MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
İFLAS |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
İflas
11810- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İflas eden
kişinin yanında malının bizzat kendisini bulan alacaklı, o malı almada
herkesten daha fazla hak sahibidir" buyurmuştur.(--- Buhari, istikrad
(2402) ve Müslim, müsakat (1559),
11811- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İflas eden
adamın yanında malının bizzat kendisini bulan alacaklı, o malı almada herkesten
daha fazla hak sahibidir" buyurmuştur.(--- Bak: Buhari, istikrad (2402) ve
Müslim, müsakat (1559).
11812- Başka bir kanalla
bir öncekinin aynısı: "İflas eden adamın -veya insanın- yanında malının
bizzat kendisini bulan alacaklı, o malı almada başkalarından daha fazla hak
sahibidir" lafzıyla rivayet edilmiştir.
Buhari ve Müslim,
Sahih'de Ahmed b. Yunus'tan rivayet etmişlerdir.(--- Bak: Buhari, istikrad
(2402) ve Müslim, müsakat (1559).
11813- Aynı isnadla
Yahya b. Said'İn bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Kişi bir malı satın alıp da (parasını ödemeden) iflas ederse ve mal
aynıyla kendisinde duruyorsa malı satan kişi onu almada diğer alacaklılardan
dahafazla hak sahibidir" buyurmuştur.(--- Bak: Buhari, istikrad (2402) ve
Müslim, müsakat (1559).
11814- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kişi iflas ettiği
zaman alacaklı malını yanında bulursa, o malı almada diğer alacaklılardan daha
fazla hak sahibidir" buyurmuştur.
11815- Bir grup ravi de
satış konusunu açık bir şekilde dile getirerek aynısını rivayet etmişlerdir.
11816- Ebu Bekr b.
Abdirrahman bildiriyor: "Ebu Hureyre, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) naklen iflas eden kişi hakkında bir hadis rivayet etmiş, ancak bu hadiste
iflas eden kişinin yanında bulunan malın onu satan kişinin hakkı olduğuna dair
herhangi bir ayrıcalık zikretmemiştir."
Müslim, Sahih'de İbn Ebi
Ömer'den rivayet etmiştir.
11817- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''kişi iflas ettiği
zaman alacaklı malını yanında bulursa, o malı almada daha fazla hak sahibidir''
buyurmuştur.
Müslim, Sahih'de Haccac
b. eş-Şair ve başkası kanalıyla Ebu Seleme Mansur b. Seleme'den rivayet
etmiştir.
11818- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''kişi iflas ettiği
zaman alacaklı bizzat malını yanında bulursa, o malı almada diğer
alacaklılardan daha fazla hak sahibidir'' buyurmuştur.
11819- Beyhaki der ki:
"İsnadı sahihtir. Buhari'nin dediğine göre Hişam b. Yahya, Ebu Bekr b.
Abdirrahman b. el-Haris b. Hişam'ın amcası oğlu Yahya b. As b. Hişam
el-Mahzumi'nin oğludur."
11820- Beyhaki der ki:
Satış ve mala yönelik bu açık ve sahih rivayetler bu konudaki hükmü emanetler,
ödünç alınan veya zorla el konulan mallara yönelik uygulamaya engeldir. Zira
rivayetler açıkça iflas durumunu belirtmektedir. İflasın da emanet, ödünç
alınan veya zorla el konulan malların aynıyla bulunması durumunda geri
döndürülmesi ile ilgisi yoktur.
11821- Hadisin lafzı genelolarak
gelmiştir ve delilsiz lafzı tahsis etme kabul edilemez. Hadis ilminden
anladığını söyleyen her bir kişinin de böylesine sabit olan bir hadisi İbrahım
ile Hasan'ın: "Ancak malı satan kişi ölürse bu durumda diğer alacaklılar
gibi sayılır" sözünün arkasına atamaz. Zira genelolan bir hüküm onların
sözüyle tahsis edilemez.
