MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

CENAZELER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Şehidin Yıkanması ve Namazı

 

7415- Şafii der ki: "Müşriklerin savaş alanında öldürdüğü Müslümanlar yıkanmaz ve namazları kılınmaz. Bunlar yaraları ve kanlarıyla gömülürler. Ancak aileleri isterlerse onları kefenleyebilirler.''(--- Şafii, el-Ümm (1/267).

 

7416- Şafii sözlerine devam edip sonunda şöyle der: "Uhud savaşında şehit düşenlerden bazılarının peştamalıyla kefenlendiğini görmüyor musun?''(--- Şafii, el-Ümm (1/267).

 

7417-7418- Cabir bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uhud savaşı sırasında şehit düşenlerden iki adamı tek bir giysiyle kefenler ve: ''Kur'an'ı hangisi daha çok biliyordu?" diye sorardı. İçlerinden Kur'an'ı daha fazla bilen kişiyi lahitte daha öne (kıbleye) koyar ve: ''Kıyamet gününde bunların şahidi ben olacağım" derdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uhud şehitlerinin kanlarıyla defnedilmesini emretti. Ne namazlarını kıldı, ne de onları yıkattı.(--- Buhari, cendiz (1343) ile meğazi (4079).

 

7419- Lafız Ebu'n-Nadr'ın lafzıdır. Şafii'nin lafzı ise daha kısadır ve:

"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uhud şehitlerine namaz kılmadı ve onları yıkamadı" şeklindedir.

Buhari, Sahih'de tam metniyle Abdullah b. Yusuf ve başkası kanalıyla Leys b. Sa'd'dan tahric etmiştir.

 

7420- Enes bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uhud şehitlerine namaz kılmadı ve onları yıkamadı.''(--- Ebu Davud, cendiz (3135).

 

7421- Beyhaki der ki: Abdullah b. Vehb bunu aynı isnadla Usame b.

Zeyd'den: "Uhud şehitleri yıkanmayıp kanlarıyla defnedildi. Kendilerine namaz da kılınmadı" şeklinde aktarmıştır.

 

7422- Osman b. Ömer ve Ravh b. Ubade bunu Usame'den rivayet ederken Hamza bunun dışında tutulmuş ve: "Onun (Hamza'nın) dışında Uhud şehitlerinden kimseye namaz kılınmadı" denilmiştir.(--- Ebu Davud, cendiz (3137).

 

7423- Ebu Bekr b. el-Haris'in de bize bildirdiğine göre Ebu'l-Hasan edDarekutnı hadisi: "Onun (Hamza'nın) dışında Uhud şehitlerinden kimseye namaz kılınmadı" lafzıyla rivayet etmiştir, ancak mahfuz değildir.(--- Darekutni, Siyer (s. 43).

 

7424- Beyhaki der ki: Tirmizi şöyle dedi: Bu hadisi Buhari'ye sorduğumda şu karşılığı verdi: "Abdurrahman b. Ka'b b. Malik'in Cabir b. Abdillah'tan olan hadisi hasen bir hadistir. Usame b. Zeyd'in hadisi ise mahfuz değildir. Usame, rivayetinde hata etmiştir."

 

7425- Abdullah b. Sa'lebe b. es-Sağır bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Uhud şehitlerinin başında durdu ve: "Ben bunların şahidiyim! Onları yaraları ve kanlarıyla defnedin" buyurdu.(--- Nesai, cendiz (2002), Ahmed, Müsned (5/431), Şafii, el-Ümm (1/268), İbn İshak, es-Sire (2/142) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/ ll).

 

7426- Beyhaki der ki: Abdurrezzak, bunu Ma'mer kanalıyla Zühri'den, o da İbn Ebi Suayr kanalıyla Cabir b. Abdillah'tan daha uzun bir metinle aktarmıştır. (--- Abdurrezzak, Musannef (6633).

 

7427- Cabir bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uhud şehitlerinin, öldürüldükleri yerde defnedilmelerini emretti.''(--- Ebu Davud, cendiz (3165), Tirmizi, cihad (1717), Nesai, cendiz (2004) ve İbn Mace, cendiz (1516).

 

7428- Sünen Harmele'de geçtiği üzere Şafii bunu Süfyan b. Uyeyne'den rivayet ederken "masari'" yerine aynı anlama gelen "madaci'" lafzını kullanmıştır.

