MARİFETU SUNEN VE’L-ASAR |
HAC |
ANA SAYFA Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Kıran ve İfrad Haccı
Yapanın Hac Bitene Kadar İhramdan Çıkmaması ve Kıran Haccı Yapanın Yapması
Yeterli Olan Tavaf
10019- Hz. Aişe der ki:
Veda haccında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber çıktık ve umre
için ihrama girdik. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanında
kurbanlığı olanlar umre ile birlikte hacca da niyetlenerek ihrama girsinler ve
ikisini bitirmeden de ihramdan çıkmasınlar" buyurdu. Fakat Mekke'ye
girmeden önce hayız oldum ve ne Kabe'yi tavaf edebildim, ne de Safa ile Merve
arasında sa'y yapabildim. Bu durumdan Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şikayette bulunduğumda: "Saçlarını çöz ve ta ra. Sonra da hac için
ihrama girip umreyi bırak" buyurdu. Dediği gibi yaptım ve haccı
bitirdiğimizde beni Abdurrahman b. Ebi Bekr ile beraber Ten'ım'e gönderdi ve
umre yaptım. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: ''Bu da bozduğum
umrenin yerine geçsin" buyurdu. Umreye niyet edenler Kabe'yi tavaf edip
Safa ile Merve arasında sa'y yaptılar, sonra ihramdan çıktılar, Mina'dan
döndükten sonra hac için bir tavaf daha yaptılar. Hac ve umreyi bir arada
(kıran haccı) yapanlar ise bir defa tavaf yaptılar."
Buhari ve Müslim bunu
Sahih'te Malik kanalıyla rivayet etmiştir.(--- Buhari, hac (1556) ve Müslim,
hac (2862).
10020- "Hac için
ihrama girenler... " sözü, Malik'ten olan bazı rivayetlerde düşmüş ve:
"Hacı kırana niyet edenler... " şeklinde geçmiştir. Şafii, Yahya b.
Abdillah b. Bukeyr ve başkaları iki rivayeti de Malik'ten nakletmişlerdir.
10021- Burada kastedilen
tavaf, Safa ile Merve arasında sa'y yapmaktır.
Ebu'z-Zübeyr'in, Cabir
b. Abdillah'tan olan: "Ne Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ne de
ashabı Safa ile Merve arasında ilk tavaftan sonra tavaf yapmadılar" sözü bunu
açıklamaktadır.
Hadis Müslim'de
geçmektedir.(--- Müslim, hac (2894).
10022- Bazıları, Hz.
Aişe'nin zikrettiği "Hac için bir tavaf yaptık" hadisinden kasdettiği
haccın kıran haccı değil, temettü haccı olduğunu söylemiştir. Çünkü onlar
Mekke'lilerin yaptığı haccı yapmışlardır. Mekkeliler de Arafat'tan önce tavaf
yapmazlar.
Hz. Aişe hadisinde
Müzdelife'den temettü haccı için ihrama girdiğini, umre için nasıl tavaf
yaptıklarını, sonra hac için nasıl tavaf yaptıklarını, sonra sadece ifrad haccı
ve kıran haccına niyet edenlerin kaldığını anlattı. Sonra ifrad ve kıran haccı
yapanların Safa ile Merve arasında bir defa sa'y yaptıklarını söyledi. Hz. Aişe
sadece son cümleyi söyleseydi bile yine de hadisten kıran haccına niyet
ettikleri manası çıkardı. Çünkü ifrad ve kıran haccı için Safa ile Merve
arasında bir defa sa'y yapmak yeterlidir. Temettü haccı yapan ise iki defa sa'y
eder. Bu da Hz. Aişe'nin bundan kıran haccını kasdettiğini gösterir.
10023- Ata'nın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hz. Aişe'ye:
"Kabe'yi tavaf edip
Safa ile Merve arasında sa'y yapman, hac ve umren için yeterlidir"
buyurdu.(--- Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra (5/106).
10024- Aynı hadis
Ata'nın Hz. Aişe'den rivayetiyle nakledilmiştir.
