|
MÜSNED-İ HANBEL |
ZİKİRLER VE DUALAR |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
41- Yatmadan Önce
"Sübhanallah, Elhamdulillah ve Allahu Ekber" Demek
ı. Hz. Ali (R.A.)
14627 (1) Hz. Ali der ki: Hz. Fatıma, el değirmeninin elinde bıraktığı
izden şikayet etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e esirler
getirilince, Hz. Fatıma, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gitti, ama
onu bulamadı. Bunun üzerine durumunu Hz. Aişe'ye bildirdi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince, Hz. Aişe, Hz. Fatıma'nın geldiğini
söyledi. -Hz. Ali, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gitti. - Biz
yatağırmza girmişken Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince, kalkmak
için davrandık, ama Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yerinizde
kalınız'' buyurup aramıza oturdu. Hatta onun ayaklarının serinliğini göğsümde
hissettim. Bize şöyle buyurdu: ''İstediğiniz (köleden) daha hayırlısını size
söyleyeyim mi? Yatağınıza girince, otuz dört defa Allahu ekber, otuz üç defa
Sübhanallah, otuz üç defa Elhamdulillah, deyiniz. Bu, sizin için hizmetçiden
daha hayırlıdır.''
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari
(3113, 3705, 5361-2, 6318), Müslim (7015-7), Ebu Davud (5062) ve Nesai, Amelu
yevm vel-leyle'de (814-5) rivayet ettiler.
14628 (2)- Bu hadis
başka bir kanalla Hz. Ali'den "Fatıma, el değirmeninin elinde bıraktığı
izden dolayı babasına şikayette bulununca ... " ibaresiyle nakledilmiştir.
[Sahih]
14629 (3)- Hz. Ali der
ki: "Bir gece Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize geldi ve
ayaklarını benimle Fatıma'nın arasına koyup, yatağımıza girince ne diyeceğimizi
öğretti: Otuz üç defa Sübhanallah, otuz üç defa Elhamdulillah ve otuz dört defa
da Allahu ekber dememizi emretti. Ondan sonra bunları hiç bırakmadık." Bir
adam: "Sıffin gecesi de mi?" diye sorunca, Hz. Ali: "Sıffin
gecesi de" cevabını verdi.
[Sahih]
14630 (4)- Hz. Ali der
ki: Fatıma'ya: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gitsen ve bir
hizmetçi vermesini istesen. Un öğütmek ve işler seni çok yoruyor" dedim.
Fatıma: "Sen de benimle gel" deyince, onunla gittim ve Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den hizmetçi istedik. Bunun üzerine Hz. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Size bundan daha hayırlısını
bildireyim mi? Yatağınıza gireceğiniz zamanı otuz üç defa Sübhanallah, otuz üç
defa Elhamdulillah, otuz dört defa da Allahu ekber deyiniz. Bu, dilde yüz defa
eder, ama Mizan'da bine karşılıktır.'' Hz. Ali: Bunu Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'den duyduktan sonra hiç bırakmadım" deyince, bir adam:
"Sıffin gecesi de mi?" diye sorunca, Hz. Ali: "Sıffın gecesi
de" cevabını verdi.
[Sahih]
14631 (5)-Z İbn A'bud
der ki: Hz. Ali bana: "Ey İbn A'bud! Yemeğin hakkının ne olduğunu biliyor
musun?" diye sorunca: "Hakkı nedir, ey İbn Ebi Talib?" dedim.
Hz. Ali: "BismiHalı, Allahım! Bize verdiğin rızkı bereketlendir"
demendir" deyip: "Doyunca da bunun şükrünün ne olduğunu biliyor
musun?" diye sordu. Ben: "Şükrü nedir?" karşılığını verince:
"Bize yediren ve içiren Allah'a hamd olsun" demendir" dedi.
Sonra şöyle devam etti:
Sana, benden ve
Fatıma'dan bir şeyanlatayım mı? O, Resulullah'ın (sallallahu alayhi V8Sallem)
kızı ve ailesi içinde en üstün tuttuğu kişiydi ve benim hanımımdı. O kadar
değirmen çevirirdi ki bu, elinde iz bırakırdı. Kırbayla o kadar su taşırdı ki
kırba boynunda iz bırakırdı. Evi temizlerken giysileri tozlanırdı. Tencerenin
altını yakardı ve giysileri kirlenirdi. Bu durumdan zarar gördü. Hz. Nebi'e
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) esirler -veya hizmetçilergetirilince:
"Resulullah'a git ve bu zorluktan kurtarması için Resulullah'ın sana bir
hizmetçi vermesini iste" dedim. Fatıma, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e gidince orada hizmetçi -veya hizmetçiler- olduğunu gördü; ama bir şey
istemeden geri döndü. (Ravi der ki) Sonra, daha önceki hadisi zikredip şöyle
devam etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sana hizmetçiden
daha hayırlısını bildireyim mi? Yatağına gireceğin zamanı otuz üç defa
Sübhanallah, otuz üç defa Elhamdulillahı, otuz dört defa da Allahu ekber de''
buyurdu. Fatıma (yorganın altından) başını çıkarıp, iki defa: "Allah'tan
ve Resulünden razı oldum" dedi.