 

7429- Şafii der ki: "Müşrikler tarafından öldürülen Müslümanların yıkanmaması ve namazlarının kılınmaması, yaraları ve kanlarıyla Allah'ın huzuruna çıkacak olmalarından dolayı olsa gerektir. Resulullah'ın da (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bildirdiğine göre yaraları kan renginde ama misk gibi kokuyor olacaktır. Allah'ın katındaki değerlerinden ve diğer Müslümanların yükünün hafifletilmesinden dolayı da namazları kılınmaz."(--- Şafii, el-Ümm (1/267-268).

 

7430- Şafii'nin işaret ettiği hadisi Ebu Hureyre rivayet etmiştir. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah'ın yolunda herhangi bir yara alan kişi -ki Yüce Allah, yolunda kimlerin yaralandığını çok iyi bilir- kıyamet gününde diriltildiğinde yarasından hala kan sızıyor olacaktır. Rengi kan rengi, kokusu ise misk gibi olur. ''

Müslim, Sahih'de Süfyan'dan ve Buhari ise Malik kanalıyla Ebu'zZinad'dan rivayet etmiştir.(--- Buhari, cihad (2803) ve Müslim, imaret (1876).

 

7431- Şafii der ki: Bazıları ise şehitlerin namazlarının kılınacağını, ancak yıkanmayacaklarını söylemiştir. Bu konuda da delilleri Hamza'nın namazının kılınmasına yönelik Şa'bi'nin rivayetidir. Zira Uhud savaşı sonrası Hamza'nın yetmiş defa namazı kılınmıştır. Uhud savaşında şehit düşenler, onuncuları Hamza olacak şekilde dokuzar dokuzar getiriliyordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların cenaze namazını kıldırdıktan sonra Hamza yerinde bırakılıyor, diğer dokuz kişi defnediliyordu. Sonra onuncuları Hamza olacak şekilde dokuz kişi daha getiriliyordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların da cenaze namazını kıldırdıktan sonra Hamza yerinde bırakılıp diğer dokuz kişi defnediliyor ve dokuz kişi daha getiriliyordu. Bu şekilde Hamza'ya yetmiş defa namaz kllınmıştır.(--- Şafii, el-Umm (1/267).

 

7432- Ancak bu hadisi rivayet edenlere göre Hamza'ya yetmiş tekbir getirmiştir. Oysa hem onlar, hem de biz cenaze namazının dört tekbirle kılınacağını biliyoruz. Dokuz defa namazı kılınmışsa da 36 tekbir ediyor. O zaman 34 tekbir ne oluyor?

 

7433- Bu hadisi rivayet edenlerin utanması gerekiyor. Zira bununla açık ve net olan başka hadislere de muhalefet etmiş oluyorlar. Zira ResUlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uhud şehitlerine namaz kılmadığı ve: "Onları yaralarıyla defnedin" buyurduğu mütevatir kanallarla gelmiştir.(--- Şafii, el-Umm (1/267).

 

7434- Beyhaki der ki: Şa'bi'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uhud savaşında Hamza'ya yetmiş defa namaz kılmıştır. Ancak Şa'bi'nin hadisinde "Onuncuları Hamza olacak şekilde dokuzar dokuzar getiriliyor, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların namazını kılıyordu" ifadesi yoktur.

 

7435- Şa'bi'nin bu rivayeti bize Husayn kanalıyla Ebu Malik el-Ğıfari'den gelmiştir. Ebu Yusuf'un Husayn'dan, onun da Ebu Malik'ten olan rivayetinde "Bu şekilde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hamza'ya yetmiş defa namaz kılmış oldu" denilmiştir.(--- Bakın: Ebu Davud, Merasil (s. 46), Darekutnl, Siyer (s. 193), İbn Ebi Şeybe, Musannef (3/116), Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra (4/12) ve Tahavi, Şerh meani'l-asar (s. 290).

 

 

7436- Bu da Şafii'nin belirttiği gibi doğru değildir.

7437- Şa'bi ve Ebu Malik'in hadisleri munkatı'dır.

