MÜSNED-İ HANBEL |
BORÇ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
DEVAM: 1- Borç
Vermenin ve Darda Olana Kolaylık Sağlamanın Fazileti
Ebu Hureyre
15837 (1) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurmuştur: ''İnsanlara borç veren bir adam vardı.
Alacaklarını toplayan kölesine de: ''Darda olana gittiğin zaman alacağı ertele
ve affet. Belki Allah da bizi affeder'' derdi. Bu kişi Allah'ın huzuruna
çıktığında bu ameli sebebiyle affedildi.''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari:
(4/262,6/379), Nesai (7/318) ve Müslim (1/460) rivayet ettiler.
15838 (2)- Ebu
Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem} şöyle
buyurmuştur: ''İnsanlara borç veren bir adam vardı. Alacaklarını toplayan
kölesine de: ''Darda olana gittiğin zaman alacağı ertele ve affet. Belki Allah
da bizi bu sayede affeder'' derdi. Bu kişi Allah'ın huzuruna çıktığında bu
ameli sebebiyle affedildi."
[Sahih]
15839 (3)- Ebu
Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem} şöyle
buyurmuştur: ''İnsanlara borç veren bir adam vardı. Alacaklarını toplayan
kölesine de: ''Darda olana gittiğin zaman alacağı ertele ve affet. Belki Allah
da bizi affeder'' derdi. Bu kişi Allah'ın huzuruna çıktığında bu ameli
sebebiyle affedildi."
[Sahih]
15840 (4)- Ebu
Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi {Sallallahu aleyhi ve Sellem} şöyle
buyurmuştur: ''Adamın birinin hayır namına hiçbir ameli yoktu. Ancak insanlara
çokça borç verir ve bunları toplayacak olan memuruna: ''Verebileceklerini alı
veremeyeceklerini de bırakıp affet. Belki Allah da bizi affeder'' derdi. Öldüğü
zaman Allah ona: ''Hayır namına hiçbir amelin yok mu?'' diye sordu. Adam:
''Yok, ancak insanlara borç verirdim. Memurumu bunları toplamak için
gönderdiğimde: ''Verebileceklerini al, veremeyeceklerini de bırakıp affet.
Belki Allah da bizi affeder'' derdim'' karşılığını verdi. Bunun üzerine Allah
da adama: ''Ben de seni affettim'' buyurdu.''
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai (7/318),
İbn Hibban (5043) ve Hakim (2/27-8) rivayet ettiler.
7. Huzeyfe b. el-Yeman
15841 (1) Huzeyfe'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurmuştur: ''Adamın biri ölünce cennete girdi. Adama: ''Hangi
amelleri yapardın?'' diye sordular. Adam ya kendisi hatırladı ya da kendisine
hatırlatıldı ve şöyle dedi: ''Ben insanlara satış yapardım. Darda olan
borçluIara zaman tanır ve borçlarından bir kısmını da düşerdim. Bundan dolayı
bağışlandım''. ''Ebu Mes'ud der ki: "Ben de bunu Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den işittim.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(2391) ve Müslim (1560) rivayet ettiler.
15842 (2)- Rib'i der ki:
Ukbe b. Amr (Ebu Mes'ud), Huzeyfe'ye: "Bana Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'den işittiğin bir şeyanlat" deyince, Huzeyfe şöyle dedi:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
"Ölüm meleği, sizden önceki topluluklardan bir adamın ruhunu almak için
geldiğinde: ''Hiç hayır yaptın mı?'' diye sordu. Adam: ''Bilmiyorum'' cevabını
verince, melek: ''Düşünı belki bulursun'' dedi. Adam: ''Bilmiyorumı ancak
insanlara götürü usülde satış yapardım. Alacaklı olduklarımdan hali iyi
olanlara zaman tanırı darda olanların da borcunu silerdim'' karşılığını verdi.
Allah da adamı cennete soktu.''
[Sahih]
15843 (3)- Rib'i b.
Hiriş der ki: Huzeyfe b. el-Yeman ile Ebu Mes'ud elEnsari'nin yanında
oturmuştum. Biri diğerine: "Bize Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) işittiğin bir şeyanlat" deyince: "Hayır! Sen anlat"
karşılığılli aldı. Bunun üzerine biri şunu anlatıp diğeri onu onayladı:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
''Kıyamet gününde huzura bir adam çıkarılır. Allah: ''Amellerine bakın''
buyurunca, adam: ''Rabbim! Hayır namına bir amelim yok, ancak çok malım vardı
ve insanlara da borç verirdim. Alacaklı olduklarımdan hali iyi olanlara zaman
tanırı darda olanların da borcunu silerdim'' dedi. Allah da: ''Kolaylık tanımak
bana daha fazla yakışır'' buyurdu ve adamı bağışladı. ''
22184 (2)'de tekrar
edecektir.
8. Bureyde el-Eslemi
15844 (1) Bureyde'nin bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurmuştur: "Darda olan borçlusuna borcun vadesi dolmadan zaman
tanıyan kişiye her gün bir sadaka sevabı verilir. Fakat vade dolduktan sonra
zaman tanıyan kişiye her gün için o borç kadar sadaka sevabı verilir. ''
[Zayıf]
Diğer tahric: İbn Mace
(2418) rivayet etti.
15845 (2)- Süleyman b.
Bureyde, babasından bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in:
"Darda olan borçlusuna zaman tanıyan kişiye her gün o borç kadar sadaka
sevabı verilir'' buyurduğunu işittim. Daha sonra ise: "Darda olan
borçlusuna zaman tanıyan kişiye her gün o borcun iki katı kadar sadaka sevabı
verilir'' buyurduğunu işittim. "Ey Allah'ın Resulü! Önce ''Darda olan
borçlusuna zaman tanıyan kişiye her gün o borç kadar sadaka sevabı verilir''
buyurduğunu işittim. Daha sonra ise ''Darda olan borçlusuna zaman tanıyan
kişiye her gün o borcun iki katı kadar sadaka sevabı verilir'' buyurduğunu
işittim" dediğimde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu karşılığı
verdi: "Her gün o borç kadar sadaka borcun vadesi dolmadan zaman tanıma
içindir. Borcun vadesi dolduktan sonra tanınan zaman için ise her gün o borcun
iki katı kadar sadaka sevabı verilir. ''
[Sahih]
Heysemi (6676) der ki:
"Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir."
9. Ebu Mes'ud el-Bedri
15846- Ebu Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurmuştur: ''Sizden önceki toplumlardan bir adam hesaba
çekilince hayırlı hiçbir amelinin olmadığı görüldü. Ancak malı çok ve insanlara
borç veren biriydi. Alacakları toplamak için kölesinin gönderirken de ona:
''Darda olanlardan bir şeyalma'' derdi. Bundan dolayı da Allah meleklere:
''Bunu yapmak bize daha fazla yakışır. Bundan dolayı onu bağışlayın'' buyurdu.
''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari,
el-EdEbu'l-müfred'de (293), Tirmizi (1307) ve Müslim (4002) rivayet ettiler.