MÜSNED-İ HANBEL

CENAİZ

 

56- Kabir Ziyaretinde Söylenecek Şeyler ve Ölünün, Dirinin Söylediklerini Duyması

 

1- Bureyde el-Eslemi

 

9001 (1) Süleyman b. Bureyde'nin babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendilerine mezarlığa çıkacakları zaman şöyle demelerini öğretirdi: ''Selam sizlere ey bu diyarın Mu'min ve müslüman halkı! İnşaallah biz de size katılacağız. '' (Ravi) Muaviye rivayetine şunu da eklemiştir: "Siz bizim öncülerimizsiniz, biz de sizin peşinizden geleceğiz. Allah'tan kendimize ve sizlere afiyet dileriz.''

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: İbn Mace 1/493 (1547) ve Beyhaki (4/79) rivayet ettiler.

 

 

 

9002 (2)- Süleyman b. Bureyde'nin babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendilerine mezarlığa çıkacakları zaman şöyle demelerini öğretirdi: ''Selam sizlere ey bu diyarın Mu'min ve müslüman halkı! İnşaallah biz de size katılacağız. Siz bizim öncülerimizsiniz, biz de sızın peşinizden geleceğiz. Allah'tan kendimize ve sizlere afiyet dileriz.''

 

[-Sahih-]

 

 

 

2- Ebu Hureyre

 

9003 (1) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mezarlığa çıkınca: "Selam size ey Mu'minler diyarı! İnşaallah biz de size katılacağız'' buyurdu.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Malik (1/28-29), Abdurrezzak (6719), Müslim, taharet 1/218 (249), Ebu Davud (3237) ve Nesai, salat 1/94 (150) rivayet ettiler.

 

 

 

9004 (2)- Ebu Hureyre anlatıyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mezarlığa çıkıp ölülere selam vererek: ''Selam size ey Mu'minler diyarı; İnşaallah biz de size katılacağız. Kardeşlerimizi görmeyi isterdim'' dedi. Sahabe: "Biz senin kardeşlerin değil miyiz, ey Allah'ın Resulü?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz benim arkadaşlarımsınız. Benim kardeşlerim henüz gelmediler. Ben onları (Kevser) havzında bekleyeceğim'' dedi. Onlar: "Ey Allah'ın Resulü! Ümmetinden henüz gelmeyenleri nasıl tanıyacaksın?" diye sordular. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Düşününl bir adamın siyah atlar arasında alnı beyaz, ayaklarında seki olan bir at, olsa o atını tanımaz mı?'' dedi. Onlar: "Evet, tanır ey Allah'ın Resulü" cevabını verince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İşte onlar (benden sonra gelecek kardeşlerim) abdest sebebiyle, kıyamet günü alınları ve abdestte yıkadıkları uzuvları parlayarak gelecekler. Ben ise onları Havz başında bekleyeceğim. Dikkat edin, Sizden bazıları, yabancı devenin sürüden kovulup uzaklaştırıldığı gibi benim Havzımdan kovulacaklar. Ben onlara: ''Buraya gelin/'' diye sesleneceğim fakat bana: ''Onlar senden sonra hallerini değiştirdiler'' denilecek. Bunun üzerine ben de: ''Uzak olsunlar, uzak olsunlar'' diyeceğim'' buyurdu.

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Müslim (1/86), Malik, Muvatta (28/30), Nesai (1/35-36) ve Buhari (11/413-414) rivayet ettiler.

1729 (7)'de tekrar etmiştir.

 

 

 

9005 (3)- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mezarlığa çıkıp ölülere selam vererek: ''Selam size ey Mu'minler diyarı! İnşaAllah biz de size katılacağız. Kardeşlerimizi görmeyi isterdim'' dedi. Sahabe: "Biz senin kardeşlerin değil miyiz ey Allah'ın Resulü?" diye sorunca, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz benim arkadaşlarımsınız. Benim kardeşlerim henüz gelmediler. Ben onları (Kevser) Havzımda bekleyeceğim'' dedi. Onlar:

"Ey Allah'ın Resulü! Ümmetinden henüz (dünyaya) gelmeyenleri nasıl tanıyacaksın?" diye sordular. Resulullah: ''Düşününl bir adamın siyah atlar arasında alnı beyaz, ayaklarında seki olan bir at, olsa o atını tanımaz mı?'' dedi. Onlar: "Evet, tanır ey Allah'ın Resulü" cevabını verince Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İşte onlar (benden sonra gelecek kardeşlerim) abdest sebebiyle, kıyamet günü alınları ve abdestte yıkadıkları organları parlayarak gelecekler -bu sözü üç defa söyledi- Ben ise onları Havz başında bekleyeceğim. Dikkat edin! Bazı kimseler, yabancı devenin sürüden kovulup uzaklaştırıldığı gibi benim Havz'ımdan kovulacaklar. Ben onlara: ''Buraya gelin!'' diye sesleneceğimı fakat bana: ''Onlar senden sonra hallerini değiştirdiler'' denilecek. Bunun üzerine ben de: ''Uzak olsunları uzak olsunlar!'' diyeceğim'' buyurdu.

 

[Sahih]

 

1728 (6)'da tekrar etmiştir.

 

 

 

3. Aişe (r.anha)

 

9006 (1) Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in gece evde olmadığını fark ettim ve Baki mezarlığında olduğunu gördüm. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (mezarlıkta) şöyle dedi: "Selam size ey Mu'minler diyarı! Siz bizim öncülerimizsiniz. Biz de size katılacağız. Allahım! Bizi onların sevabından mahrum etme ve bizi onlardan sonra hak yoldan saptırma.''