 

7438- Ebu Bekr b. Ayyaş'ın Yezid b. Ebi Ziyad'dan, onun da Miksam'dan biIdirdiğine göre İbn Abbas, Hamza'nın öldürülmesi kıssasını anlatırken sonunda şöyle demiştir: "Sonrasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz için ölülerin getirilmesini söyledi. Önüne Hamza ve dokuz kişi daha konuluyor, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yedi tekbirle namazlarını kılıyor, Hamza bırakılıp diğerleri kaldırılıyordu. Sonra Hamza'nın yanına dokuz kişi daha getiriliyor, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yedi tekbirle onların da namazını kılıyordu. Bu şekilde öldürülenlerin tümüne namaz kıldı."

 

7439- Görüldüğü kadarıyla burada hata Ebu Bekr b. Ayyaş tarafından gelmiştir. Yezid b. Ebi Ziyad bu namazı Abdullah b. el-Haris kanalıyla Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde munkati' olarak rivayet etmiştir.

 

7440- Muhammed b. FudayI'ın Yezid'den bildirdiğine göre Abdullah b. el-Haris: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hamza'nın namazını kıldırırken dokuz tekbir getirdi" demiştir.

 

7441- Muhammed b. İshak'ın, hocalarından birinden, onun da Miksam'dan bildirdiğine göre İbn Abbas şöyle demiştir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hamza'ya namaz kılarken dokuz tekbir getirdi. Yanına getirilen her bir şehitle birlikte Hamza'ya da namaz kıldırdı. Bu şekilde Hamza'ya yetmiş iki defa namaz kılmış oldu."

 

7442- Bu da Muhammed b. İshak tarafından munkatı'dır. Rivayeti kimden aldığının ismini zikretmedikten sonra rivayetlerinin bir değeri yoktur. Rivayetlerinin çoğu da meçhul ve zayıf olan kişilerdendir.

 

7443- Bu da namaz sayısı konusunda Ebu Bekr b. Ayyaş'ın rivayetine muhaliftir. Bu durumda Hamza'nın yanında dokuz kişinin daha konulup namazlarının kılındığını, ardından yanına dokuz kişinin daha getirildiğini söyleyen Ebu Bekr'in rivayeti hatalıdır.

 

7444- Ya da İbn İshak'ın "Bu şekilde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),

Hamza'ya yetmiş iki defa namaz kılmış oldu" şeklinde olan rivayeti hatalıdır. İki rivayetten biri hatalıdır. Zira Şafii'nin belirttiği gibi ikisinin bir arada doğru olması mümkün değildir.

 

7445- Ya da bu konuda Cabir b. Abdillah el-Ensari'den gelen sabit rivayete muhalif oldukları için her iki rivayet de hatalıdır. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu namazı bitirdiğinde Cabir orada hazır bulunuyordu.

 

7446- Bu konuda Hasan b. Umara da Hakem b. Uteybe'den bir şeyler nakletmiştir.

 

7447- Şu'be b. el-Haccac onun bu rivayetine itiraz etmiş, ancak Hasan bunu kabul etmemiş ve şöyle demiştir: "Hakem'e: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uhud şehitlerine namaz kıldı mı?'' diye sorduğumda: ''Uhud şehitlerinden hiç kimseye namaz kılmadı'' karşılığını verdi."

 

7448- Bu da İsmail b. Ayyaş'ın Abdulmelik b. Ebi Utbe veya başkası kanalıyla Hakem b. Uteybe'den olan rivayetini zayıf kılmaktadır. Bunun yanında Hakem'den rivayeti konusunda da isnadında ihtilaflar vardır.

 

7449- Şafii der ki: Şu'be olmasaydı hadis Irak'ta bilinmezdi. Zira Şu'be kişinin yanına gelir ve: "Hadis rivayetinde bulunma! Yoksa seni yöneticiye şikayet ederim" derdi.

 

7450- Beyhaki der ki: Ukbe b. Amir, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gün çıkıp Uhud şehitlerine normal kişilere yaptığı gibi namaz kıldığını zikredip şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aradan sekiz yıl geçtikten sonra Uhud savaşında şehit düşenlere cenaze namazı kıldı. Sanki hem diriler, hem de ölülerle vedalaşır gibiydi."

Ancak buradan anladığımız Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ecelinin yaklaştığını öğrenince hem dirilerle, hem de ölülerle vedalaşır gibi kabirlerinin başında durup başka ölüler için yaptığı gibi onlara dua edip bağışlanma dilediğidir. (--- Bakın: Buhari, cenaiz (1344), menakib (3596), meğazi (4085) ile rikak (6426, 6590) ve Müslim, fadail (2296).

