MÜSNED-İ HANBEL |
HADLER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
4- Hadler Günahların
Kefaretidir
1. Huzeynıe b. Sabit
17197 (1) Huzeyme b. Sabit bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Kim bir suç işler ve kendisine bu suçtan dolayı had uygulanırsa
bu (uygulanan had suçunun) kertireti olur'' buyurdu.
[Hasen]
Heysemi (10596) der ki:
"Hadisi Taberani ve Ahmed rivayet etmiştir. Ravilerden adı zikredilmeyen
birisi vardır. Bu ravi İbn Huzeyme'dir. Diğer ravileri, güvenilir
kimselerdir."
17198 (2)- İbn Huzeyme
b. Sabit babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kim
bir suç işler ve kendisine bu suçtan dolayı had uygulanırsa bu (uygulanan had
suçunun) kefareti olur'' buyurdu.
[Hasen]
2. Abdullah b.
Muğaffel
17199 (1) Abdullah b. Muğaffel bildiriyor: Adamın biri (İslam
geldikten sonra) Cahiliye döneminde iken fahişe olan bir kadınla oynaşmaya
başlayıp elini kadına uzatınca, kadın: "Yavaş ol, Allah şirki götürüp
-Affan'ın bir rivayetinde: "Cahiliyeyi götürüp" ibaresi geçmiştir-
İslam'ı getirdi" dedi. Bunun üzerine adam dönüp kaçmaya başladı. Kaçarken
de yüzünü bir duvara çarptı. Sonra yüzü kanlı bir şekilde Allah Resulü'ne
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) gidip durumu kendisine anlattı. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Sen, Allah'ın,
hakkında hayır dilediği bir kulsun. Allah kulu hakkında hayır dilediği zaman
onun günahının cezasında acele eder. Eğer kulu hakkında şer dilerse cezasını
erteler, kıyamet gününe bırakır ve o kuluna orada çerçöp değerinde muamele
eder. "
[Sahih]
Diğer tahric: Hakim
(1/349, 4/376; "sahih") ve İbn Hibban, Mevarid 605 (2455) rivayet
ettiler.
Heysemi (10/191):
"Ravileri Sahih'in ravileridir" dedi.
3. Hz. Ali
17200 (1) Hz. Ali der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
şöyle buyurdu: ''Kim bir suç işler ve dünyada iken cezalandırılırsa, Allah,
kuluna azabını iki defa çektimtekten çok daha adildir. Kim bir suç işler de
Allah onu örter ve kendisini affederse, Allah affettiği bir şeyden dolayı
cezalandırmayla dönüş yapmaktan daha çok kerem sahibidir.''
[Sahih]
Diğer tahric: Tirmizi
(2626) ve Hakim (2/445) rivayet ettiler.
4. Ubade b. es-Samit
17201 (1) Ubilde b. es-Silmit der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), biatımızı kabul ederken kadınlardan: ''Hiç bir şeyi Aliah'a şirk
koşmayacağınıza, hırsızlık yapmayacağınıza, zina etmeyeceğinize, çocuklarınızı
öldürmeyeceğinize, asılsız yere birbirinize iftirada bulunmayacağınıza ve maruf
(iyi) olan bir hususta bana itaatsizlik etmeyeceğinize dair'' buyurarak altı
şey üzere söz aldığı gibi bizden de söz alıp şöyle buyurdu: "Sizden biri
had (şeri ceza) gerektirecek bir suç işler de ona had uygulanırsa, bu had o suçunun
kefaretidir. Eğer uygulanmazsa (suçunun cezası) Allah'a kalmıştır. Dilerse ona
merhamet eder dilerse azap eder.''
[sahih]
Diğer tahric: İbn Hibban
(4405) rivayet etti.
17202 (2)- Ubade b. es-Samit,
Allah Resulü’nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir önceki hadisin aynısını
zikretti.
[sahih]
17203 (3)- Ebu'l-Eş'as
bildiriyor: Ubade b. es-Samit: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
biatımızı kabul ederken kadınlardan -veya: diğer insanlardan söz aldığı gibi
bizden de söz aldı." dedi ve söz konusu hadisi aktardı.
[Sahih]
17204 (4)- Ubade b.
es-Samit der ki: Biz bir mecliste Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanında iken: ''Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina
etmemek ve çocuklarınızı öldürmemek üzere bana biat edin'' buyurdu. Sonra
kadınların biatı hakkındaki: "Ey Nebi! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir
şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek,
elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte
sana karşı gelmemek hususunda sana bi at etmeye geldikleri zaman, biatlarını
kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok
bağışlayandır, çok esirgeyendir"[Mumtehine 12] ayetini okuyarak şöyle
buyurdu: ''Sizden kim sözünde durursa ecri Allah'a aittir. Kim bunlardan birini
yapar da dünyada iken cezasını çekerse bu, onun için kefaret olur. Kim de
bunlardan birini yapar da Allah onu örtbas ederse (dünyada iken cezasını vermezse)
artık o Allah'a kalmış bir şeydir. Dilerse onu azap eder, dilerse bağışlar.''
Süfyan der ki: Huzeli
bana: "Bu hadisi aklında tut" dedi. Bu hadis Zühri'nin yanında
bulunmaktadır. Huzelı: "Ebu Bekr -yani Zühri-bu hadis gibisini asla
rivayet etmedi" dedi.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(18,3999, 7213), Müslim, hudad 3/1333 (1709), Tirmizi, hudad 4/45 (1439,
"hasen sahih"), Nesai, iman 8/108 (5002), İbn Mace 2/868 (2603) ve
Darimi, sire 2/290 (2453) rivayet ettiler.
17205 (5)- Ubade b.
es-Samit der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) biatımızı kabul
ederken kadınlardan -veya:- diğer insanlardan söz aldığı gibi Allah'a hiçbir
şeyi ortak koşmamak, hırsızlık etmemek, zina etmemek, gıybet etmemek, asılsız
yere birbirimize iftira etmemek ve marUf (iyi) olan bir hususta itaatsizlik
etmemek üzere bizden söz aldı ve: "Kim kendisine yasaklanan bu şeylerden
birini yapar da kendisine had uygulanırsa bu, onun için kefaret olur. Kim de
bunlardan birini yaparsa, artık o Allah'a kalmış bir şeydir. Dilerse onu azap
eder, dilerse bağışlar'' buyurdu.
[Sahih]
17206 (6)- Ubade b.
es-Samit der ki: Bir grupla birlikte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
biat ettim. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Allah'a hiçbir şeyi ortak
koşmamanızı hırsızlık etmemenizı zina etmemenizı gıybet etmemenizı elleriniz ve
ayaklarınız arasında asılsız yere birbirinize iftira etmemeniz (gayri meşru bir
çocuğu kocanıza nispet etmemeniz) ve maruf (iyi) olan bir hususta bana
itaatsizlik etmemeniz üzere biatınızı kabul ediyorum. Sizden kim sözünde
durursa sevabı(nı vermek) Allah'adır. Kim bunlardan birini yapar da dünyada
iken cezasını çekerse bu, onun için kefaret olur. Kim de bunlardan birini yapar
da Allah onu örtbas ederse (dünyada iken cezasını vermezse) artık o Allah'a
kalmış bir şeydir. Dilerse onu azap eder, dilerse bağışlar.''
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim
(4483) rivayet etti.
17207 (7)- Abdurrezzak
der ki: "(Kişi işlediği bir suçtan dolayı) dünyada iken cezalandırılırsa,
bu ceza kendisi için temizlenme -veya:- kefaret olur."
[Sahih]