MARİFETU

SUNEN VE’L-ASAR

MUKADDİME

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Ma'rifetu's-Sünen ve'l-Asar Kitabının Telif Sebebi

 

450- Ancak kitabın hacimli olmasının fıkıh öğrenen öğrencilerimizi sıktığını gördüğümde el-Muhtasar'ın tertibi üzere Şafii'nin isnadlarıyla birlikte usul ve furu'a yönelik delil olarak kullandığı hadisleri, huccet olarak kullanmadığı ancak güzel bulduğu veya bazı konularda başkalarına verdiği cevaplarda kullandığı hadisleri içeren bir eser yazdım. Rivayetler konusunda yaptığı cerh ve ta'dil veya tashih ile ta'lile yönelik görüşlerini de ekledim.

 

451- Bunların yanında Şafii'nin başkalarına ait olup da açıklamaya çalıştığı sözleri, kendi görüşlerine destek olması bakımından naklettiği başkalarına ait rivayetleri de zikrettim. Bu şekilde Şafii fıkhını kendi kitaplarından öğrenecek olan kişi hangi rivayetleri kaynak olarak kullanacağı, hangi söz ve görüşlere itibar edeceği konusunda sağlam bir belgeye sahip olacaktır. Bilinmelidir ki Şafii, mechul olan hiçbir rivayete dayanarak başlık açmamış, illetli hiçbir hadise dayanarak hüküm vermemiştir. Bazen bir hadisi başka hadis alimlerinin zikrettiği isnad ile zikretmiş olabilir, fakat kendisi delil ve görüşlerinde sadece sabit ve sahih olan hadislere dayanmıştır. Bazen başkalarının da yaptığı gibi içtihadına dayanarak adaleti konusunda ihtilaf bulunan bir ravinin rivayetini de delil olarak kullanmıştır.

 

452- Şafii, kendisine ulaşan ve sabit bulduğu her bir sünnete tutunmuştur.

Sabitliği açık olmayan sünnetler konusunda da notunu düşmüştür. Kendisine ulaşmayan sünnetler konusunda ise bu sünnetlerin ulaştığı kişilerden onlara uyulmasını, muhalif davranılmamasını söylemiştir. Kitaplarında ve kendisinden aktarılan sözlerinde bunu açıkça görmekteyiz.

 

453- Rabı' b. Süleyman der ki: Şafii bir hadis rivayetinde bulununca adamın biri ona: "Ey Ebu Abdillah! Sen bu hadise itibar ediyor musun?" diye sordu. Şafii: "Sizlere Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahih bir hadis rivayet edip de ona itibar etmeyeceksem sizler de şahit olun ki aklım gitmiş demektir" dedi ve orada bulunan cemaatin başlarına doğru işaret etti. (--- İbn Ebi Hatim, Adabu'ş-Şafii (67,93).

 

 

454- Şafii der ki: "Kitabımda Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetine muhalif bir söz gördüğünüz zaman Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetine itibar edip benim sözümü bırakın." (--- İbn Ebi Hatim, Adabu'ş-Şafii (68,93).

 

 

455- Beyhaki der ki: Biat sırasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biar edecek kişilerden her müslümana karşı nasihatkar / samimi olma şa koşmuştu. Şafii'nin bu tutumu da Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şartına uymaktan başka bir şey değildir. Şafii er-Risale eserinde bu yöndeki hadis ile benzer hadisleri rivayet ederek bu konuda başkalarına da yol göstermiştir.

 

456- Cabir b. Abdillah der ki: "Her müslümana karşı nasihatkar / samimi olmak üzere Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biat ettim."

 

Müslim, Sahih'de İbn Uyeyne'den ve Buhari ise Sevrı ve başkası kanalıyla Ziyad'dan rivayet etmiştir.

 

 

457- Temım ed-Dari'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Din samimiyettir! Din samimiyettir. Din Yüce Allah'a, Kitab'ına, Resulü'ne, Müslümanların yöneticilerine ve genelolarak tüm Müslümanlara karşı samimiyettir. "

 

Müslim, Sahih'de Süfyan ve başkası kanalıyla Süheyl'den rivayet etmiştir. (---Müslim, Iman (1/74).