11822-
İbnu'l-Müseyyeb'in bildirdiğine göre Osman b. Aftan da bu konuda bu şekilde
hüküm vermiştir.
11823- İbnu'I-Münzir de
bunu Osman ve Ali'den rivayet etmiş, sonra da: "Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ashabı içinde bu konuda Osman ile Ali'ye muhalefet edeni
bilmiyoruz" demiştir.
11824- Medine kadısı İbn
Halde ez-Zurakı der ki: İflas eden bir arkadaşımızla birlikte Ebu Hureyre'ye
geldiğimizde şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böylesi
kişiler hakkında hüküm vermiş: ''Kişi ölür veya iflas eder de alacaklı malını
aynıyla onun yanında bulursa, onu almada herkesten çok hak sahibidir''
buyurmuştur."(--- Ebu Davud, buyu' (3523) ve İbn Mace, ahkam (2360).
11825- Beyhaki der ki:
Harmele'nin rivayetinde bu şekilde "Amr b. Rafi' " ismiyle
zikredilir. Bazı rivayetlerde ise bu ravi ismi "Amr b. Nafi" olarak
zikredilir ki bu daha doğrudur. İbn Halde de Ömer b. Halde'dir. İsminin Ömer
değil de Amr olduğu da söylenmiştir. Ancak Ömer olması daha doğrudur.
11826- Ebu Davud
et-Tayalisı ve başkası ise bunu İbn Ebi Zİ'b'den rivayet ederken: ''Ölen kişi
borçlarının ödenmesi için mal bırakmadıktan sonra ... '' eklemesini yapar.
11827- Ebu Said'in
rivayetinde Şafii şöyle der: İflas konusunda Malik ve Abdulvehhab'ın Yahya b.
Said'den olan rivayeti ile İbn Ebi Zi'b'İn Ebu'lMu'temir'den olan rivayetine
itibar ediyoruz.
11828- İbn Ebi Zi'b'in
hadisi, iflas konusunda Malik ve es-Sekafı'nin hadisini de kapsamaktadır. Her
iki rivayetten de alacaklı için iflas eden kişinin hayatta olup olmamasının bir
olduğu anlaşılıyor. Her iki hadis de sabit ve muttasıldır.(--- Şafii, el-Ümm
(3/199).
11829- Sonrasında Şafii
hadis hakkında açıklamalar yapıp onu şuf'a konusuna benzetir. Ona muhalefet
edenlerden biri: "Senin rivayetin sabit olmadığını sana göstersem ne
yaparsın?" diye sordu.
11830- şam: "O
zaman konu cahil olma veya inat işine dönüşür" dedi.
11831- Adam: "Senin
rivayeti sadece Ebu Hureyre rivayet etmiştir" dedi.
11832- Şafii şöyle cevap
verdi: "Bu konuda Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklen
bildiğimiz tek rivayet, Ebu Hureyre'den gelen rivayettir. Bu da bu konudaki
sünnetin sabit olması için yeterlidir."
11833- Adam:
"Sadece Ebu Hureyre'nin veya sadece tek bir kişinin rivayetiyle insanların
sabit gördüğü başka bir konu var mı?" diye sordu.
11834- Şafii:
"Var!" dedi.
11835- Adam: "Hangi
konu?" diye sordu.
11836- Şafii şöyle dedi:
"Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Kadın, halası veya teyzesi üzerine kuma getirilemez''
buyurmuştur.
Bu hadisle hem biz amel
ediyoruz, hem de sizler amel ediyorsunuz. Rivayeti sabit görülenler arasında da
bu hadisi Ebu Hureyre dışında Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
rivayet eden yoktur." (--- Hadisi Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, İbn
Mace ve Darİmi" Ebu Hureyre'den rivayet etmişlerdir.
11837- Adam:
"Doğru, ama insanların bu konuda icması da vardır" dedi.