[Hasen]
Diğer tahric: Ebu Davud
(2988) rivayet etti.
18717 (l)'de tekrar
etmiştir.
14632 (6)- Hz. Ali der
ki: Fatıma, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e, hamur yoğurmaktan dolayı
ellerinden rahatsızlandığını söyledi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e esirler getirilince, Hz. Fatıma kendisinden bir hizmetçi istemek için
gitti; ama Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bulamadı ve geri döndü.
Ben ve Fatıma yatağımıza girince Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi.
Ben kalkmak için davranınca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Yerinizde kalınız'' buyurup gelerek oturdu. Onun ayaklarının serinliğini
hissettim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Size
hizmetçiden daha hayırlı bir şeyi bildireyim mi? Yatağınıza girince, otuz üç
defa Sübhanallah, otuz üç defa Elhamdulillah, otuz dört defa da Allahu ekber
deyin.
[Sahih]
14633 (7)- Ata b.
es-Saib, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hz.
Ali'yi kızı Fatıma ile evlendirdiği zaman kendisiyle bir kadife kumaş, içi
hurma lifi ile dolu deriden bir yastık, iki el değirıneni, bir su kabı ve iki
çömlek gönderdi. Bir gün Hz. Ali, Hz. Fatıma'ya: "VaIlahi, kuyudan su
çekmekten artık göğsüm ağrımaya başladı. Allah, babana esirler gönderdi. Git de
bize hizmet etmesi için ondan bir hizmetçi iste" dedi.
Fatıma da: "VaIlahi
el değirmenini döndürmekten benim de ellerim nasırlaştı" diyerek Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gitti. Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Ey kızcağızım! Niye geldin?'' diye sorunca, Fatıma:
"Sana selam vermek için geldim" dedi ve hizmetçi istemekten utanıp
geri döndü. Ali: "Ey Fatıma! Ne yaptın?" diye sorunca, Fatıma:
"Ondan hizmetçi istemeye utandım" cevabını verdi. Bunun üzerine
kalkıp birlikte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gittiler.
Ali: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi kuyudan su çekmekten göğsüm ağrımaya
başladı" deyince, Fatıma da: "(Un) öğüttüm ve el değirmenini
döndürmekten benim de ellerimde güç kalmadı. Allah sana esirler ve mal
gönderdi. Bize bir hizmetçi versen" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Vallahi Suffe ahalisi açlıktan kıvranırken ve onlara sarfedecek bir
şey bulamazken size birşey verecek değilim. Onları satıp Suffe ahalisine
harcayacağım'' buyurdu. Bunun üzerine geri döndüler. Ancak Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), daha sonra yanlarına gitti. İkisi kadife yaygıya
bürünınüşlerdi. Bu yaygıyı başlarına çektikleri zaman ayakları, ayaklarına
çektikleri zaman başları açıkta kalıyordu. Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) görünce kalktılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara:
''Yerinizde kalın'' buyurdu. Sonra: ''Size benden istediğiniz şeyden daha
hayırlı bir şeyi haber vereyim mi?'' deyince: "Olur" dediler. Bunun
üzerine Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Size
bildireceğim kelimeleri Cbril bana öğretti. Her (farz) namazdan sonra on defa
tesbih, on defa hamd edip on defa da tekbir getirin. Yatağınıza girdiğiniz
zaman da otuz üç defa tesbih, otuz üç defa hamd edip, otuz dört defa da tekbir
getiriniz.''
Hz. Ali: "Vallahi
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bana öğrettiğinden beri bu
kelimeleri terk etmiş değilim" dedi. İbnu'l-Kevva: "Sıffın gecesinde
de mi (bu kelimeleri terk etmedin)?" diye sorunca, Ali: "Allah sizi
kahretsin ey Irak ahalisi! Evet, Sıffın gecesinde de (terk etmedim" dedi.
