yaptığı Hilfu'I-Fudul'dur.

 

13238- Beyhaki der ki: Esed b. Abdiluzza'nın divanda daha önce zikrettiğimiz gibi Abduddar oğullarından önce yazılması, Hz. Hatice'nin İslam'da önceliğinden dolayı olsa gerektir. Zira Hz. Hatice Müslüman olan ilk kadındır.

 

13239- Zübeyr b. el-Avvam'a da divanda öncelik tanınması bundan dolayıdır. Zübeyr ilk Müslüman olanlardan, Uhud savaşında Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında kalıp sabreden kişilerden, ölüm üzerine Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biat edenlerden, büyük sıkıntılar zamanında Yüce Allah'a ve Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) icabet eden kişilerdendi.

 

13240- Adı da Zübeyr b. el-Avvam b. Huveylid b. Esed b. Abdiluzza b.

Kusay'dır.

 

13241- Zühre, Kusay b. Kilab'ın kardeşlerindendir. Aşere-i Mübeşşere'den olan Abdurrahman b. Avf ile Sa'd b. Ebi Vakkas, Zühre oğullarındandır.

 

13242- Teym ise Kilab b. Murra'nın kardeşlerindendir.

 

13243- Mahzum ise onların kardeşlerinden değildir. İsmi Mahzum b. Yakaza b. Murra'dır. Kabilesi onunla tanındığı için onun ismine nisbet edilmiştir.

 

13244- Ömer'in divanda Teym oğullarını Mahzum oğullarından önce yazması Hilfu'I-Mutayyebin ve Hilfu'l-Fudul içinde yer almalarından dolayıdır.

 

13245- Teym kabilesine öncelik tanınmasında Ebu Bekr es-Sıddık'in de etkisi vardır. Ebu Bekr, Müslüman olan ilk hür erkektir. Uhud savaşı sırasında Talha b. Ubeydillah ile birlikte sabredip Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında kalmıştır. Talha da Teym kabilesindendi ve ilk Müslüman olanlardan biriydi. Talha ve Ebu Bekr, Yüce Allah'a ve Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) icabet edenlerdendi.

 

13246- Ebu Bekr'in ismi Abdullah b. Osman b. Amir b. Amr b. Ka'b b.

Sa'd b. Teym b. Murra'dır.

 

13247- Talha da Talha b. Ubeydillah b. Osman b. Amr b. Ka'b b. Sa'd b.

Teym b. Murra'dır.

 

13248- Teym oğulları konusunda zikredilen dünürlüğe gelince bu dünürlük, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımı ve sevgilisi Aişe'den dolayıdır.

 

13249- Adiy b. Ka'b, Murra b. Ka'b'ın kardeşlerindendir.

 

13250- Sehm ve Cumah, Amr b. Husays b. Ka'b'ın oğullarıdır. Ancak kabileleri onlarla tanındığı için onlara nisbet edilmiştir.

 

13251- Cumah oğullarına öncelik tanınması konusunda şöyle denilmiştir: Bu öncelik Safvan b. Umeyye el-Cumahi'den dolayıdır. Zira Huneyn savaşı için kendisinden ödünç olarak silah alınmıştı. Ebu Süfyan ile Kelede de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hakkında ileri geri konuşunca Safvan onlara: ''Allah dişlerini kırsını Vallahi benim için Kureyşli biri tarafından yönetilmek,

Hevazinli biri tarafından yönetilmekten daha iyidir" demişti. Bunu söylediğinde de henüz müşrik biriydi. Sonra Müslüman olup hicret etmiştir. Ömer'in kasıtlı olarak onun hakkını sonraya bıraktığı da söylenmiştir.

 

13252- Mehdı zamanında ise geçmişteki güzel şeylerinden dolayı Mehdı, Adiy oğullarının Sehm ve Cumah oğullarından öne alınmasını emretmiştir.

 

13253- Onlara yönelik bu önceliğin tanınması ayrıca İslam'a girmesiyle Müslümanlara güç ve izzet katan Ömer b. el-Hattab'tan dolayıdır.

 

13254- Ömer, Ömer b. el-Hattab b. Nüfeyl b. Abdiluzza b. Rebah b. Abdillah b. Kurt b. Rezah b. Adiy b. Ka'b'dır.

 

13255- Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'ın atiyyeler konusunda geriye bırakılması da saygınlığının az olmasından değil Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) akrabalığının uzak olmasından dolayıdır.

 

13256- Ebu Ubeyde'nin ismi Amir b. Abdillah b. el-Cerrah b. Hilal b. Ehyeb b. Dabbe b. el-Haris b. Fihr b. Malik'tir.

 

13257- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun hakkında: "Her ümmetin bir emıni vardır. Bu ümmetin emıni de Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'tır'' buyurmuştur.(--- Buhari, fadail (3744) ve Müslim, fadail (2419).

 

13258- Ensar hakkında da şöyle buyurmuştur: "Ensar'a iyi davranın. Onlar benim özel grubum ve sırdaşımdır. Onlar üzerlerine düşeni lfa etmiş ve artık lehlerinde olanı alma vakitleri gelmiştir. Onların iyilerine ıyı davranıp, kötülerinin kusurlarını bağışlayın."(--- Buhari, menakib (3799).

 

13259- Yine şöyle buyurmuştur: "Ensar'ın en hayırlı aileleri Neccar oğulları, sonra Abduleşhel oğulları, sonra Haris b. el-Hazrec oğullan, sonra da Saide oğullarıdır. Ensarlı ailelerin hepsinde de hayırlar vardır. ''(--- Buhari, talak (5300) ile fadail (2511).

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Zekat Mallarının Taksimi