11838- Şafii şu
karşılığı verdi: "İnsanların sadece Ebu Hureyre tarafından rivayet edilen
bir konu üzerinde icma etmesi ve hatalı olduğunu düşünmemesi sana karşı en
büyük huccettir. Zira Yüce Allah da bu konuda: ''Analarınız, kızlarınız, kız
kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz ... haram kılındı''[Nisa, 23]
buyurmuştur. Yine: ''Bunların dışında kalanlar ise, iffetli yaşamak ve zina
etmemek şartıyla mallarınızla istemeniz size helal kılındı''[Nisa, 24]
buyurmuştur."
Sonrasında Şafii bunlara
tek tek açıklama getirir.
11839- Rabi der ki:
Şafii'ye: "Bu konunun, iflas eden kişinin hayatta olması kısmında seninle
mutabıkız, ancak ölü olması kısmında seninle muhalifiz. Bu konudaki delilimiz
de İbn Şihab'ın senin de işittiğin hadisidir" dedim.
11840- Şafii şöyle dedi:
Malik'e okuduğumuz hadislerden biri de İbn Şihab'dan naklen Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kişi birine mal satsa ve parasından bir şey
almadan satın alan kişi iflas etse, malını aynıyla onun yanında bulması
durumunda onu almada diğerlerinden daha çok hak sahibidir. Ancak malı satan
kişi ölürse bu durumda diğer alacaklılar gibi sayılır'' buyurduğu hadistir. ''
11841- Ona: "O
zaman neden bu hadise itibar etmiyorsun?" diye sordum.
11842- Şafii şöyle dedi:
Benim itibar ettiğim hadis olan Ebu Halde'nin hadisi, mevsul olarak rivayet
edilen ve hem iflas, hem de ölümü bir arada zikreden diğer hadislerden evladır.
İbn Şihab'ın hadisinin isnadında kopukluk vardır. Ona muhalif olan hadisler
olmasa bile hadis alimlerinin yanında sabit bir hadis sayılmaz. Hadisin terk
edilmesindeki tek sebep bu olsa dahi hadisleri bilen birinin iki yönden bu
hadisten uzak durması gerekir. Ebu Bekr b. Abdirrahman bunu Ebu Hureyre'den
naklederken, İbn Hişam'ın mürselolarak Ebu Hureyre'den bu hadisi rivayet
ederken içinde zikrettiği şeyleri zikretmez. Tabi İbn Hişam bunu Ebu
Hureyre'den tümüyle rivayet etmişse. Ancak kimden rivayet ettiğini bilmiyorum.
Belki de hadisin ilk bölümünü rivayet etmiş, sonunda da kendi görüşünü
zikretmiştir.
11843- Şafii şöyle devam
etti: "Ebu Bekr ise bunu Ebu Hureyre kanalıyla Resulullah'tan (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) rivayet ederken: "Onu almada diğerlerinden daha çok hak
sahibidir" kısmına kadar zikretmiştir. Belki de bundan sonrası hadisin
içinde yoktur ve Ebu Bekr'in kendi görüşüdür.
11844- Ebu Bekr b.
Abdirrahman b. el-Haris b. Hişam'ın Ebu Hureyre'den bildirdiğine göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: (İflas eden kişinin
yanında malının bizzat kendisini bulan alacaklı) onu almadan diğer
alacaklılardan önceliklidir. "
11845- Ravi Leys der ki:
"Bize bildirildiğine göre İbn Şihab: ''Ancak iflas
eden kişi öldüğü zaman
alacaklılardan biri malını onun yanında gördüğünde diğer alacaklılarla aynı
hakka sahip olur'' demiştir."
Leys, Ebu Bekr b.
Abdirrahman'ın böyle dediğini bildirmiştir. Hadisi bu şekilde, son bölümünün
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırılmadığını gördüm.
11846- Bu da bize
Şafii'nin, İbn Halde'nin rivayeti konusunda söylediklerinin doğru olduğunu
göstermektedir. Doğrusunu da Allah bilir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Kişinin Borçlarına
Karşı Mallarının Satılması