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Mace
(4152) ve Nesai, es-Sünenu'[-kübra'da (5546) rivayet ettiler.
5486 (1)'de tekrar
edecektir.
14634 (8)- Bu hadis, Hz.
Ali'den Allah'ın Resulü (bize) şöyle buyurdu: ''Suffe ahalisinin açlıktan
karınları iki büklümken size (hizmetçi) veremem'' şeklinde rivayet edilmiş, bir
defasında da: ''Size hizmetçi verip Suffe ahalisini aç bırakamam'' şeklinde
rivayet edilmiştir.
[Sahih]
14635 (9)- Hz. Ali der
ki: Hz. Fatıma, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e ondan hizmetçi
istemek için gidince, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Sana bundan daha hayırlısını bildireyim mi? Otuz üç defa Sübhanallah, otuz üç
defa Allahu ekber, otuz üç defa da Elhamdulillah de'' buyurdu. (Ravi) der ki:
''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunlardan birinin otuz dört defa
olduğunu söyledi.
[Sahih]
Heysemi (16957) der ki:
"Ahmed rivayet etti. Taberani de bundan daha kısa ve buna benzer bir
rivayette bulundu. ikisinin de senedi hasendir."
2. Ümmü Seleme
14636- Ümmü Seleme bildiriyor: Hz. Fatıma, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e gelip çalışmaktan dolayı düştüğü halden şikayet ederek:
"Ey Allah'ın Resulü! El değirmeni çevirmekten ellerim nasırlaştı. Bir
taraftan un öğütüyor, diğer taraftan hamur yoğuruyorum (bana bir hizmetçi
versen)" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah sana bir
şey nasib ettiğinde O, sana gelir. Ben sana bundan daha hayırlısını haber
vereceğim. Yatağına girdiğin zaman otuz üç defa Sübhanallah, otuz üç defa
Allahu ekber ve otuz dört defa da El-hamdulillah de, bu zikir (toplamda) yüz
defadır. Bu, senin için hizmetçiden daha hayırlıdır. Sabah namazından sonra on
defa, akşam namazından sonra da on defa: ''La ilahe illallahu vahdehu la şerıke
leh. Lehul-mülkü ve lehul-hamdu yuhyi ve yumit bi-yedihil-hayri ve-huve ala
kulli şey'in kadir (=Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. Sadece o vardır. O'nun
ortağı yoktur. Mülk sadece O'nundur, hamd da sadece O'nadır. O hayat vericidir,
öldürücüdür ve O her şeye gücü yetendir)'' de. Bunların her biri karşılığında,
on sevap yazılır, on günah silinirı her biri için İsmail'in oğullarından birini
azad etmiş gibi sevap alırsın. Allah'a şirk koşmaktan başka bir günahın seni
helak etmesi mümkün olmaz. ''La ilahe illallahu vahdehu Ia şerike leh'' sözünü
sabah söylediğinde, akşam vakti bir daha söyleyene kadar seni herşeytandan ve
her kötülükten korur. ''
[Hasen]
16568 (1)'de tekrar
etmiştir.
3. Abdullah b. Amr
14637 (1) Abdullah b. Amr'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Hz. Fatıma ve Hz. Ali'ye, yataklarına girince, Sübhanallah,
Elhamdulillah ve Allahu ekber demelerini emretti. -Ata, bunlardan hangisinin
otuz dört defa olduğunu bilmemektedir.- Hz. Ali: "(Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in bana öğrettiğinden beri) bu kelimeleri terk etmiş
değilim" dedi. İbnu'l-Kevva: "Sıffin gecesinde de mi (bu kelimeleri
terk etmedin)?" diye sorunca, Ali: "Evet, Sıffin gecesinde de"
dedi.
[Sahih]
Heysemi (10/122) der ki:
"Ahmed rivayet etti. Ravileri güvenilirdir. "
14638 (2)- Abdullah b.
Amr b. el-As der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İki haslet
vardır ki onlar, kendilerine devam eden kişiyi Cennete sokarlar. Onlar
kolaydırı ama onlarla amel eden azdır'' buyurdu. Oradakiler: "Ey Allah'ın
Resulü! Bunlar nedir?" diye sorunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: ''Her farz namazdan sonra onar defa hamd edip tekbir
getir ve tesbih et. Yatağına uzandığın zaman da (toplam olarak) yüz defa tesbih
edip tekbir getir ve hamd et. Bunlar toplam olarak dilde iki yüz elli eder.