 

7451- Bu da daha önce zikredildiği gibi onlara namaz kılınmadığı hükmünü neshettiği anlamına gelmez.

 

7452- Ukbe'nin rivayetinin hükmü ancak bizim verdiğimiz mana ile sabit alacaksa bu konuda sabit olan diğer rivayetleri neshedemez.

 

7453- Şeddad b. el-Had'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) okla vurulan bir bedevinin namazını kılmıştır.(--- Nesai, cenaiz (1953).

 

7454- Muhtemeldir ki yaralanan bedevi savaş bitene kadar hayatta kalmış, sonradan da ölmüştür.

 

7455- Biz ise savaş alanında yaralanıp savaş sonrası ölen veya kafirlerle yapılan savaş dışında haksız yere öldürülen kişilerin cenaze namazını kılarız.

 

7456- İbn Ömer bildiriyor: "Hz. Ömer vefat ettiğinde yıkandı, kefenlendi ve cenaze namazı kılındı."(--- Malik, cihad (36), Şafii, el-Ümm (1/268) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/16).

 

7457- Şafii der ki: "Hz. Ömer de şehittir, ancak savaş alanı dışında şehit olmuştur. ''(--- Şafii, el-Ümm (1/268).

 

7458- Beyhaki der ki: Ömer'in öldürülmesi konusunda bize bildirildiğine göre onu Ebu Lülüe çift başlı bir hançerle öldürmüştür.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/17).

 

7459- Yine rivayet edildiğine göre Hasan b. Ali, Hz. Ali'ye namaz kılmıştır.

Hz. Ali de savaş alanı dışında kılıçla öldürülmüştü.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/17).

 

7460- İbn Abbas bildiriyor: Hamza b. Abdilmuttalib ve Hanzala b. erRahib, Uhud savaşında öldürüldüklerinde cünüplerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onları meleklerin yıkadığını gördüm" buyurdu.

Bu hadisi Haccac b. Ertaa rivayet ederi ancak huccet biri değildir. Fakat Hanzala er-Rahib'in cünüp olarak öldürüldüğü konusunda, Meğazi alimlerinin yanında şahidi olan başka rivayetler bulunmaktadır. Bunları da Sünen eserinde zikrettik.

 

7461- Şafii der ki: Vahşi hayvan tarafından parçalanan veya isyancılar veya hırsızlar tarafından öldürülen veya katili belli olmayan kişiler yıkanır ve namazları kılınır. Cesedinin sadece bir kısmı bulunsa dahi bulunan kısım yıkanır ve ona namaz kılınır. Bize bildirildiğine göre Ebu Ubeyde sadece başlara namaz kılmıştır.(--- Şafii, el-Ümm (1/268).

 

7462- Halid b. Ma'dan bildiriyor: "Ebu Ubeyde sadece başı bulunan kişilere namaz kıldı.''(--- Şafii, el-Ümm (1/268) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/18).

 

7463- Şafii der ki: "Bize bildirildiğine göre Cemel savaşı sırasında Mekke'de bir kuş havadan bir insan eli atmıştı. Elin sahibini yüzüğünden tanıdıkları için eli yıkayıp ona namaz kıldılar.''(--- Şafii, el-Ümm (1/268) ve Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/18) ile es-Sünenü's-suğra (2/30).

 

7464- Beyhaki der ki: Bize rivayet edildiğine göre Hz. Ali, Ammar b. Yasir ile Haşim b. Utbe'ye cenaze namazı kılmıştır.(--- Beyhaki, es-Sünenü'l-kübra (4/17) ile es-Sünenü's-suğra (2/30).

 

7465- Yine rivayet edildiğine göre Ammar: "Beni giysilerimle defnedin, çünkü (beni öldürenlerle kıyamet gününde) davacı olacağım" demiştir.

 

7466- Yine rivayet edildiğine göre (Cemel savaşında yaralanan) Zeyd b. Suhan şöyle demiştir: "Ölmem halinde kanlarımı yıkamayın ve mestlerim dışında üzerimdekileri çıkarmadan defnedin. Zira (beni öldüren kişiyle) davacı olacağım" demiştir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cenazenin Taşınması