MÜSNED-İ HANBEL |
ZİKİRLER VE DUALAR |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
DEVAM: 10- "La
Havle vela Kuvvet illa Billah" Demenin Fazileti
4. Kays b. Sa'd
14460- Kays b. Sa'd b. Ubade'nin bildirdiğine göre babası kendisini
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hizmet etmek için göndermişti. Kays
der ki: Ben iki rekat namaz kıldıktan sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) yanıma geldi ve bana ayağıyla vurup: ''Sana Cennet kapılarından birini
bildireyim mi?'' buyurdu. Ben: "Olur, bildir" karşılığını verince,
Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "La havle vela kuvvete illa
billah, sözüdür'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai,
Amelu yevm vel-leyle'de (355) rivayet etti.
5. Muaz b. Cebel
14461 (1) Muaz b. Cebel'in bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona: "Sana Cennet kapılarından birini bildireyim mi?''
diye sorunca, Muaz: "O nedir?" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''La havle vela kuvvete illa billah, sözüdür'' buyurdu.
[Sahih]
Diğer tahric: Nesai,
Amelu yevm vel-Ieyle'de (357) rivayet etti.
Heysemi (10/73), Ata
dışında ravilerinin Sahih'in ravileri olduğunu söyledi.
14462 (2)- Muaz b.
Cebel'in bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona:
"Sana Cennet kapıfarından birini bildireyim mi?'' diye sorunca, Muaz:
"Evet" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''La havle
vela kuvvete illa billah, sözüdür'' buyurdu.
[Sahih]
14463 (3)- Muaz b.
Cebel'in bildirdiğine göre Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine:
"Sana Cennet kapıfarından birini bildireyim mi?'' diye sorunca, Muaz:
"Evet" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''La havle
vefa kuvvete illa billah, sözüdür'' buyurdu.
[Sahih]
6. Ebu Umame
14464- Ebu Umame anlatıyor: Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
Mescid'de otururken, sahabe kendisine vahiy geldiğini tahmin ederek yanından
çekildiler. Ebu Zer gelince ise safları yanp Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına oturdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona dönüp:
"Ey Ebu Zer! Bu gün namaz kıldın mı?'' diye sorunca, Ebu Zer:
"Hayır" cevabını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Kalk ve namaz kıl!'' buyurunca, Ebu Zer dört rekat kuşluk namazı kılıp tekrar
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yöneldi. Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Ey Ebu Zer! İnsanlardan ve cinlerden olan şeytanlardan Allah'a
sığın'' buyurunca, Ebu Zer: "Ey Allah'ın Nebii! İnsanlardan da şeytanlar
var mı?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Evet.
Allah: ''İşte böylece biz her Nebie insan ve cin şeytanlarını düşman kıldık.
Bunlar aldatmak için birbirlerine yaldızlı Iaflar fısıldarlar''[En'am 112]
buyurmuştur'' dedi. Sonra Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey Ebu
Zer! Sana Cennet hazinelerinden olan bir sözü öğreteyim mi?'' diye sordu. Ebu
Zer: "Annem babam sana feda olsun! Evet, öğret" deyince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''La havle ve la kuvvete illa billah, de''
buyurdu. Ebu Zer der ki: Ben: "La havle ve la kuvvete illa billah"
dedim ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sustu. Ben bir müddet
konuşmadığını görünce: "Ey Allah'ın Resulü! Bizler cahil ve putperest bir
topluluktuk. Allah seni alemlere rahmet olarak gönderdi. Söyler misin, namaz
nedir?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Konulan emirlerin en hayırlısıdır. Dileyen az, dileyen çok kılar''
cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Nebii! Söyler misin, oruç nedir?"
diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Karşılığl olan bir
farzdır'' dedi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Peki ya sadaka nedir?" diye
sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):''Karşılığl kat kat olan bir
ibadettir ve Allah katında daha fazlası vardır'' dedi. Ben: "Ey Allah'ın
Resulü! Sadakanın hangisi daha faziletlidir?" diye sorunca, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem):''Fakire gizlice verilen ve malı az olan kişinin
gücü nispetinde verdiği sadakadır'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın
Resulü! Sana indirilenlerin en büyüğü hangisidir?" diye sorunca: [Bakara
255] Ayet el-Kürsı'dir'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Hangi
şehit daha üstündür?" diye sorunca: ''Kanı akıtılan ve atı (dahi)
öldürülen şehittir'' dedi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Hangi köleyi azad
etmek daha faziletlidir?" diye sorunca: ''Fiyat olarak en pahalı ve sahibi
yanında en kıymetli köle'' cevabını verdi. Ben: "Nebilerin ilki
hangisidir?" diye sorunca, Hz. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):''Hz.
Adem'dir'' dedi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! O nebi miydi?" diye
sorunca: ''Evet! Allah'ın kendisiyle konuştuğu ve kendi eliyle yarattığı, ona
kendi ruhundan üflediği sonra da: ''Ey Ademi'' diye hitab ettiği bir nebiydi''
cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Kaç Nebi vardır?" diye
sorunca: ''Yüz yirmi dört bin Nebi vardır. Bunlardan üç yüz on beş kadarı
Resuldür'' cevabını verdi.
24585 (l)'de tekrar
edecektir.
7. Ebu Eyyub el-Ensari
14465- Ebu Eyyub el-Ensari der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Mirac'a çıktığı zaman Hz. İbrahim'e uğradı. Hz. İbrahim: "Ey
Cibril! Yanında kim var?" diye sordu. Cibril: "Muhammed"
deyince, İbrahim: "Ümmetine, Cennete cennette dikecekleri ağaçları
çoğaltmalarını emret. çünkü Cennetin toprağı hoştur ve arazisi geniştir."
Cennetin ağaçları nedir?" diye sorunca, Cibril: "La havle vela
kuvvete illa billah sözüdür" cevabını verdi.
[Sahih]
Diğer tahric: Taberani,
M. el-Kebir 4/132 (3898) ve İbn Hibban 3/103 (821) rivayet ettiler.