Mizanı da ise iki bin beş yüz eder. Hanginiz bir gündüz ve bir gecede ikı bin
beş yüz günah işler ki?" Oradakiler: "Onlarla amel edenler nasıl az
oluyor?" diye sorunca da şöyle buyurdu: "Sizden biriniz namazda iken
şeytan gelir ve şu şu ihtiyacı hatırlatır. Bunun üzerine kişi bunları söylemez.
Yine ona uyuyacağı zaman gelir ve bunları söyletmeden onu uyutur. '' Ben
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bunları söylerken parmaklarıyla
saydığını gördüm.
[Hasen]
Diğer tahric: Buhari,
el-Edebu'l-müfred (sh. 179), Ebu Davud 4/475 (5065), Tirmizi (4/233) ve İbn
Mace (1/154) rivayet ettiler.
5484 (1)'de tekrar
etmiştir.
42- Gece Uykudan
Uyanınca Yapılacak Dua
1. Ubade b. es-Samit
14639 Cabir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: ''Her kim geceleyin uyanır da uyandığı zaman şöyle
derse: ''La ilahe illallahu vahdehu la şerike leh. Lehu'l-mülkü ve-Iehu'l-hamdu
ve-huve ala külli şey'in kadlr. Sübhanallahi vel-hamdulillahi vela ilahe
illallahu vallahu ekber, vela havle vela kuvvete illa billah (=Allah'tan başka
hiç bir ilah yoktur. Yalnız o vardır. Şeriki de yoktur. Mülk onunduri Hamd da
ona mahsustur. Onun her şeye gücü yeter. Allah'ı noksanlıklardan tenzih ederim,
Allah'a hamd olsun. Allah en büyüktür. Bütün güç ve kuvvet, Allah'a aittir)''
Sonra: ''Allahım! Beni bağışla derse -veya- sonra dua ederse, duası kabul
edilir. Sonra biraz daha gayret edip abdest alır ve namaz kılarsa namazı da
mutlaka kabul edilir.''
[Sahih]
6041 (1)'de tekrar
etmiştir.
43- Şeytanın, Uyuyana
Bağladığı Düğümlerin Uyanınca Çözülmesi
1. Ebu Hureyre
14640 (1) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Sizden birisi uyuyunca şeytan geceleyin
onun ensesine üç düğümlü bir ip bağlar. Her düğümde de: ''Daha önünde uzun gece
varı uyu'' der. O kimse uyanıp Allah'ı anarsa bir düğüm çözülür. Kalkıp abdest
aldığı zaman bir düğüm (daha) çözülür. Namaza durduğu zaman bütün düğümler
çözülür ve gönlü hoş ve dinç olarak sabahlar. Eğer (Allah'ı anmayı, abdest
almayı ve namaz kılmayı) yapmazsa, gönlü kirli ve uyuşuk bir şekilde
sabahlar.''
[Sahih]
Diğer tahric: Müslim
(1/216), Nesai (238/239), Buhari (3/20-22; 6/239-240), Ebu Davud 1/504 (1306)
ve İbn Mace (1/206) rivayet ettiler.
14640 (l)'de tekrar
edecektir.
14641 (2)- Ebu
Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Sizden birisi uyuyunca (şeytan tarafından geceleyin onun)
ensesine üç düğümlü bir ip bağlanır. O kimse uyanıp Allah'ı anarsa bir düğüm
çözülür. Kalkıp abdest aldığı zaman bir düğüm (daha) çözülür. Namaza durduğu
zaman bütün düğümler çözülür ve gönlü hoşı dinç ve hayırlar elde etmiş olarak sabahlar.
Eğer (Allah'ı anmayı, abdest almayı ve namaz kılmayı) yapmazsa, gönlü kirli,
uyuşuk ve hayır elde etmemiş bir şekilde sabahlar.''
[Sahih]
Diğer tahric: İbn Mace
(1329) rivayet etti.
2. Cabir b. Abdillah
14642- Cabir'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu: ''Sizden erkek veya kadın hiç kimse yoktur ki, uyuyacağı
zaman başının üzerinde üç düğüm atılmış bir ip (yular) olmasın. Bu kişi
uyandığı zaman Allah'ı zikrederse, bir düğüm çözülür. Kalkıp abdest alırsa yine
bir düğüm çözülür. Kalkıp namaz kılarsa bütün düğümler çözülür.''
[Sahih]
Diğer tahric: İbn
Huzeyme 2/175 (1133) rivayet etti.
Heysemi (2/261),
ravilerinin Sahih'in ravileri olduğunu söyledi.