MÜSNED-İ HANBEL |
SİYER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
101- Fezare Kabilesi üzerine Hz. Ebu
Bekr Komutasında Gönderilen Müfreze
102- Galib b. Abdillah Komutasında Beni
Mulevvah'a Gönderilen Askeri Birlik
103- Kaza Umresi
104- Resulullah {Sallallahu aleyhi ve
Sellem}'in Meymune binti'I-Haris ile Evlenmesi
101- Fezare Kabilesi
üzerine Hz. Ebu Bekr Komutasında Gönderilen Müfreze
1. Seleme b. el-Ekva'
25373 (1) İyas b. Seleme, babasından bildiriyor: Fezare kabilesiyle savaşmak
üzere Ebu Bekr'le birlikte (bir sefere) çıktık. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) onu bizim başımıza komutan tayin etmişti. Suya yaklaşınca Ebu Bekr,
konaklamamızı emretti. Sabah namazını kıldıktan sonra düşmana her taraftan
saldırdık. Suyun başında öldürdüğümüz kişileri öldürdük. Sonra baktım ki
insanlardan aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu bir grup dağa doğru
koşuyor. Ben de peşlerine düştüm. Benden önce dağa ulaşmalarından korktum.
Onlara ok attım. Attığım oklar onlarla dağın arasına düştü. Onları önüme katıp
Ebu Bekr'in yanına, subaşına getirdim. Aralarında Fezarelilerden bir kadın
vardı. üzerinde deriden mamul eski bir kürk vardı. Yanında da, Arapların en
güzellerinden olan bir kızı vardı ki Ebu Bekr, onun kızını bana ganimet olarak
verdi. Ben de Medine'ye gelinceye kadar onun peçesini açmadım. Yine giysisini
açmadan geceledim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çarşıda benimle
karşılaştı ve: "Ey Seleme, Kadını bana hibe dı dedi. Ben de: "Allah'a
yemin ederim ki ey Allah'ın Resulü! Onu çok beğendim. Ama üzerinden hiçbir
giysisini indirmedim." karşılığını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) sustu ve beni bıraktı. Ertesi gün yine Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), pazarda benimle karşılaştı ve: ''Ey Seleme, Baban hakkı için o
kadını bana hibe dı dedi. Ben de: "Ey Allah'ın Resulü! Allah'a yemin
ederim ki, ben onun giysisini henüz açmış değilim. O senin olsun" dedim.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mekkelilerin elinde olan esirlere
karşılık bu cariyeyi onlara gönderdi.
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim,
cihad 3/1375 (1755), Ebu Davud, cihad 3/64 (2697) ve İbn Mace, cihad 2/949
(2846) rivayet ettiler.
25374 (2)- İyas b.
Seleme, babasından bildiriyor: "Hevazin gazvesine Ebu Bekr ile beraber
gittim. Bana bir cariye verince onu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
hediye ettim. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mekkelilerin elinde olan
esirlere karşılık bu cariyeyi onlara gönderdi."
[Sahih
25375 (3)- İyas b.
Seleme, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu
Bekr'i Fezare kabilesiyle savaşmak üzere gönderince, ben de onunla gittim. Suya
yaklaşınca Ebu Bekr, konaklamamızı emretti. Sabah namazını kıldıktan sonra
onlara her taraftan saldırdık. Suyun başına vardığımız da öldürdüğümüz kişileri
öldürdük. Sonra baktım ki insanlardan aralarında çocuk ve kadınların da
bulunduğu bir grup dağa doğru koşuyor. Ben de peşlerine düştüm. Benden önce
dağa ulaşmalarından korktum. Onlara ok attım. Attığım oklar onlarla dağın arasına
düştü. Oku görünce de grup kalktı. Aralarında Fezaralılardan bir kadın vardı.
üzerinde deriden mamul eski bir kürk vardı. Yanında da, Arapların en
güzellerinden olan bir kızı vardı. Onları önüme katıp Ebu Bekr'in yanına
getirdim. Ebu Bekr, onun kızını bana ganimet olarak verdi. Ben de Medine'ye
gelinceye kadar onun peçesini açmadım. Yine elbisesini açmadan geceledim.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çarşıda benimle karşılaştı ve: ''Ey
Seleme! Kadını bana hibe dı dedi. Ben de: "Ey Allah'ın Resulü! Onu çok
beğendim. Ama üzerinden hiçbir elbisesini indirmedim" karşılığını verdim.
Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sustu ve beni bıraktı. Ertesi gün yine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), pazarda benimle karşılaştı. Ben
cariyenin giysisini henüz açmamıştım. Bana: ''Ey Seleme! Baban hakkı için o
kadını bana hibe dı dedi. Ben de: "Ey Allah'ın Resulü! O senin olsun"
dedim. Hz, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), müşriklerin elinde olan esirlere
karşılık bu cariyeyi müşriklere gönderdi.
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud
(2697) rivayet etti.
