MÜSNED-İ HANBEL |
AYET VE SURE TEFSİRİ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
122- "iman
Edenler ve imanlarına Zulüm Karıştırmayanlara Gelince: işte Güvenlik ve
Hidayete Ermiş Olanlar Onlardır"[En'am 82] Ayeti
1. İbn Mes'ud
21500 (1) Abdullah (b. Mes'ud) der ki: "İman edenler ve
imanlarına zulüm karıştırmayanlara gelince; işte güvenlik ve hidayete ermiş
olanlar onlardır" ayeti nazil olduğu zaman, bu hüküm
insanlara ağır geldi ve:
"Ey Allah'ın Resulü! Hangimiz kendine yazık etmemiştir ki?" dediler.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bunun anlamı sizin zannettiğiniz
şekilde değildir. Yoksa siz salih (Hz. Lokman) kulun: ''Ey oğulcuğum! Allah'a
eş koşma, doğrusu eş koşmak büyük zulümdür''[Lokman 13] dediğini duymadınız mı?
Burada kastediten Allah'a ortak koşmaktır'' cevabını verdi.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(32, 3360, 3428, 3429, 4629, 4776, 6918), Müslim (124), Tirmizi (3067) ve
Nesai, es-Sünenu'l-kübra'da (11165, 11390) rivayet ettiler.
21501 (2)- Abdullah (b.
Mes'ud) der ki: "İman edenler ve imanlarına zulüm karıştırmayanlara
gelince; işte güvenlik ve hidayete ermiş olanlar onlardır" ayeti nazil
olduğu zaman, bu hüküm insanlara ağır geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü!
Hangimiz kendine yazık etmemiştir ki?" dediler. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Bunun anlamı sizin zannettiğiniz şekilde değildir. Burada
kastedilen Allah'a ortak koşmaktır. Yoksa siz Hz. Lokman'ın, oğluna: ''Ey
oğulcuğum! Allah'a eş koşma, doğrusu eş koşmak büyük zulümdür''[Lokman 13]
dediğini duymadınız mı?'' cevabını verdi.
[Sahih]
21502 (3)- Abdullah (b.
Mes'ud) der ki: "İman edenler ve imanlarına zulüm karıştırmayanlara
gelince; işte güvenlik ve hidayete ermiş olanlar onlardır" ayeti nazil
olduğu zaman, bu hüküm insanlara ağır geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü!
Hangimiz kendine yazık etmemiştir ki?" dediler. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Bunun anlamı sizin zannettiğiniz şekilde değildir.
Kastedilen Lokman'ın oğluna: ''Ey oğuIcuğum! Allah'a eş koşma, doğrusu eş
koşmak büyük zulümdür''[Lokman 13] sözünde geçendir'' cevabını verdi.
[Sahih]