10025- Beyhaki der ki: Mücahid'in
bildirdiğine göre Hz. Aişe, Serif'te hayız oldu, Arafafta ise temizlendi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine: ''Hem hac, hem umren için
Safa ile Merve arasında bir defa sa'y yapman senin için yeterlidir"
buyurdu.
Müslim bu hadisi
Sahih'te bu yolla tahric etmiştir.(--- Müslim, hac (2886).
10026- Bu hadis başka
bir kanalla şu ibareyle nakledilmiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) ona: ''Hac ve umren için Safa ile Merve arasında bir defa tavaf etmen
yeterlidir" buyurdu.
10027- Şafii,
el-Kadim'de der ki: "Bu, hac ve umre için Safa ile Merve arasında bir defa
sa'y yapmanın yeterli olduğunu gösterir. Yine bu hadis, Hz. Aişe'nin kıran
haccı yaptığını göstermektedir."
10028- Beyhaki der ki:
"ŞafiI'nin söylediği şeyin doğruluğu Ebu'zZübeyr'in, Cabir'den olan
rivayetinde açıkça görülmektedir."
10029- Cabir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte sadece hac için ihrama
girip Mekke'ye doğru yola çıktık. Aişe ise umre için ihrama girdi, ancak
Serif'e ulaştığımızda hayız oldu. Mekke'ye vardığımızda Kabe'yi tavaf ettik,
Safa ile Merve arasında sa'yımızı yaptık. Sonrasında Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yanında kurbanlık bulunmayanların ihramdan çıkmalarını
emretti. Biz: "Nasıl ihramdan çıkalım?" diye sorduğumuzda, Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Tamamen ihramdan çıkın" buyurdu.
Bunun üzerine ihramdan çıkıp kadınlarımızla birlikte olduk, kokular süründük.
Arafafta vakfeye de dört gün kalmıştı. Terviye gününde tekrar hac için ihrama girdik.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Aişe'nin yanına girince ağladığını gördü.
"Neyin var?"
diye sorunca, Aişe: "Hayız oldum. İnsanlar ihramdan çıkmalarına rağmen ben
çıkamadım ve Kabe'yi de tavaf edemedim. Şimdi de insanlar hac için ihrama girdiler"
dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu, Yüce Allah'ın Hz.
Adem'in kızlarına takdir ettiği bir durumdur. Sen yıkan ve hac için ihrama
gir" buyurunca Aişe yıkandı ve kalan ibadetlerin tümünü yaptı.
Temizlenince de Kabe'yi tavaf etti, Safa ile Merve arasında sa'y yaptı. Sonunda
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Hem haccını, hem de umreni
tamamladın" buyurunca, Aişe: "Ey Allah'ın Resulü! Haccedene kadar
Kabe'yi tavaf edemediğim için rahat değil" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), kardeşine: ''Ey Abdurrahman! Ten'im'e götür de
oradan umre için ihrama girsin" buyurdu. Bu olay Muhassab'da
konakladıkları gece olmuştu.
Müslim bunu Sahih'te
Kuteybe b. Said'den rivayet etmiştir.(--- Müslim, hac (2889).
10030- Matar bunu
Ebu'z-Zübeyr'den: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüksek ahlaklı
bir zattı. Hz. Aişe bir şeyarzu etti mi onun arzusunu yerine getirirdi"
ilavesiyle rivayet etmiştir.(--- Müslim, hac (2891).
10031- Şafii der ki: Hz.
Aişe'nin Ten'ım'de Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) emriyle
kaçırdığı umre için ihrama girdiğini söyleyecek olursa deriz ki; eğer öyle
olsaydı, Ten'ım'den değil, daha önce ihrama girdiği Zu'l-Huleyfe'den ihrama
girmesi gerekirdi. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona:
''Ka'be'yi tavaf etmen, Safa ile Merve arasında sa'y etmen hac ve umren için
yeterlidir" buyurunca Hz. Aişe defalarca: "Arafat'tan önce Kabe'yi
tavaf edemediğim için içim rahat değiL. Hanımların ise tavaf ettiler"
dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kardeşi
Abdurrahman'a onu Ten'ım'e götürüp umre için ihrama sokmasını emretti.