102- Galib b. Abdillah
Komutasında Beni Mulevvah'a Gönderilen Askeri Birlik
1. Cundub b. Mekis
25376- Cundub b. Mekis el-Cüheni der ki: Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Abdullah b. Galib el-Leysi'yi bir askeri birliğin başında
gönderdi ve ona Kudeyd'de bulunan Beni Mulevvah (kabilesine) baskın
düzenlemesini emretti. Ben de o müfrezede idim. Yola çıkıp Kudeyd'e varınca,
Haris b. Malik b. el-Bersa el-Leysi'ye rastlayıp onu yakaladık. Haris: "Ben
Müslüman olmak için geldim" deyince, Galib b. Abdullah: "Müslüman
olmak için geldiysen, bir gün bir gece bağlı kalmanda bir zarar yok. Eğer
değilsen, durumunu iyice anlayıp güveninceye dek seni bağlarız"
karşılığını verip onu bağlayarak başına yanımızda olan siyahi bir adamı dikti.
Sonra:
"Biz yanına
gelinceye kadar onunla kaL. Eğer sana karşı gelirse başını kes" dedi.
Sonra yola çıkıp Kedid'e vardık ve ikindiden sonra, akşama yakın orada
konakladık. Arkadaşlarım beni kendileri için bir gözcü olarak gönderdiler.
Olanları iyi görebilmem için bir tepeye tırmanıp yüzükoyun uzandım; akşamdan
önce orada bulundum. Bir adam çıktı ve beni tepede uzanmış görüp karısına:
"Vallahi gündüz görmediğim bir şeyi ben şimdi bu tepede bir karartı olarak
görüyorum. Git bak, sakın senin bazı kaplarını sürükleyen köpekler
olmasın" dedi. Hanımı baktı ve: "Hayır vallahi bir şey
kaybetmemişim" dedi. Adam: "Öyleyse bana bir yay, iki ok ver!"
deyince, kadın onun emrini yerine getirince adam bana ok attı, yan tarafıma
saplandı ve hareket etmeden onu çıkarttım. Bir tane daha attı, onu da omuz
başıma isabet ettirdi, onu da çekip çıkardım. Yine kımıldamadım. Adam hanımına:
"Vallahi iki okum da ona saplandı. Eğer bir gözcü olsaydı mutlaka
kımıldardı. Sabah olunca gider oklarımı alıp getir, onları köpekler
yalamasın" dedi. Ondan sonra onlara biraz mühlet verdik, hayvanları geldi.
Onları sağdılar, yatağa yattılar, geceden epey bir zaman geçtikten sonra aniden
hücum ettik, öldürdüklerimizi öldürdük. Hayvanlarını önümüze katıp geri döndük.
Bu arada içlerinden biri bağırmaya başlayınca, hızlıca İbnü'l-Bersa ve
arkadaşına geldik ve onu da beraber götürdük. İnsanlar çığlıklar atarak bize
doğru yürüdüler, aramızda sadece bir vadi vardı. Bu sırada aramıza, Allah'ın
gönderdiği bir sel girdi. Halbuki ne yağmur yağmıştı, ne de bulut vardı. Biz
vadinin bir tarafında kaldık; onlar öbür tarafında kaldılar. Onlar karşı
taraftan bize baka kaldılar, tek kişi bile bu tarafa bir adım bile atıp
geçemedi. Biz de hızla develeri sürüp Muşellel tepesine çıkardık. Sonra oradan
inip sahip olduğumuz imkanlarla onları çaresiz bıraktık.
[Hasen]
Diğer tahric: Ebu Davud
3/56 (2678) ve Taberani, M. el-Kebir 2/178 (1726) rivayet ettiler.
103- Kaza Umresi
1. İbn Ömer
25377- İbn Ömer bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) umre için yola çıktı, ancak Kureyş kafirleri Mekke'ye girmesine
engeloldular. Bunun üzerine Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hudeybiye'de
kurbanlarını kesip saçlarını kısalttl. Orada Kureyşlilerle bir anlaşma yaptı.
Bu anlaşmaya göre diğer yıl umre için gelecek, gelirken kılıç dışında herhangi
bir silalı taşımayacak ve onların dilediği kadarıyla Mekke'de kalabilecekti.
Diğer yıl Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) umre için geldi. Anlaştığı
gibi Mekke'ye girdi. Orada üç gün ikamet etti. Daha sonra Kureyşliler çıkmasını
isteyince oradan ayrıldı."
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(5/224, 7/391) rivayet etti.
11064'te tekrar
etmiştir.
104- Resulullah
{Sallallahu aleyhi ve Sellem}'in Meymune binti'I-Haris ile Evlenmesi
1. Ebu Rafi
25378- Ebu Rafi der ki: Ben bir müfrezede görevliydim. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: ''Git, bana Meymune'yi getir'' buyurdu.
Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Ben şu anda bir müfrezede görev
yapmaktayım" dedim. Bana buyurdu ki: ''Sen benim sevdiğimi sevmez misin?''
Ben: "Evet, severim" dedim. Bana: "O zaman git ve onu bana
getir" buyurduo Bunun üzerine gidip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e Meymune'yi getirdim.
[Sahih]
Diğer tahric: İbn
Huzeyme 4/136 (2528) rivayet etti.
2. Ebu Rafi
25379- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in azatlısı Ebu
Rafi' bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Meymune ile
hem evlendiğinde, hem de zifafa girdiğinde ihramda değildi. İkisi arasında da
aracı bendimo"
[Sahih]
11574 (1)'de tekrar
etmiştir.