 

[Hasen]

 

Diğer tahric: Nesai, cenaiz 4/93 (2037), İbn Mace, cenaiz 1/493 (1546) ve Beyhaki, cenaiz (4/78) rivayet ettiler.

 

 

 

9007 (2)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gece kalkınca, hanımlarından birinin yanına gideceğini zannettim ve peşinden gittim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mezarlığa gitti ve şöyle dedi: ''Selam size ey Mu'minler diyarı! Biz de size katılacağız. Allahım! Bizi onların sevabından mahrum etme ve bizi onlardan sonra hak yoldan saptırma.'' Sonra dönüp beni görünce: ''Allah ona acısın! Eğer (şüphesini yenmeye) gücü yetseydi bunu yapmazdı (peşimden gelmezdi’’ buyurdu.

 

[Hasen]

 

 

 

9008 (3)- Hz. Aişe der ki: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gece kalkınca, hanımlarından birinin yanına gideceğini zannettim ve peşinden gittim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mezarlığa durup şöyle dedi: ''Selam size ey Mu'minler diyarı! Biz de size katılacağız. Allahım! Bizi onların sevabından mahrum etme ve bizi onlardan sonra hak yoldan saptırma. '' Sonra dönüp beni görünce: ''Allah ona acısın! Eğer (şüphesini yenmeye) gücü yetseydi bunu yapmazdı (arkamdan gelmezdi) '' buyurdu.

 

[Hasen]

 

 

 

9009 (4)- Muhammed b. Mahreme der ki: Hz. Aişe: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile aramda geçen bir olayı size anlatayım mı?" diye sorunca, ben: "Anlat" dedim. Bunun üzerine Hz. Aişe şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırasının bende olduğu bir gece geldi ve ayakkabılarını çıkarıp ayakuçlarının yanına koydu. Hırkasını yatağına açtı ve uzandı. Kısa bir müddet sonra uyuduğumu zannederek giysisini yavaşça alıp, ayakkabılarını yavaşça giyerek kapıyı açtı, çıktıktan sonra da yavaşça kapattı. Ben de örtümle başımı kapatarak hırkamla örtündüm ve peşinden gitmeye başladım. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Baki mezarlığına gelince uzun süre ayakta durdu, sonra üç defa ellerini kaldırdı. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geri dönünce ben de döndüm, o hızlı yürümeye başlayınca ben de hızlandım ve kendisinden önce eve girdim. Daha yerime uzanır uzanmaz girip: ''Ne oluyor sana ey Aişe! Benden şüpheleniyor musun?'' diye sordu. Ben: "Bir şey yok ey Allah'ın Resulü!" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ya sen söyle, ya da her şeyden haberdar olan lütuf sahibi söyler'' buyurdu. Ben: "Annem babam sana feda olsun ey Allah'ın Resulü!" deyip olanları anlattım. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): '' (Demek) önümde gördüğüm karartı sendin'' buyurdu. Ben: "Evet" cevabını verince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sırtıma vurduğu bir darbe ile acıttı ve: ''Allah'ın ve Resulünün sana haksızlık edeceğini mi sandın?'' dedi. Ben: "İnsanlar ne kadar gizleseler de Allah o şeyi bilir" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Evet. Sen beni gördüğünde Cibril gelmişti. Senin hissetmeyeceğin bir şekilde beni çağırdı. Ben de senin hissetmeyeceğin şekilde ona cevap verdim. Sen soyunmuş olduğun için yanıma girmedi. Senin de uyuduğunu zannettim ve uyandırmak istemedimı korkmandan da çekindim. Cibril bana: ''Rabbimı Baki ahalisine gidip bağışlanma dilemeni emrediyor'' dedi. '' Ben: "Ey Allah'ın Resulü (Mezarlığa gidince) ne diyeyim?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle cevap verdi: '' ''Selam sizlere ey bu diyarın Mu'min ve müslüman halkı! Allah bizden öncekileri ve sonrakileri bağışlasın, İnşAllah biz de size katılacağiz'' de. ''

 

[-Sahih-]

 

Diğer tahric: Müslim (974) ve Nesai (7/72-3) rivayet ettiler.

 

 

 

9010 (5)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırası bende olduğu gece, gecenin üçte biri geçince Baki mezarlığına çıkar ve şöyle derdi: "Selam size ey Mu'minler diyarı! Bizler ve sizler vaad edildiği üzere yarın buluşacağız, '' Ebu Amir rivayetinde ibare: ''İnşallah biz de size katılacağızlı şeklinde geçmektedir.

 

[-Sahih-]

 

 

 

9011 (6)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Baki'ye çıkıp oradaki ölülere dua ederdi. Kendisine bu konuyu sorduğumda: ''Onlara dua etmem emredildi'' buyurdu.

 

[Hasen]

 

 

 

9012 (7)- Hz. Aişe der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gece dışarıya çıkınca, nereye gittiğine b akması için peşinden Berire'yi gönderdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Baki mezarlığına doğru yürüdü ve Bakl'nin yakınında durup ellerini kaldırdı, sonra oradan ayrıldı. Berire yanıma gelip bu durumu anlattı ve sabah olunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Bu gece nereye çıktın?" diye sordum. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onlara dua etmem için Baki' mezarlığına gitmem emredildi'' dedi.

 

[Sahih]

 

Diğer tahric: Nesai, cenaiz 4/91 (2037) ve Malik, cenaiz 1/242 (55) rivayet ettiler.

 

 

SONRAKİ