10032- Müslim İbn Cüreyc
kanalıyla Ata ve Tavus'tan Hz. Aişe ile ilgili az önceki hadisle aynı manada
bir rivayette bulunmuştur.
10033- Beyhaki der ki:
İbn Tavus'un babasından bildirdiğine göre Hz.
Aişe, umre için ihrama
girip Mekke'ye geldi. Ancak Kabe tavafını henüz yapmadan hayız oldu. Tavaf
dışında umrenin diğer gereklerini yerine getirdikten sonra hac için niyetlendi.
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Hacda yaptığın tavaf umre
için de yeterli olur" buyurdu, ancak Aişe onunla yetinmek istemedi. Bunun
üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kardeşi Abdurrahman ile
birlikte Ten'ım'e yolladı. Hz. Aişe bu şekilde hacdan sonra umresini de yaptı.
Bu hadis Müslim'de
geçmektedir
10034- Şafii'nin
bildirdiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hanımı Hz. Aişe
şöyle dedi: "Veda haccında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
beraber ihrama girdim. Ben de temettü haccı için ihrama girenlerdendim ve
kurbanlığım yoktu." Hz. Aişe hayız olduğunu ve Arefe günü gelmesine rağmen
temizlenmediğini söyleyip şöyle devam etti: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ey Allah'ın Resulü Bugün Arefe olmasına rağmen hayızdan
temizlenmedim. Halbuki temettü haccına niyet etmiştim" dedim. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Saçlarını çöz ve tara. Sonra da
hac için ihrama girip umreyi bırak" buyurdu. Dediği gibi yaptım ve haccı
bitirdiğimizde halk geri dönerken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Abdurrahman b. Ebi Bekr ile beraber Ten'ım'e gönderdi ve daha önce başladığım
umremi yaptım.
10035- Şafii,
el-Kadim'de der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hac için
ihrama girip umreyi bıraP sözünden kasıt, umre için bir şey yapmamasıdır. Eğer
kasıt umreyi bırakması olsaydı: "Umreyle ilgili amel yapmayı bırak"
derdi.
10036- Beyhaki der ki:
"Bu da bu lafzın Şafii'nin kasdettiği manada olması gerekir; çünkü bu
konuda Hz. Aişe'den olan rivayetlerin birbiriyle çelişmemesi gerekir."
10037- Şafii el-Kadim'de
der ki: Malik b. Enes'İn Nafi'den bildirdiğine göre İbn Ömer, kıran haccına
niyet edip Kabe'yi yedi şavt tavaf etti, Safa ile Merve arasında yedi şavt sa'y
yaptı ve bunu geçerli saydı.
10038- Nafi'nin
bildirdiğine göre İbn Ömer, fitne (siyasi kargaşa) zamanında umre için Mekke'ye
doğru yola Çıktı. Çıkarken de: "Şayet Mekke'ye girmeme izin verilmezse ben
de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraberken yaptığımız gibi
yaparım" dedi. Bu şekilde umre için ihrama girip yola çıktı. Beyda
sırtlarına ulaştığında yanındaki arkadaşlarına döndü ve:
"Umre ile haccın
ibadetleri aynıdır. Siz de şahit olun ki hacca umre ile birlikte niyet
ettim" dedi. Mekke'ye geldiğinde yedi defa Kabe'yi tavaf edip Safa ile
Merve arasında sa'y yaptı. Daha fazlasını yapmadı ve bunu yeterli gördü.
Getirdiği kurbanlıkları da kesti.
Hadisin lafzı Yahya b.
Yahya'ya aittir. Müslim bunu Sahıh'te Yahya b. Yahya'dan rivayet etmiştir.(---
Buhari, muhsar (1806) ve Müslim, hac (2937).
10039- Müslim bunu
Ubeydullah b. Ömer kanalıyla Nafi'den: "Hac ve umreyi birlikte (kıran
haccı) yapan için bir tavaf yeterlidir. Böylesi bir kişi ikisini de bitirmeden
ihramdan çıkamaz" ilavesiyle rivayet etmiştir.(--- Müslimı hac (2939).
