MÜSNED-İ HANBEL |
NEBİLER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
2- Hz. Nuh
3- Hz. Nuh'un
Çocukları ve Vasiyeti
2- Hz. Nuh
1. Ebu Said el-Hudri
24599 (1) Ebu Said el-Hudri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: ''Kıyamet günü Nuh çağrılır ve kendisine: ''Tebliğ ettin mi?''
diye sorulur. Nuh: ''Evet'' cevabını verince kavmi çağrılır ve: ''Size tebliğ
etti mi?'' diye sorulur. Onlar: ''Bize bir uyarıcı gelmedi -veya-Bize kimse
gelmedi'' derler. Nuh'a: ''Sana (tebliğ ettiğine dair) kim şahitlik eder?''
diye sorulur. Nuh: ''Muhammed ve ümmeti'' cevabını verir. Allah'ın: ''Böylece
sizi vasat bir ümmet kıldık ki, insanların üzerine şahidIer olasınız. Nebi de
sizin üzerinize şahid olsun'' ayeti [Bakara 143] buna işaret etmektedir.
Vasattan kasıt adaletli olmasıdır. Muhammed ümmeti çağrılınca, Nuh'un tebliğ
ettiğine şahitlik ederler. Sonra da ben size şahitlik ederim. ''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(3339, 4487, 7349), İbn Mace (4284), Tirmizi (2961) ve Nesai,
es-Sünenu'lkübra'da (10939) rivayet ettiler.
21339 (2)'de tekrar
etmiştir.
2. Ebu Hureyre
24600 (1) Ebu Zur'a b. Amr b. Cerir bildiriyor: Ebu Hureyre:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e et getirildi" dedi ve
sözkonusu hadisi aktarıp Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklen
şöyle devam etti: '' ''Benden başkasına, Nuh'a gidin'' diyecek. Nuh'a
gelecekler ve ''Ey Nuh! Yeryüzüne gönderilen Nebilerin ilk olanlarındansın.
Allah, seni: ''Çok şükreden kur diye adlandırmıştır. Rabbinin yanında bize
şefaat et! Ne halde olduğumuzu görmüyor musun? Ne duruma geldiğimizi görmüyor
musun?'' diyecekler. Bunun üzerine Nuh: ''Yüce Rabbim bu gün daha önce hiç
gazaplanmadığı ve daha sonra hiç gazaplanmayacağı bir şekilde gazaplandı. Ben de
kavmime beddua etmiştim'' karşılığını verecek ve üç defa: ''Bugün sadece kendim
ile meşgulüm'' diyecek. ''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(3340, 3361), Müslim (1/127), İbn Mace (3307) ve Nesai, es-Sünenu'lkübra'da
(6626) rivayet ettiler.
28816 (1)'de tekrar
edecektir.
3. İbn Abbas
24601 (1) Ebu Nadra bildiriyor: İbn Abbas, Basra minberinde bize hutbe
verip: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu" dedi.
Sonrasında şefaat hakkında uzunca bir hadis aktardı ve Allah Resulü'nden (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) naklen şöyle devam etti: '' ''Siz Nebilerin ilkı Nuh'a
gidin'' der. Onlar da Nuh'a gidip: ''Ey Nuh! Aramızda hüküm vermesi için
Rabbimiz katında bizim için şefaatçi ol'' derler. Bunun üzerine Nuh: ''Ben size
şefaatle yetkili değilim. Ben bir dua ettim ve o dua sebebiyle yeryüzü halkı
helak oldu. Bu gün sadece kendim ile meşgulüm'' der.''
[Hasen]
Heysemi (18504) der ki:
"Ebu Ya'la ve Ahmed rivayet ettiler. Ravilerden Ali b.
Zeyd zayıf olmasına
rağmen güvenilir bulunmuştur. Diğer ravileri Sahih'in ravileridir."
28809 (1)' de tekrar
edecektir.
3- Hz. Nuh'un
Çocukları ve Vasiyeti
1. Semure
24602 (1) Semure bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Sam Araplarını Ham Habeşlilerin, Yafis de RumIarın atasıdır''
buyurdu.
[Hasen]
Diğer tahric: Tirmizi,
menakib 5/725 (3931, "hasen") ve Hakim (2/546, "sahih")
rivayet ettiler.
24603 (2)- Semure
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sam Arapların, Yafis
RumIarın, Ham ise Habeşlilerin atasıdır'' buyurdu.
[Hasen]
24604 (3)- Semure
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sam Araplarını Yafis
RumIarını Ham ise Habeşlilerin atasıdır'' buyurdu.
Ahmed der ki: Ravh,
Bağdat'ta bunu rivayet ederken: "Nuh'un çocukları Sam, Ham ve Yafis olmak
üzere üç tanedir" dedi.
[Sahih]
2. Abdullah b. Amr
24605 (1) Abdullah b. Amr anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanındayken, üzerinde düğmeleri halis ipekten olan taylasan bir
cübbe bulunan bir bedevi geldi ve şöyle dedi: "Şu sizin arkadaşınız
(Resulullah) her cengaver oğlu cengaveri küçük düşürmek, her çoban oğlu çobanı
da yüceltmek istiyor." Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adamın
cübbesinin eteklerinden tutarak: ''Üzerindel aklı olmayanların cübbesini
görüyorum'' buyurduktan sonra şöyle devam etti: ''Allah'ın paygamberi Hz. Nuh
vefat edeceği zaman oğluna şöyle dedi: ''Sana vasiyetimi açıklayacağım: Sana
iki şeyi emrediyor, iki şeyi de yasaklıyorum. Sana La ilahe illallah'ı
emrediyorum. Çünkü yedi kat gök ve yedi yer bir kefeye, La ilahe ilallah sözü
diğer kefeye konsa, La ilahe ilallah sözü ağır basar. Yedi kat gök ve yedi yer
uçsuz bucaksız bir çember olsaları onları ''La ilahe ilallah ve Sübhanallahi
ve-bihamdihi'' sözü kırardı. Çünkü bu kelimeler, her yaratığın duasıdır ve
bunlarla her şey rızıklanır. Seni şirk ve kibirden de menediyorum. ''
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ben veya başka biri: "Ey
Allah'ın Resulü! Şirki anladık, kibir nedir? Kibir, birimizin güzel bağları olan
iki ayakkabısının olması mıdır?" diye sorunca, Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Soran: "Birimizin giyeceği güzel bir
giysisinin olması mıdır?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Soran kişi: "Kibir, birimizin bineceği
güzel bir bineğinin olması mıdır?" diye sorunca, Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Hayır'' cevabını verdi. Soran kişi: "Birimizin, yanında
oturan arkadaşlarının olması mıdır?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yine: ''Hayır'' cevabını verdi. "Peki kibir nedir?" diye
sorulunca ise Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hakkı küçümsemek ve
insanları hakir görüp hiçe saymaktır'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari,
el-Edebu'l-Müfred (80, 81) rivayet etti. Heysemi, Mecma'uz-Zevaid (4/219, 220)
der ki: "Ahmed tam metin olarak ve Taberani bir benzerini rivayet ettiler.
Ancak Taberani rivayetinde: "Sana kulların ibadeti olan tesbihi ve ayrıca
tekbiri vasiyet ederim" ziyadesinde bulunmuştur. Ahmed'in ravileri
güvenilir kişilerdir."