 

 

458- Ebu Abdillah Muhammed b. İbrahım el-Abdi, Şafii'nin fazilet ve menkıbelerini zikrederken şöyle der: Şafii başkalarına doğru yolu gösterme konusunu o kadar önemser ki Rabi'den işittiğime göre: ''İnsanların kitaplarımı okuyup incelemelerini, ancak hiçbir kitabı da bana nisbet etmemelerini isterdim" demiştir. Bu da doğru yolu gösterme konusunda ne Kadar samimi olduğunu gösterir. Şafii kitaplarını yazarken insanların bunları okumasını, mezhepler arasında Yüce Allah'ın Kitab'ı ile Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetine en yakın görüşlerin ortaya çıkması konusunda bunların yardımcı olmasını hedeflemiş, bunu yaparken de şan ve şöhret gibi dünyalık şeyler beklememiştir. Bu da niyetinin sahih, kalbinin temiz olduğunu göstermektedir. Böylesi salih kişilerin sabır ve gayretleri de takdire şayandır.

 

459- Beyhaki der ki: Bu kitabı yazmaya başladığımda hadis alimlerinden bir kardeşim bana Ebu Cafer et-Tahavi'nin bir kitabını yolladı. Bu kitapta onun, kendi görüşlerine muhalif düşen ve hadis alimlerinin yanında sahih görülen rivayetleri zayıf, kendi görüşlerine mutabık olmalarından dolayı da hadis alimlerinin yanında zayıf görülen rivayetleri sahih görmesinden yakınıyordu. Benden de ona karşı rivayetlerin sahih veya illetli sayılması konusunda huccet olabilecek bir cevap vermemi istiyordu. Onun kitabını inceleme ve gerekli cevapları verip kitaba ekleme konusunda Allah'a istiharede bulundum. Ancak bu hocanın kendi görüşlerine muvafık düştüğü için sahih saydığı zayıf rivayetler ile kendi görüşlerine ters düştüğü için zayıf saydığı sahih rivayetler konusunda Şafii'nin sözlerinde gerekli cevapların da verildiğini gördüm.

 

460- Yardımı olmadan bu eseri tamamlama gücümün olmadığını ikrar edip bu yönde Allah'ın inayetini umuyorum. Rahmeti olmadan günahlarımın akıbetinden kurtuluşumun olmadığını biliyor ve tüm günahlarım içi Allah'tan mağfiret diliyorum.

 

461- Unutanların her anışında, gafillerin ise her unutuşunda Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve aline de hayırlar ihsan etmesini diliyorum.

 

462- Zekeriya b. Yahya es-Sad der ki: Ebu Davud es-Sicistani'ye: "Şafii'nin öğrencileri kimlerdir?" diye sorduğumda şöyle dedi: "En başta gelen öğrencisi Abdullah b. ez-Zübeyr el-Humeydi'dir. Diğerleri de Ahmec b. Hanbel, Yusuf b. Yahya Ebu Yakub el-Buvaytl, Rabi' b. Süleyman, Ebu Sevr İbrahım b. Halid, Ebu'l-Velid b. Ebi'l-Carud el-Mekkı, Hasan b. Muhammed ez-Za'feranı, Hüseyn b. Ali el-Kerabısl, İsmail b. Yahya el-Müzenı ve Harmele b. Yahya'dır."

 

463- Öğrencileri arasında övülecek biri olmayan, sonraları değişip Mutezile'nin görüşlerini benimseyen ve Şafii olarak da anılan Ebu Abdirrahman Ahmed b. Yahya da vardır. Bu sayılanlar ilmi konularda görüşleri olan ve alim olarak bilinen öğrencileridir.

 

464- Beyhaki der ki: Bunların haricinde de Şafii'nin derslerine katılıp ondan ilim öğrenenler vardır. Ebu Davud bunlardan tanınmış kişileri zikretmiştir. Allah rahmetiyle bizi de onları da bağışlasın.

 

465- Ebu'l-Feth Ali b. Muhammed es-Sebtl, Şafii hakkında şu beyitleri söylemiştir: "Şafii, konum olarak insanların en üstündedir Hidayet dini konusunda en çok eser verendir. Adalet tabiatı, dürüstlük karakteridir Şiirleri vezinli, nesirleri incidir Söyle onu bırakıp düşmanlarını tutana: ''Hurma yaprağını iliğine tercih etmişsin.''"

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Taharet bölümü: Temiz Olan Sular