10040- Bu, İbn Ömer'in
sözü olarak sahıh ve sabittir.
10041- Bu hadis
"Abdulazız b. Muhammed ed-Deraverdı- Ubeydullah - Nafi - İbn Ömer"
kanalıyla bu ilave zikredilerek Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
nakledilmiştir. (--- Tirmizi, hac (948) ve İbn Mace, menasik (2975).
10042- İbn Ömer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Hac ve umreye niyet eden için bir tavaf ve sa'y yeterlidir. Bu kişi hem
hac, hem umreyi bitirmeden ihramdan çıkamaz. "
10043- Hocalarımız,
Cabir b. Abdillah'tan, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) nakledilen:
"Kıyamete kadar hac umreye girmiştir" sözünü buna delil
göstermişlerdir.
10044- Bunun manası,
kıran haccı yapanların, hem hac hem umre için aynı ihrama girdikleri gibi ikisi
için bir tavaf ikisi için bir sa'y yapmalarıdır.(--- Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra
(S/107).
10045- Şafii,
el-Kadım'de isnadıyla sevk ederek der ki: Ali b. Ebi Talib, kıran haccına niyet
edenle ilgili: "İki tavaf, bir sa'y yapar" demiştir.(--- Beyhaki,
es-Sünenu'l-Kübra (SIlOS).
10046- Şafii der ki: Bu
da, bizim söylediğimiz, kudüm tavafını yapıp Safa ile Merve arasında sa'y eder,
sonra ziyaret tavafı yapar" sözümüzle aynı manadadır.
10047- Bazıları kıran
haccına niyet edenle ilgili: "İki tavaf, bir sa'y yapması gerekir"
deyip delil olarak Hz. Ali'den zayıf bir rivayeti göstermiştir.. Cafer ise Hz.
Ali'den bizim söylediğimizi rivayet etmiştir.(--- Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra
(SIlOS).
10048- Beyhaki der ki: Hz.
Ali'den rivayet edilen en sahıh hadis, iki tavaf şeklindeki "Süfyan b.
Uyeyne - Mansur - İbrahım - Malik b. el-Haris Ebu Nasr" kanalıyla Hz.
Ali'den olan: "Sonra hac ve umre için ihrama girip iki tavaf yapar"
şeklindeki hadistir.
10049- Sevrl ve Şu'be de
hadisi aynı şekilde rivayet etmiştir.
10050- Bazıları, MansOr
kanalıyla Malik b. el-Haris'ten bu hadisi naklederken: " ... sa'y
yapar" sözünü de ilave etmiştir.
10051- Hadisteki sa'y
ibaresi, mahfuz olmayabilir ve manası da Şafii'nin, Cafer'in rivayetinde
zikrettiği gibi olabilir. Allah en doğrusunu bilir.
10052- Abdurrahman b.
Ebi Nasr b. Amr'ın, babasından bildirdiğine göre Hz. Ali: "Kıran haccına
niyet eden iki tavaf yapar" demiştir.
10053- Buhari:
"Hadis sahıh değildir" demiştir. Ebu Bekr b. El-Münzir ise der ki:
Hz. Ali'den, İbn Ömer'İn hilafına olan bu hadis sabit değildir. Malik b.
el-Haris bunu Ebu Nasr kanalıyla Hz. Ali'den aktarmıştır. Ebu Nasr ise
meçhuldür. Bununla birlikte hadis sabit olsa bile Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sözüne uymak evladır.
10054- Beyhaki der ki:
Zilhicce'nİn yedinci günü hutbe vermekle ilgili Resulullah'tan (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) değişik yollarla yapılan rivayeti daha aktarmıştık.(---
Beyhaki, es-Sünenu'l-Kübra (5/111).
10055- Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hz. Ebu Bekr'i hac valisi tayin ettiğini anlatan
hadiste de aynı şeyi zikretmiştik.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Terviye Günü
Mina'ya Gitmek, Arefe Sabahı Oradan Ayrılmak