MÜSNED-İ HANBEL

DUHA (KUŞLUK) NAMAZI

 

DEVAM: 1- Kuşluk Namazının Fazileti ve Hükmü

 

3- Ebu Zer el-Gifari

 

6492 (1) Ebu Zer der ki: "Dostum (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana üç şey vasiyet etti. inşallah onları hiçbir zaman bırakmam: Kuşluk namazını, yatmadan önce vitir namazını kılmamı ve her ay üç gün oruç tutmamı vasiyet etti."

 

Diğer tahric: Nesai (4/214) ve İbn Huzeyme (1083, 1221) rivayet ettiler.

10694 (8)'de tekrar edecektir.

 

 

 

6493 (2)- Ebu Umame anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mescid'de oturmuştu. Sahabe ona vahiy geldiğini düşünerek yanına varmadı. Sonra Ebu Zer geldi, hemen oraya yönelip yanına oturdu. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona dönerek: ''Ey Ebu Zerl Bugün namaz kıldın mı?'' diye sordu. Ebu Zer: "Hayır" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

 

''Kalk, kıl!'' buyurdu. Dört rekat kuşluk namazını kıldıktan sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e doğru yönelince: ''Ey Ebu Zerl İnsan ve cin şeytanlarının şerri'nden Allah'a sığınl'' buyurdu. Ebu Zer: "Ey Allah'ın Resulü! İnsanlardan da şeytanlar var mıdır?" diye şaşkınlığını ifade etti. Nebi: ''Elbette vardır. Nitekim Allah: ''Böylece biz her Nebie insan ve cin şeytanlarmı düşman kıldık (Bunlar) aldatmak için birbirlerine yazılı sözler fısıldarlar''[En'am 112] buyurmuştur'' diye cevap verdi. Sonra: ''Ey Ebu Zer! Sana cennet hazinelerinden bazı sözler öğreteyim mi?'' buyurdu. Ebu Zer dedi ki: "Elbette öğret. Allah beni sana kurban etsin" dedim. Bunun üzerine: ''La havle veIa kuvvete illa billah (=Güç ve kuvvet ancak Allah'a aittir) de'' buyurdu. Ben de: "La havle ve la kuvvete illa billah" dedim. Sonra susup uzun müddet bir şey söylemediğini görünce ben: "Ey Allah'ın Resulü! Bizler cahil ve putperest bir halk idik. Allah seni alemlere rahmet olarak gönderdi. Söyler misin namaz nedir?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''En hayırlı ibadettir. Dileyen ondan az nasiplenirı dileyen çok alır'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Söyler misin oruç nedir?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Yeterli, kurtarıcı bir farzdır'' buyurdu. Ben:

 

"Ey Allah'ın Nebii! Ya sadaka nedir?'' diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): IlKarşılığında kat kat sevap bulunan bir ibadet olupıonun için Allah nezdinde fazlası da vardır'' buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Nebii! Hangi sadaka daha faziletlidir?" diye sordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Fakire gizlice verilen ve bir de varlıksız olanın gücünün yettiğince verdiği sadakadı'' buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Sana indir''en vahiy içinde en büyüğü hangisidir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ıAyetull-kürstdir'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Hangi şehit daha üstündür?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kanı akıtılan ve (üzerinde savaştığı) atı bile öldürülen kişidir'' buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Hangi köleyi azad etmek daha faziletlidir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Değeri en yüksek ve sahipleri nezdinde en kıymetli olanıdır'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Nebilerin ilki kimdir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hz. Ademidir'' cevabını verdi. Ben: "Ey Allah'ın Nebii! Hz. Adem Nebi miydi?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle cevap verdi: ''Elbette. O; ilahi hitaba mazhar olmuşı Allah'ın kendi eliyle yarattığı, içine kendi ruhunu üflediği sonra da alanen: ''Ey Adem'' diye hitab ettiği bir Nebidir. '' Ben: "Ey Allah'ın Nebii! Nebilerin sayısı kaçtır?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ITüz yirmi dört bindir. Bunlardan üç yüz on beşi resuldür ki, büyük bir topluluktur'' cevabını verdi.

 

[Zayıf]

 

Diğer tahric: Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de (2871) rivayet etti. Ali b. Yezid sebebiyle isnadı zayıftır. 21585 (l)'de tekrar edecektir.

 

 

SONRAKİ