MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
SULH |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Muzara'a
12138- İbn Ömer der ki:
"Önceleri muhabare yapar ve bunda bir sakınca görmezdik. Ancak sonradan
Ebu Rafi', Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu yasakladığını
söyleyince yapmayı bıraktık."
Müslim, Sahih'de Ebu
Bekr b. Ebi Şeybe kanalıyla Süfyan'dan rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu
(1547).
12139- Hanzale b. Kays
bildiriyor: Rafi' b. Hadle'e tarla kiralamayı sorduğumda: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarlanın kiralanması yasakladı" dedi. Ona:
"Altın ve gümüş karşılığında olsa da mı?" diye sorduğumda:
"Altın ve gümüş karşılığında kiralamanın bir sakıncası olmaz" dedi.
Müslim, Sahih'de Yahya
b. Yahya kanalıyla Malik'ten rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu (1547).
12140- İbn Şihab
bildiriyor: Salim b. Abdillah'a tarla kiralamayı sorduğumda: "Bir
sakıncası yoktur" dedi.
12141- Ona: "Peki
Rafi'den nakledilen hadis konusunda ne diyorsun?"
diye sordum.
12142- Salim:
"Rafi' abartmış! Benim tarlam olsa bu şekilde kiraya verirdim"
dedi.(--- Malik, kirdu'l-ard (3).
12143- Şafii der ki: Rafi'
bu konuda Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şey işitmiştir ki
işittiği şeyi en iyi kendi bilir. Rafi'nin söylediği de Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) mahsulün üçte bir veya dörtte bir üzerinden
kiralanmasıdır. Zira o zamanlarda bu şekilde kiralamalar yapılıyordu. Salim ise
bu yöndeki haberi Rafi'den genel manada işitmiş, altın ve gümüş karşılığında
kiralamanın yasaklandığını söylediğini düşünmüştür.
12144- Malik b. Enes
dışındakiler ise bunu Rafi'den rivayet ederken mahsulün bir kısmına karşılık
tarlanın kiralanmasının yasaklandığını zikretmişlerdir.
12145- Hanzale b. Kays
bildiriyor: Rafi' b. Hadic'e tarla kiralamayı sorduğumda: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarlanın, çıkacak mahsul ün bir kısmına karşılık
kiralanması yasakladı" dedi. Ona tarlanın altın veya gümüş karşılığında
kiralanmasını sorduğumda: "Altın ve gümüş karşılığında kiralamanın bir
sakıncası olmaz" dedi.(--- Müslim, buyu (1547).
12146- Rafi' b. Hadic
der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında muhakale
yapardık. Bir ara amcalarımdan biri -ki Katade, bu amcaşının adının Zahır
olduğunu söylemiştir- geldi ve: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bize faydalı olan bir şeyi yasakladı. Ancak Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) emrine itaat etmek bizim İçİn daha faydalı ve daha uygundur" dedi.
Ona:
"Nasıl?" diye
sorulunca şöyle dedi: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Tarlası olan kişi onu ya kendi eksin ya da ekmesi için kardeşine versin.
mahsulün üçte biri veya dörtte biri veya belli miktarda yiyecek üzerinden onu
kiraya vermesin'' buyurdu."
Müslim, Sahih'de İbn Ebi
Arube'den rivayet etmiştir.(--- Müslim, buyu (1548).
12147- ''Belli miktarda
yiyecek üzerinden" sözünün o tarladan çıkacak olan mahsulün belli bir
miktarı olması muhtemeldir. Göründüğü kadarıyla kiralanan tarlada bulunan su
kaynağı veya kanalların kimde kalacağı konusunda koştukları şartlar yüzünden
böylesi bir yasak gelmiştir.
12148- Başka bir kanalla
Hanzala b. Kays'ın bildirdiğine göre Rafi': "Belli miktarda ve verilme
garantisi bulunan bir şeye karşılık kiralanmasında ise bir sakınca yoktur"
demiştir.
12149- Cabir b.
Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
muzara'ayı yasaklamış, bunun yerine tarlanın para karşılığında icar alınmasını
tavsiye etmiş ve bunda bir sakınca olmadığını söylemiştir.
12150- Sabit b.
el-Haccac bildiriyor: Zeyd b. Sabit: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) muhabareyi yasakladı" dedi. Ona: "Muhabare ne?" diye
sorduğumda: "Tarlanın, mahsulün yarısı veya üçte biri veya dörtte birine
karşılık kiralanmasıdır" dedi.(--- Ebu Davud, buyu (3407).
12151- Şafii der ki:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetinden anladığımız,
mahsulün üçte biri veya dörtte birine veya buna benzer bir orana karşılık zirai
ortaklığın yapılmasının caiz olmadığıdır. Zira burada emek sahibi kişi tarlayı
boş olarak alıp sonradan kendisi ekiyor. Henüz olmayan ekinin kendisi de
üzerinde alışveriş yapılabilecek bir şey değildir. Mana olarak zirai ortaklığın
diğer bir çeşidi de ücretle iş yapmaktır. Ücret verilirken de bu yöndeki
sünnete muhalif olacağı için yapılacak işin karşılığı olan ücret belirlenmeden
işçi çalıştırılması caiz değildir."
12152- Hurmalığın önünde
bulunan, hurma ağaçlarının sulandığı suyla sulanan ve hurmalığa giden yolla
kendisine gidilen boş arazinin kiralanması konusunda da: "ResUlullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber'de yaptığını göz önüne bulundurarak
hurmalıkla birlikte bu arazinin kiralanması caizdir" demiş ve sünnet ile
arazinin konumuna dayanarak böylesi araziler ile diğer boş arazileri
birbirinden ayırmıştır.
12153- Beyhaki der ki:
Alimlerden bazıları ise muzara'anın caiz olduğunu söylemiş ve bu yöndeki
yasağın o zamanlarda kiralama esnasında koştukları batıl şarllara yönelik
olduğunu söylemiştir. Doğrusunu da Allah bilir.
12154- Nafi bildiriyor:
İbn Ömer önceleri tarlasını kiraya verirdi. Rafi' b. Hadle'in bu yöndeki hadisi
kendisine bildirilince yanına gelip bunu sordu. Rafi' de ona söz konusu hadisi
zikretti. İbn Ömer ona: "Sen de biliyorsun ki Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) zamanında tarla sahipleri su kaynakları ve kanallarının
kendilerinin kalması şartıyla tarlalarını kiraya verir, kira karşılığında da
mahsulden belli bir miktar isterlerdi" dedi. İbn Ömer yasağın böylesi
batıl şartlar koşamaya yönelik olduğunu düşünürdü.(--- Buhari, müzara'a (2344)
ve Müslim, buyu (1546)
12155- Beyhaki der ki:
İbn Ömer yasağı böyle görürdü veya günaha bulaşmama kaygısıyla kiralamaktan
uzak dururdu. Ancak ashabdan bir çok kişi bu hadise göre amel etmiştir. Sa'd b.
Malik ve İbn Mes'ud da bunlardandır.
12156- Bu yönde Ömer ve
Muaz b. Cebel'den de rivayetler gelmiş, tabiundan Ömer b. Abdilazız ve Urve b.
ez-Zübeyr gibileri bunlarla amel etmişlerdir.
12157- İbnu'I-Müseyyeb
ise bunda bir sakınca görmez, bunda da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), hurmanın veya ekinlerin yarısına karşılık Yahudilerle yaptığı
ortaklığa dayanırdı.
12158- Bu konuda
Şafii'nin görüşü, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uygulamasının
yanında başka hiç kimsenin sözünün bir değeri olmayacağıdır. Hayber'deki
uygulamaya yönelik gelen rivayetler konusunda da: "Onların caiz gördüğünü
biz de caiz görüyor, onların reddettiklerini biz de reddediyoruz. Arazileri de
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığı ayrım gibi birbirinden
ayırıyoruz" demiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Sedir Ağacının
Kesilmesi Hakkında Rivayetler